175

12 0 0
                                    



17





Bir haftadır per perişan olmuştu. Dün ayın biriydi ama Yusuf gelmemişti, bugün de cumartesiydi ve mesai bitmek üzereydi. Tam da geleceğinden ümidini kesmişken kapısı çaldı. Nihayet gelen oydu. Derin bir nefes aldı büyük bir tereddütle...

Çocuğun yüzü gülüyordu. Yine sevimliliği üzerindeydi. "Kemal Abi nasılsın?" diye selamlayarak girdi içeri. Kemal'in yüz ifadesi okunmayacak gibi değildi. Karşısına otururken çocuk da tedirgin oldu:

"Hayırdır Kemal Abi, neyin var?"

Kemal çocuğa bu kadar belli etmemesi gerektiğini düşünerek zor da olsa tebessüm etmeye çalıştı:

"Yok bir şeyim. Hoş geldin. Bir türlü oturup konuşamadık seninle, seni dün bekliyordum ama gelmedin."

Çocuğun yüzündeki tebessüm bir ton azaldı ve Kemal'in sorusunu cevapladı:

"Annem biraz rahatsızlanmıştı da onu hastaneye götürdüm."

"Öyle mi geçmiş olsun, neyi varmış peki?"

"Önemli bir şey değil, grip olmuş sadece."

Kemal daha fazla bu merakla duramayacağını anladı ve sormak istediği sorulara sıra verdi:

"Biz seninle doğru dürüst tanışamadık. Soyadın neydi senin?"

Çocuk birazdan olacaklardan habersiz gülümseyerek cevap verdi:

"Özkaya"

Kemal tam da istediği gibi bir cevap alınca neye uğradığını şaşırdı. Çocuğa şaşkınlığını belli etmeyecek tonla sormaya devam etti:

"Peki, annenin ismi ne?"

İşte o canı tenden çıkartan cevap geliyordu. Çocuk kendinden emin bir şekilde cevap verdi:

"Annemin ismi Ayşe benim."

Kemal tam da bunu tahmin etmiş ve tam da böyle olmasını istemişti. Fakat Yusuf'un söylemesi, ona bu kadarını beklemediğini sandığı duyguyu, bu uzlaşmaya hazır olmadığı gerçeğiyle karıştırıyor olduğunu itiraf ettirmişti. Büyük bir ustalıkla şaşkınlığını çocuktan gizliyor, oyunu sürdürmekte ısrar ediyordu. Karşısındakinin oğlu olduğu, apaçık ortada olmasına rağmen, o küçük de olsa yanılma ihtimalini göz önünde bulundurarak, bu ihtimali destekleyecek ayrıntılı sorular soruyordu:

"Peki Yusuf, aslen nerelisiniz? Afyon'dan geldiğinizi söylemiştin, aslen Afyonlu musunuz, yoksa?"

Yusuf bu soruya da Kemal'in tam tahmin ettiği gibi cevap verdi:

Kızıl SabahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin