öfke

2.1K 106 61
                                        

Alaradan

Sevde evine girdikten sonra derin bir nefes alıp boş boş önüme baktım, gitmesini istemiyordum.

Onu koruma iç güdüm o kadar fazlaydı ki gözümün önünde olsun istiyordum hep.

Arabayı çalıştırıp evime doğru sürdüm, onun bir kaç saat bile yanımda olmaması çok zordu. Alışmıştım ona, bu yaşıma kadar tek yaşadım ama bundan sonra onsuz yaşayamam gibi geliyordu.

Onu görünce sinirli olsam bile yüzümde bir gülümseme oluyor, huzurlu oluyorum. Ona bakınca bile içim gidiyor.

Eve varınca direkt odama girdim ve sevdenin numarasını tuşladım. İçim rahat değildi huzursuzdum.

Aradım çaldı ama açılmadı telefon, ofladım ve tekrar aradım. Görüntülü konuşacağımızı söylemişti, unutmuş muydu yoksa.

3-4 kere aradım ve açmadı, bıkkınlıkla nefes verdim. Ona trip atacaktım, telefonu bırakıp banyoya girdim ve kısa bir duş aldım.

Ayıcığımı alıp bornozumla yatağa girdim ve tekrar aradım sevdeyi. Ben onsuz uyuyamıyordum o çoktan uyumuş muydu?

Telefon açıldığında kalbim hızlanmıştı, hâlâ ilk günkü gibi heycanlanıyordum. "Sevgilimm" az önce trip atacağımı söylemiştim di mi? Eh boşver onu özledim, yarın alırken atarım belki yine kucağına alır.

"Alara" sesi bana garip gelirken kaşlarımı çattım. "Niye açmadın, her şey yolunda değil mi?"

"Evet, h-her şey yolunda. Banyoya girmiştim" sevde çok kısa sürede duş alıyordu. Bu kadar kalacağını düşünmüyordum.

"Sesin neden titriyor" kalbimde garip bir ağrı olmuştu, bu düşünce bile çok korkutuyordu beni. "Saat geç, sessiz konuşmaya çalışıyorum sadece"

"Hmmm" sesi hiç neşeli gelmiyordu, sevde eskiden de böyleydi ama yanımda kaldıkça sürekli gülüyor ve neşeli neşeli konuşuyordu.

"Seni görüntülü arayayım mı?" Biraz sessiz kaldı. "H-hayır böyle konuşalım" huzursuzca yerimden kalktım ve giyinme dolabına ilerledim. Sevdeyi birazcık tanıdıysam bir şey saklıyordu.

Sevgilim ne yalan söylemeyi bilir ne de oyun oynamayı, illa belli ediyordu. Dudakları başka bir şey söylese de ses tonu vücudu gerçeği anlatıyordu.

"Ama seni görmek istiyorum" kendime bol bir gri eşofman ve siyah bir üst çıkarttım, onları giydikten sonra üzerime siyah bir hırka aldım ve ıslak sarı saçlarıma hırkanın şapkasını taktım.

"Şey ışıklar kapalı yatakta uzanıyorum ve açmaya üşeniyorum" o titreyen sesine kurban olurdum ben. Şimdi gidip görmezsem hayatta uyuyamazdım.

"Sevgilim benim için kalkamaz mısın, sensiz uyuyamıyorum" çorabımı giydim üzerine siyah ayakkabımı aldım.

"Alara boşver" dedi sadece "sevde yarın seni kaçta alayım" derince nefes aldı, burnunu çektiğini duyunca hızla ayağa kalktım. Ağlıyor muydu o

"Şeyyy, yarın gelmesen" yumruğumu sıktım ve hızla merdivenlerden indim. "Niye, bir geceliğine gittin"

"Sınavlar bitti zaten, kardeşlerimle biraz vakit geçirmek istiyorum."

"Sevde, bir şey olduysa söyle bana." Ona kaç kere benden ne olursa olsun bir şey saklamamasını söylemiştim. "Bir şey olmadı" dedi ağlamaklı sesiyle.

"Tamam söyleme, oraya geliyorum zaten. seni görmeden gitmeyeceğim"

"Nee, hayır gelme sakın" korkuyla sıraladığı kelimeler beni daha da endişelendiriyordu. "O zaman ne olduğunu söyle"

Umudun Yolcusu (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin