Reneesme'nin gözünden The Twilight Saga'nın devamı.
Cullen ailesi için 2013 yılı ve sonrasını anlatıyor. Bir yetişkin Reneesme x Jacob hikayesi.
10 yıldır benimle birlikte büyüyen bir hikaye.
Stephenie Meyer'ın The Twilight Saga kitap serisinden e...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Source 1
Milk & Bone | Daydream
" Touch me Your words are like a symphony Your eyes are nothing short of dreamy You give me fever
Breathe me Fingers wander softly The memory of our journey will last forever
I want to feel my heart pounding in my chest when you′re close to me
I want you close to me I want to feel your warmth When you're in my dreams When you fall for me
If you stay tonight what if you stayed tonight Cause boy you're my daydream you′re my daydream boy
Sweetly You kiss my lips and hold me
Trust me You won't ever be lonely I′ll be the keeper of your fantasy And now and ever
"
ufuk • çizgisi
Bugün okulda Jacob'un son maçı vardı. Aslında sadece antreman maçıydı. Ama uzunca bir süre Jacob'u son kez Amerikan futbolu formasının içinde göreceğim anlamına geldiği için heyecanlıydım. Direk okulda buluşmaya karar vermiştik.
Otoparka girdiğimde onun da gelmiş beni beklediğini gördüm. Takıma özel ceketini de giymişti. Onu bu ceketin içinde görmeyeli uzun bir süre olmuştu. Kesinlikle çok iyi görünüyordu. Yanıma yürürken otoparktaki diğer öğrencilerin dönüp baktığını fark ettim. Aralarında fısıldaşıyorlardı.
"Günaydın. Ceket yakışmış."
"Teşekkür ederim Ness, günaydın." O sırada Kate ve Dan'in de arabası benim arabamın iki yanına yanaştı. Park edip yanımıza geldiler.
"Ceketler ortaya çıktı sonunda," dedi Kate de. Jacob keyifli bir moddaydı.
"Seninki henüz çıkmadı mı?" Kate bu sefer de Dan'e dönmüştü, üzerinde kendi siyah ceketi vardı.
"Haftaya ancak olur dediler." Takım üyelerine özel yapılıyordu ceketler.
Vincent da aynı şekilde takım ceketini giymişti ve elinde topla bize doğru geliyordu. Antreman için heyecanlı görünüyordu. Derslerden sonra olacaktı. Topu yeni favori oyuncusu Dan'e fırlattı. Dan kolunu kaldırıp topu havada yakalamıştı.
"Ee, son oyunun için hazır mısın bakalım?" dedi Kate Jacob'a dönerek.
"Jacob her zaman hazır." Vincent gurur duyar gibi bakıyordu. Gelip elini omzuna attı.
"Artık seni oynarken izleyemeyecek oluşumuz büyük talihsizlik gerçekten." Kate ile her maçlarına gitmiştik ve Jacob gerçekten de çok iyi oynuyordu. Tüm maçlar çok heyecanlı ve eğlenceli geçiyordu. Sadece biz değil, okuldaki herkes kaçırmamak için elinden geleni yapıyordu.