kavga

1.6K 106 31
                                        

Lütfen oy vermeyi VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.

Stresten ölmek istiyordum dün gece aradığım kadın bugün benimle buluşmak istiyordu ve ısrar ediyordu. Ona onca şey söyledikten sonra nasıl karşısına çıkabilirdim ki. En azından bir daha görüşmeyeceğimi söylemek için gitmeyi kabul ettim

Bana verdiği adrese gelmiş ama kapı önünde bayılacak gibiydim, içeri girmeye cesaret edemiyordum. Sarhoşken ona söylediğim şeyler ve dün gece onu arzuladığımı beraber olmak istediğimi söyledim. Daha fazla beklememin bir faydası olmayacağını bildiğim için zili çaldım.

Anında kapı açıldı, benden 7-8 santim kadar uzun ama benden daha yapılı güzel bir kadın kapıyı açtı. "Hoşgeldin" dedi güzel gülümsemesini bana sunarken. "Hoşbuldum" yanaklarım kendiliğinden kızarırken ilk defa birine karşı bu kadar heycanladığımı fark ettim.

Beni içeri davet etti, yavaşça girdim. Beni güzel bir masa karşıladı. Masadaki mumlar ve güller loş ışık nefesimi kesmişti. Evet kesinlikle bu kadın beni sadece konuşmak için çağırmamıştı. Zaten biliyordum ama yine de çok tedirgin olmuştum. "Aç mısın?" Başımı salladım sadece.

Yanıma gelip elini belime koyup yönlendirdi, sandalyemi çekip oturmamı bekledi. Yavaşça oturdum. Karşıma oturduğunda gözleri bedenimi süzdü. Gözlerimi yere indirdim, utanmıştım. Ben bu kadına bana dokunması için yalvarmıştım.

Önümdeki ete odaklanıp yemeye başladım, belki gözlerini çekmek için ama o kırmızı şarabını alıp arkasına yaslandı ve beni izlemeye devam etti. Gerginlikten ellerim titriyordu. "Siz yemeyecek misiniz" dilini dudağında gezdirdiği ve hafifçe gülümsedi. "Yok ben başka bir şey yiyeceğim" dedi imalı bir şekilde.

Yediğim et boğazımda kalırken öksürdüm, bana su uzattığında içtim hepsini. "İyi misin?" Yanıma gelip yüzüme bakarken başımla onayladım. "İyiyim teşekkürler" fakat uzaklaşmadı, elini dudağıma koyup sildi. Daha doğrusu okşadı. Geri çekildim aniden.

"Utanıyor musun?" Başımı eğip ona bakmadım, niye bu kadar dibime girmişti ki. Hayır bu tür şeylerden utanan biri değildim fakat bu kadın beni hem korkutuyor hem de geriyordu. Sonuçta daha önce kiminle sevişmek için plan yaptım ki. "Oysa telefonda çok cesurdun ve sarhoş olduğunda"

"U-utanmıyorum, sadece şeyy" dün gece niye öyle şeyler söylediğimi nasıl aćıklayacaktım bilmiyorum. Onu ben aradım ve ben buluşmak istedim. "Korkuyor musun?" Dedi elini yüzüme doğru getirirken, izin istiyor gibiydi ben ise kafamı geri çekmemle o da elini indirdi.

Ayağa kalktım, şu an söyleyip gitmek için çok iyi bir zamandı. "Bana seni hayal ediyorum dedin" ayağa kalktığımda yine dibime girdi. Kokusu sesi beynimi uyuşturuyor gibiydi. Evet onu hayal ettim kendimi tatmin ederken. Çünkü o gece ilk defa biriyle yakınlaşmıştım.

Birinin altında ilk defa olmuştum, dudaklarıyla tenimi keşfeden ilk kişi oydu. Onu değilde başka kimi hayal edebilirdim ki. "E-evet öyle dedim ama-" devamını getiremedim çünkü gene elini belime atmıştı. Ama sen böyle yaparsan ben nasıl konuşayım.

"Ama?" Dilimle dudağımı yaladım "ama ben kadınlardan hoşlanmıyorum" dudağında alay edercesine bir gülümseme oldu. "O gece seni öpmem için yalvardın bana" dedi sessizce. Bunu söylerken beni kendine çekti. Nefesim kesilmişti gene. "Sarhoştum"

Elimi omuzuna koydum geri itmek için ama o dudaklarıma bakıyordu. Bir an duraksadım, dolgun dudağı dudağımla buluşsun istedim. Yüzüme yaklaştığında hareket edemedim bile. Beynim bunun olmaması için harekete geç diyor ama vücudum hareket etmiyordu. Hâlâ gözlerime bakıyordu geri çekilmem için ama çekilmedim.

Umudun Yolcusu (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin