başarı

1.2K 86 30
                                        

Titreyen elimi cebime sokup derin bir nefes aldım, evet yapabilirdim. Kesinlikle yapacağım. Fakat o kadar stresliydim ki dadaklarımı ısırıp kanatıyordum. Bugün ehliyet sınavım vardı ve trafiğe çıkacaktım.

Tüm kuralları biliyordum ve gayette iyi sürüyordum ama yine de içimdeki stresi kontrol edemiyordum. Alara beni arabayla götürürken tırnaklarımı yiyordum istemsizce. "Sakin ol" dedi yumuşak bir sesle. Evet sakin olmalıydım. "Olamıyorum"

Sonunda geldiğimizde arabadan çıkmadık, alara bana döndüğünde dişlediğim dudaklarımı bıraktım. Hep yara olmuştu. "Yapacağına eminim ama bunun için heycanlanmaman gerekiyor."

"Sakinleştirsene beni" dedim sessizce. O tebessüm edip koltuğunu geri itti "gel hadi" dedi elini belime atarken. Hiç düşünmeden ona doğru gidip kucağına yerleştim. Yara yaptığım dudaklarıma dokunup okşadı. Yumuşak bir şekilde öptüğünde derin bir nefes aldım.

"Dişleme dudaklarını" yüzümü dudaklarımı okşayan parmaklarıyla gözlerim kapandı. "Bilerek yapmıyorum" bir eliniyle belimi sıkıca kavrayıp kendine çektiğinde ellerimi omuzuna getirdim.

Zaman çabuk geçiyordu ne ara bir buçuk ay geçti gerçekten bilemiyordum. "Geçemezsen bile bir şey olmaz, takılma çok. Sanki normal ben yanındaymış gibi rahat ol hmm" kafamı aşağı yukarı salladım. Sadece onun yanında böyle rahattım ve kendim olabiliyordum. Hala insanlara karşı ankisyetimi yenemiyordum.

"Ama almak istiyorum alara" yani bir şey yaptıysam başaracaktım. Emek verdim gerçekten. Gayette iyi biliyordum sürmeyi ve kurallarıda. "Alacaksın zaten" sakin ses tonu ve dokunlaşları beni rahatlatıyordu. O bana inansa yeterdi zaten.

"Hem eğer başarılı geçerseee" yüzünü bana doğru yaklaştırdığında hâlâ ilk gün ki gibi nefesimi kesmesi çok ilginçti. "İstediğin bir şeyi yapabilirim" dedi. Parmaklarımı ensesinde saçlarına daldırdım ve çok acıtmadan çektim. "Ne istersem mi?" Dedim dudaklarına iyice yaklaşıp fısıldarken.

Gözlerindeki parlama artarken başıyla onayladı. Gülüşüm genişlerken şu an tek odağım onun dudakları olmuştu. Hiç düşünmeden yumuşacık dudaklarını öpmeye başladığımda o da beklemeden karşılık vermeye başladı. Dudaklarım acıyordu yara olduğu için ama umursamadım. İlacım oydu çünkü.

Saçlarını çekiştirirken bir elimi göğsüne doğru getirdim, kesinlikle beni sakinleştirmeyi iyi biliyordu. O da beni kalçamdan tutup kendine bastırıyordu. Nefes nefese benden ayrıldığında şişmiş ve hatta kanayan dudaklarımı dilimle yaladım. Onun da kızarmış dudakları dudaklarımın kıvrılmasına sebep oldu.

Gôrdükçe öpmek için can atılan dudaklar vardır ya, alaranın dudaklarını her gördüğümde sürekli kendimle savaşıyordum. Tek başınayken istediğim kadar öpüyordum ama insan içindeyken kendimi zor tutuyordum. Bu kızla sürekli temas etmek istiyordum.

O nefeslenirken ben tekrar dudaklarına yapıştım, nefesi dudaklarımın arasına sızıyordu. Arada karşılık verse de bazen bitmesini bekleyip nefesleniyordu. Sadece böyle dursa bile saatlerce öperdim ki o dolgun dudaklarını. Öyle de oldu.

Dudaklarım onu öpmekten acıyordu nefes nefese ayrıldığımda ellerimi dudaklarına koyup gezdirdim. "Dudaklarının tadı çok güzel" dedim. Tebessüm ettiğinde kısaca öpüp geri çekildim yine. "Sürdüğüm nemlendiricindendir" kafamı iki yana salldım. Onun dudaklarının tadı güzeldi.

Hala elimin göğsünün üzerinde olduğunu fark ettiğimde çekmedim, o da hala kalçamı tutuyordu. Beni kendine bastırdığında dudağımı ısırdım. O da zor durumdaydı ve kafasını geriye atmıştı. Yaklaşık 10 gündür birbirimize hiç dokunmamıştık.

Umudun Yolcusu (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin