İyi Okumalar.
Hayat bir döngüyse biz içinde savrulan nesnelerdik. Hayatın bizi acımasızca bir oraya bir buraya vurmasını bekliyorduk sadece. Ne tuhaf... Savrulan niye bedenlerimizden ziyade ruhumuz oluyordu?
Selam;
Ben Bade, Bade Soyluhan.
Öyle sıradan bir lise öğrencisi değilim. Her şeyden kaçıp, İstanbul'a sığınan bir kızdım..
Okullar açılalı birkaç gün olmuştu ve ilk haftadan ders sonları etütler vardı. Son sınıf öğrencileri olarak artık her şeye biraz daha yüklenmemiz gerekiyordu.
Dersimiz matematikti ve hocamız hala ortalarda yoktu. Öğrenci ziliyle içeriye damlayan matematik öğretmenimiz, kendi zilinin üzerinden dakikalar geçmesine rağmen etrafta görünmüyordu.
"Bade, tut bebeğim!" sese kafamı çevirdiğim gibi suratıma çarpan hırka hafifçe yere serildi. Derin bir nefes alıp gözlerimi Koray'a diktim. "Gün boyu zaten yoruldum. Sahiden canına mı susadın Koray sen?" Ellerini birleştirip "Ah Badeeem, affet beni! Sadece firara hazırlanırken herkese hırkalarını veriyordum." dedi ve bir öpücük yolladı. Elimi sağa sola sallayıp öpücüğünü kovar gibi yaptım ve gülümsedim. Koray'ı severdim. Sınıfın şebeğiydi o, her durumda muhakkak bizi güldürür ve ortamı yumuşatırdı.
"Haydi gençler, son 3 saat kaldığına göre ee matematikçi de gelmediğine göre tarih dersini de asabiliriz. Hedefimiz sahil!" Koray'ın sesiyle hepimiz çantalarımızı sırtlandık fakat o sırada kapıda başka bir ses duyuldu;
"Hedefimiz kesinlikle bugün polinomlara giriş yapmak arkadaşlar. Koraycığım, mutluluğunun kursağında kalmasını istemezdim ama lütfen masanın üzerinden inip yerine oturur musun?"
Koray hayal kırıklığıyla masadan yavaşça inip yerine geçerken "Hocam... Üzerimde şuan daireye çember denildiğinde üzülen mısırlıların hüznü var..." dedi ve işaret parmağıyla göz yaşlarını siler gibi yaptı. Çantamı yan sırama fırlatıp hırkamı hafifçe çıkardım üzerimden hepsine tebessüm ederken.
Harun hoca çantasından bir kağıt çıkarttı ve elinde tuttuğu kalemin tepesini Koray'a salladı.
"Sözlü notunu 80 verdim şimdiden Koray. 4 yılda sana daire ve çemberin ayrımı öğretip üstüne birde kimin bulduğunu öğretebildiysem ne mutlu bana. Aferin!" Hepimiz şok içindeydik. Koray'ın hayatında ilk defa matematikten 50 üzeri not almasına mı yoksa bu kadar basit bir bilgiyle 80 not almasına mı şaşırmam gerekiyordu bilmiyordum. Koray ani bir hareketle bana döndü. "Duydun mu kız? Ben de duydum mu?" dedi. Gülerek omzuna vurdum. "Hadi yine iyisin kaptın notu! Akıl küpü müsün be!" diyerek onu gaza getirdim.
Bana hala şaşkın şaşkın bakarken kafasını önüne çevirdim. İnanmayan gözlerle etrafına bakarken herkes bir an da "Harun hoca oley! Harun hoca oley!" diye bağırmaya başladı. Onlara katılacağım sırada Harun hoca tebessümle gözlüğünü çıkarıp durmamız için el işareti yaptı. Hepimiz sustuktan sonra lafa girdi.
"Bugün sizinle birini tanıştırmak istiyorum arkadaşlar. Kendisi bu sene ki ilk nakil öğrencimiz. Bora, gelebilirsin." Hepimiz kapıya odaklandık. İçeriye uzun boylu, kahverengi gözlü, kahverengi saçlı bir çocuk girdi. Duruşunda bile zenginlik akan klasik tiplemelerden hani.
"Selam, Bora ben."
Göz göze geldik, gülümsedim. Gülümsedi. Konu akışı akıp giderken Koray ile farklı bir sohbetin içine girmiştik.
155'in numarası kaçtı ?
Evet evet baya bu soru üzerine kafa patlatıyor ve kesinlikle net bir cevap bulamıyorduk. Dediğimiz her cevabı uygulama kesinlikle kabul etmiyordu. "Bence bir de aynısını..." Harun hocanın öksürüğüyle kafamı ön sıradan geri çekip yerime yerleştirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopat Mafya[the wattys 2022] [Tamamlandı]
Teen FictionBir tarafta , Onun için her şeyi göze alan, mavi hayalleri bir olan bir kız; Bir Diğer tarafta , Sevdiği kadın için siyah hayatından çıkmaya çalışan bir adam. Bu hikayenin sonunda ne mi oldu? 'Siyah'a Mavi Sıçradı' * Fa...