Hermione homurdanarak gözlerini araladı. Ve onu gülümseten bir manzarayla karşılaştı. Draco'nun üzerindeki yorgan suratının yarısını kaplarken kalan yarısını da saçları örtmüştü. Sarı ve gittikçe uzamış o saçları. Gerçekten uzadıklarını farketti. Gülümsedi. Draco Malfoy gerçekten bu şekilde oldukça masum ve savunmasız görünüyordu. Hermione Draco'nun kafasına birşeyler örtme huyunu bıraktığını farketti. Son günlerde yüzünü kapamadan uyuyabiliyordu.. Draco bunun alışkanlık olduğunu söylemişti. Ve Hermione o an elini oynatamadığını farketti. Bütün gece oturarak uyumuştu yine. Bu belindeki ağrının nedenini kanıtlıyordu. Elini çekmek için yeltendiysede Draco biraz daha sıkarak kıpırdandı ve uyumaya devam etti. Hermione diğer eliyle genç adamın yüzündeki saçları kenara çekerken Draco tekrar gözlerini açmadan harekelenerek genç kızla burun buruna gelecek kadar döndü. Hermione'nin eli havada kalırken Draco mırıldandı.
"Granger...uyandın mı?"
Draco mırıldanır gibi konuşurken Hermione hala onun bilincini kazanmadığına emindi. Yavaşça diğer elini genç adamın elinde hapsolmuş elini çekmek için onunkinin üzerine koydu. Draco birden hareketlenince genç adamın burnu kızın boynuna gelirken Hermione kendini aniden geri çekerek ayağa kalktı. Draco'nun uykusu hala bozulmamışken Hermione merdivenlere yöneldi. Tuttuğu nefesini vererek kalbinin ritim kazanmasını sağlarken kafasını sallayarak aşağıya yöneldi.Bir şey olduğu yoktu. Malfoy hala Malfoy'du. Hayır tabiki ona karşı bir şey hissetmezdi. O Malfoy'du. Malfoy. Malofy. Malfoy.....
****Hermione elindeki kupalara sıcak çikolata dökerken gülümseyerek esnedi. Aslında burası fena sayılmazdı. Nedenini bilmese ve umursamasada günlerdir tek bir müşteri bile gelmemişti. Yani tek yaptıkları bütün gün yatmak,televizyondaki pempe dizileri izlemek-ki Draco inanılmaz bir şekilde her bölümünü takip ediyordu- ve atıştırmaktı. Evet. Bu Hermione'nin geçirdiği en tembel anlarıydı belkide... Gülümseyerek sandiviçleri hazırlamak için tezgaha yöneldi. Son günlerde çok fazla gülümsüyordu. Ekmekleri kesmek için önüne koyarken eli alışkanlık olarak tekrar kolyesine gitti. Acaba Narcissa ne yapıyordu? Ona baykuş yollamamıştı. Peki Severus? Onun rahatı yerinde miydi? Evde iksir yapılmasına izin verilmeyeceğinden söz edip duruyordu. Bu onu büyük bir depresyona sürüklemiş olabilirdi. Hermione doğramak için domatesleri eline alırken aniden arkasından dolanan kollarla kaskatı kesildi. Kurtulmak için bir süre sonra gülerek omuzlarıyla onu itsede Draco genç kızın elindeki bıçağı alıp cıkladı.
"Granger.. Tek yediğim şey sandiviç ve onu da düzgün yap lütfen." Hermione hıhlarken konuştu.
"Ne demeye getiriyorsun Malfoy?"
Draco sırıtarak çenesini kızın omzuna koyup iyice yakınlaşırken Hermione nedense rahatsız olmayarak dinledi.
"Sandiviçin her köşesine aynı miktarda koyabilmelisin."
Draco domatesleri kare kare her tarafa sığacak şekilde doğraraken Hermione kaşlarını çattı.
"Tamamen ziyan ve saçma. Amma abarttın. Sadece böl ve koy."
Hermione genç adamın nefesini hissederken sadece o soruyu sorması gerektiğini farketti. Sormalıydı ve cevap evetse hemen oradan kaçmalıydı. Evet yapması gereken buydu.Draco başını ona çevirince burnu yanağına değerken Hermione aniden ona dönerek tezgaha yaslandı. Draco'nun kolları onun iki yanında tezgaha dayanmışken Hermione elini genç adamın alnına koydu.
