Oy atıp yorum yapmayı unutmayınız.
Alarayla farklı okullardaydık, şimdi ise saat 12.15 geçiyordu sınavın bitmesine çok az zaman vardı. Tyt'de değildik ayt sınavındaydık. Çözdüğüm sorulara baktım nerdeyse hepsinden eminim.
İçimde garip bir heyecan vardı, beklediğimden de iyi geçiyordu iki sınavım. Sadece iki soruyu çözemiyordum. Bir soru bile istediğim yeri kazanmama sebep olacaktı o yüzden uzunca çözmeye çalıştım
Fakat ne yaparsam yapıyım olmadı, pes ettim ve alaranın A'sından yola çıkarak a yapmaya karar verdim. Boşta bırakabilirdim ama ya doğru çıkarsa. Risk alıp çözmediğim iki soruyu da cevapladım.
Sonunda sınav süresi bittiğinde çok dikatli bir şekilde ayağa kalktım. Belki su dökülür diye suyu bile açmamıştım. Bahçeye çıktım ve gögyüzüne bakıp derin bir nefes aldım. Herkesin ailesi dışardaydı ama ben tektim. Yüzümde buruk bir gülümseme oldu.
"Abla" duyduğum sesle aniden arkamı döndüm, melek teyze ile önlerinde ahmet ve sude. Gözlerim yandı istemsizce, adım atamadım. Bana doğru koştuklarında kollarımı açtım. Sıkıca sarıldılar bana. "Abla seni çok özledik"
O evden ayrıldıklarından beri yüzleri gülüyordu. "Canlarım" ikisinde de sıkıca sarılıp öptüm. Biraz eğildiğimde aynı anda yanaklarımı öpmüşlerdi. "Ablaa bitti mi artık" dedi sude. Başımı salladım. Hepimiz bu günü bekliyorduk di mi?
Söz vermiştim onlara, okul biter bitmez hep beraber ayrı eve çıkacağız diye. Sonunda istediğimi yapabilirdim. "Bitti bitanem, hep birlikte yaşayacağız artık. Söz veriyorum kimse alamayacak sizi artık" uzun süre hasret giderdikten sonra melek teyzeye baktım.
Yavaşça ona doğru yürdüğümde ahmet ve sude birlikte oynamaya başladı. Yanına geldiğimde ellerimi sırtına koyup sıkıca sarıldım. O da bana karşılık verdi aniden. "Teşekkür ederim" saçlarımı okşayıp öptü. Kendi kızının yanına gitmeyip benim yanıma gelmişti. "Bitti artık, rahatladın mı?"
Sanki üzerimden tonlarca ağırlık kalkmış gibi hissediyordum, en güzeli de sınavım iyi gećmişti. "Evet, bitti artık" ondan yavaşça ayrıldım. "Ben size minnettarım" bana anne sevgisi veriyordu. Eksiğimi tamamlıyordu. "Ağladığını görmeyeceğim" dedi ne zaman aktığını bilmediğim gözyaşımı silerken. "Mutlu olmalısın, bunu hakkediyorsun. Sadece gül senden başka bir şey istemiyorum"
Sıcak bir gülümseme sundum ona, o da memnunca gülümsedi "afferim kızıma, şimdi alaranın yanıma gidelim" hızla başımı aşağı yukarı salladım. Onu özlemiştim. Mutluluğumu paylaşmak istiyordum. saatlerce öpüp sarılmak için
Sabırsızlanıyordum.
Kardeşlerimide alıp arabaya bindirdiğimde yolcu koltuğuna geçtim melek teyze de sürmeye başladı. Açıkçası ona teyze demek ayıptı bence çok güzel ve genç bir kadındı abla mı demeliydim en başından.
Arkaya baktığımda ćocuklarla alışverişe gittiğini gördüm, onlara bir sürü şey almıştım. Ben yaptıklarının hakkını nasıl ödeyecektim. Ona baktığımda göz kırptı.
Alaranın orta yaş haline bakıyor gibiydim aynı annesi benziyor. Eve vardığımızda çocuklar sessizce arabadan indiler, çok uslulardı zaten. İçeri geçtik alaranın yukarda olduğunu öğrendim.
Odaya geçmeden önce gözlerimi kırpmadım yaşrması için, zaten az önce ağladığım için kızarık ve şişmişti azıcık. İçeri geçer geçmez burnumu çekip ağlıyormuş gibi yaptım. Alara tam o anda üzerini tişörtünü giyiyordu.
Hızla bana doğru koştu "sevgilimmm" gözlerime bakmaya çalışırken. "Alaraa" omuzunda yalandan ağlarken korkup sarıldı. "Ne oldu bebeğim" beni tutup gözlerime bakmaya başladı. Endişelenmişti hem de çok.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umudun Yolcusu (+18)
RomanceBu hikayede akran zorbalığı ve yetişkin içerik bulunacaktır. İki liseli kızın arasındaki olaylardan ilerleyecek. Nefretle başlayan bir ilişki
