²¹ başka hiçbir dileğim yoktu, sadece onu istiyordum

702 29 2
                                    

Source 1

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Source 1

Milk & Bone | Daydream

"
Touch me
Your words are like a symphony
Your eyes are nothing short of dreamy
You give me fever

Breathe me
Fingers wander softly
The memory of our journey
will last forever

I want to feel
my heart pounding in my chest
when you′re close to me

I want you close to me
I want to feel your warmth
When you're in my dreams
When you fall for me

If you stay tonight
what if you stayed tonight
Cause boy you're my daydream
you′re my daydream boy

Sweetly
You kiss my lips and hold me

Trust me
You won't ever be lonely
I′ll be the keeper of your fantasy
And now and ever

"

ufuk • çizgisi

Bugün okulda Jacob'un son maçı vardı. Aslında sadece antreman maçıydı. Ama uzunca bir süre Jacob'u son kez Amerikan futbolu formasının içinde göreceğim anlamına geldiği için heyecanlıydım. Direk okulda buluşmaya karar vermiştik.

Otoparka girdiğimde onun da gelmiş beni beklediğini gördüm. Takıma özel ceketini de giymişti. Onu bu ceketin içinde görmeyeli uzun bir süre olmuştu. Kesinlikle çok iyi görünüyordu. Yanıma yürürken otoparktaki diğer öğrencilerin dönüp baktığını fark ettim. Aralarında fısıldaşıyorlardı.

"Günaydın. Ceket yakışmış."

"Teşekkür ederim Ness, günaydın." O sırada Kate ve Dan'in de arabası benim arabamın iki yanına yanaştı. Park edip yanımıza geldiler.

"Ceketler ortaya çıktı sonunda," dedi Kate de.
Jacob keyifli bir moddaydı.

"Seninki henüz çıkmadı mı?" Kate bu sefer de Dan'e dönmüştü, üzerinde kendi siyah ceketi vardı.

"Haftaya ancak olur dediler." Takım üyelerine özel yapılıyordu ceketler.

Vincent da aynı şekilde takım ceketini giymişti ve elinde topla bize doğru geliyordu. Antreman için heyecanlı görünüyordu. Derslerden sonra olacaktı. Topu yeni favori oyuncusu Dan'e fırlattı. Dan kolunu kaldırıp topu havada yakalamıştı.

"Ee, son oyunun için hazır mısın bakalım?" dedi Kate Jacob'a dönerek.

"Jacob her zaman hazır." Vincent gurur duyar gibi bakıyordu. Gelip elini omzuna attı.

"Artık seni oynarken izleyemeyecek oluşumuz büyük talihsizlik gerçekten." Kate ile her maçlarına gitmiştik ve Jacob gerçekten de çok iyi oynuyordu. Tüm maçlar çok heyecanlı ve eğlenceli geçiyordu. Sadece biz değil, okuldaki herkes kaçırmamak için elinden geleni yapıyordu.

ufuk çizgisi | the twilight sagaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin