Eda dan devam --->
İnsan hayatı salıyor başta. Bir daha mı gelcez Dünya ya misali. Her şeyi baştan salanları çok mantıksız hatta mal bulurdum. Ama zaman, hayat değiştirdi beni. Annemin vefatından sonra saldım her şeyi. Ahu yengemin ömrü bana annelik yapmaya çalışmakla geçti. Babam desen zaten yıkılmıştı. Eve içip içip geliyordu. Mert daha küçüktü ama her şeyin farkındaydı. Oda büyüyünce serseri oldu zaten. Uyuşturucu, eroin ne bulursa çekiyordu. Hayat onu da çok etkilemişti. Anne sevgisi görmediği için çok acımasız, duygusuz bir çocuk olarak büyüdü Mert. Şimdi ise İstanbul'da tedavi görüyor. Sırf bu yüzden gelmiştim İzmir'den buraya. Onu görmeyeli iki yıl olacaktı. Hep bana onun iyiliği için beni görmemesi gerektiğini söylediler. Ama İstanbul'a gelmeden önce aradığın da dayanamadım işte.
"Abla neden beni görmeye gelmiyorsun? Ne yaptım ulan ben size? Burada deli muammelesi görüyorum. Yanıma koyuyolar delinin birini, dövünce de bana deli diyorlar. Uyuşturucu muyuşturucu hepsini unuttum ulan. Gel al beni Eda al! Yüzünü, simanı unuttum ulan. Günleri, ayları, yılları bile bilmiyorum. İki yıldır tek unutmadığım şey numaran. Tek dayanağım annem ile çekilmiş fotoğrafınız. Senden kalan tek şey kardeş bilekliğimiz.Ulan konuşmaya cesaret bile edemiyorsun bak sana. Unutma Eda senin bir kardeşin var!" dedi ve ardından o lanet 'Dıt... Dıt...' sesi. Konuşması az da olsa düzelmişti. Sesi yerine otumuştu. Artık 18 yaşına geldi. En son gördüğüm de 16 yaşındaydı. Kim bilir nasıl yakışıklı olmuştur? Belki de babama veya anneme benziyordur. Hatta belki aynı ben? Ulan haklıydı. Benim bir kardeşim var! Kardeşim!
Ben elim de Mert'in fotoğrafı bunları düşünürken telefonum çalmaya başlamıştı. Amcam arıyordu. Resmi hemen çantama atıp telefonu açtım.
"Efendim emmi?"
"Eda Bade'nin telefonu neden kapalı?"
"Bilmiyorum amca derste filandır"
"Kızım babam kriz geçirdi. Durumu kritikmiş. Tüm aile burada olmalıyız. Bade'ye durumunun kötü olduğunu lütfen söyleme. Telaşlanmasın."
"Ne? Amca şuan nasıl dedem? Biz hemen geliyoruz"
"Tamam kızım"
"Amca babam yanında mı?"
"Evet"
"Verir misin?"
"Tam. Al Murat."
"Baba? "
"Efendim kızım"
"Baba Mert'i de getirelim. Dedemi son kez görsün"
"Ama tedavisi..."
"Baba ne tedavisinden bahsediyorsun Allah aşkına? Beni aradı İzmir de iken. Deli değilim dedi. Bıraktım artık uyuşturucuyu filan dedi. Yüzünü unuttum dedi baba yüzünü! Senin kardeşin var dedi bana baba!"
"Kızım siz gelin. Mert'i ben getireceğim"
"Peki baba" deyip kapadım. Hemen İzmir'den getirdiğim bavuluma kirlileri atıp otelden çıktım. Bade'ye birden fazla mesaj atmıştım. Görecekti sonunç olarak.
Ne yapacağımı bilmiyordum. Dedemin üzerimiz de çok emeği var. Helede Bade'de. Amcamın düşmanları çok fazla olduğu için Bade'yi koruma altına almak için yurt dışına çıkarıp, ölü doğdu süsü vermeye çalışmışlardı. Dedem engel olmuştu. Bade hep ikinci plandaydı amcam için. Dedem ise onu, daha doğrusu kız torunlarını hep ön planda tuttu. Şimdi ona bir şey olursa ne yapacağız biz? Babam hep salar kendini. Hele ben, annemin acısını daha unutamamışken, dedemin olmayışına nasıl katlanacaktım? Neden hayat zor yüzünü gösterir ki bize? Neden acımaz bize? Annem babamın kirli işleri yüzünden ölmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopat Mafya[the wattys 2022] [Tamamlandı]
Roman pour AdolescentsBir tarafta , Onun için her şeyi göze alan, mavi hayalleri bir olan bir kız; Bir Diğer tarafta , Sevdiği kadın için siyah hayatından çıkmaya çalışan bir adam. Bu hikayenin sonunda ne mi oldu? 'Siyah'a Mavi Sıçradı' * Fa...