"Ateşin düştü mü?"
Draco sırıttı.
"Öpersen daha iyi anlarsın."
Draco dudaklarını uzatırken Hermione onun omzuna vurarak kollarından çıktığında Draco da omzunu ovuşturdu.
"Bir şey dedim sanki. "
Hermione elindeki bardaklarla otururken Draco da sandiviçleri almıştı. O da yerine otururken mırıldandı.
"Dün...koltukta yattın değil mi? Yerde oturmadın yani?"
Hermione sandiviçinden lokma alıp aniden gülümseyerek genç adama baktı.
"Kendi koltuğumdaydım. Bütün gece öyle mi durdum zannetin?"
Draco rahatlayarak iyi mırıldanırken Hermione kaşlarını çattı. Sormak istiyordu "Malfoy neden benle bu kadar ilgileniyorsun?" O sırada Draco sıcak çikolatasına bakarak sırıttı.
"Hatırlıyor musun?" Hermione cevap vermeden soran gözlerle yudum alırken Draco devam etti.
"Kütüphane? Doğruluk iksiri?"
Hermione'nin lokması boğazında kalırken Draco sırıtarak ellerini saçlarından geçirdi. Hermione kaşlarını çattı.
"Suçlu olduğun olayları insanlara hatırlatınca iyi mi hissediyorsun?"
Draco omuz silkerken gülümsemeye devam etti.
"Çok da bir şey itiraf ettiğin söylenemezdi."
Hermione onun bacağına masanın altından tekme attığında Draco acıyla yüzünü buruşturdu. Hermione istifini bozmadan yemeğine devam ederken aniden kafasını kaldırdı.
"Haklısın. Sen bana bütün bunları sordun ama hakkında ben hiçbir şey bilmiyorum."
Draco tek kaşını kaldırdı.
"Ne bilmek istiyorsun? Ben gayet açık biriyim."
Hermione gülerek genç adama baktı. Hayır bilmediği gerçekten çok şey vardı. Ama dedikodularla başlayabilirdi.
"Pansy Parkinson?"
"Benden hoşlanan önemsediğim...bir arkadaş" nişanlı sözcüğü boğazında tıkanırken söylememeye karar vererek sustuktan sonra devam etti.
"Benim sıram."
Hermione öyle bir şey demedim mırıldanırken Draco masanın üzerinden kıza eğildi.
"Ron Weasley?"
Hermione gerilerken sözcükleri kafasına tarttıktan sonra rahat bir şekilde cevapladı.
"Sadece arkadaş.Sıfır his."
Draconun dudakları yukarı doğru kıvrılırken Hermione biraz düşündükten sonra konuştu.
"Profesör Snape ile ilişkin? Yani... 5 ay önce?"
"Baba-oğul? Ciddiyim. Babamdan daha yakın."
Hermione kaşlarını kaldırarak bu durumu tartarken gülümsedi.
"Onu o kadar seviyor musun cidden?"
Draco omuz silkti.
"Ona saygı duyabiliyorum. Peki ya sen? İlk erkek arkadaşın?"
Hermione elleriyle oynamaya başlarken dudaklarını büzdü.
"Dalga geçeceksin." Draco yemin edercesine elini kaldırırken Hermione devam etti."Victor Krum. İlk ve son."
Draco başını aşağı yukarı sallarken şaşırdığını gizleyemiyordu. Hermione devam etti.
"Babanla 5 ay önce?" Draco'nun yüzü kasılırken Hermione bunu farkederek hızla devam etti "ya da dur başka bir soru-"
"Beni onaylamaz. Hayal kırıklığı olduğumu söyler. Onu tanıdığım kadarıyla böyle biri. Yani 5 ay önce.Şimdiki çok kafa adam."
Hermione konuyu değiştirmek için düşünürken ağzına attığı kocaman lokma boğazında kalırken Draco gülmeye başlamış ona su uzatıp omzuna vurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENSELESS / Dramione
FanficÇapulcular döneminde düşmanlar birbirine sığındığında beklenmeyen gerçekleşir. Dostluk ve aşk. Draco/ Hermione/ Sirius