47

17 1 1
                                    


"Bence kendine haksızlık ediyorsun. Sende bir albeni var ama kullanmayı bilmiyorsun ya da kullanmak istemiyorsun." 

Kemal bu söz üzerine gülümseyerek karşılık verdi. 

"O hâlde cevap veriyorum; B şıkkı." 

"Sen geç dalganı. Kırkında görürüm ben seni, bakalım o zaman nasıl diz döveceksin. Neyse hadi çıkalım artık." 

Daha fazla geç kalmadan hemen yola koyuldular. Kemal aracı sürmek için anahtarı Tahir'den rica etti. O da Kemal'in bu isteğini geri çevirmedi. Yolda hız sınırını aştıklarında Tahir biraz tereddüt etti. 

"Birader az yavaş sür, çevirmeye denk gelirsek partiye geç kalırız." 

Kemal istifini hiç bozmadan cevap verdi. 

"İyi, böyle iyi, merak etme bir şey olmaz." 

Tahir gülümseyerek cevap verdi. 

"Ya sen hiç değişmeyecek misin? 'Can çıkar huy çıkmaz' dedikleri bu olsa gerek. Bari az yavaşla da yolda takılmayalım. Başka bir gün adrenaline doyarsın ama bugün bir aksilik çıkmasın en azından." 

Kemal hızı hafif keserek Tahir'in tarifiyle yola devam ediyordu. 

Artık yazlığa yetişmişlerdi. Kemal ihtişam ıslıkları çalıyor ve söylenerek ekliyordu. 

"Vay anasını! Bana buradan hiç bahsetmemiştin. Kim bilir burada ne cevizler kırmışsındır. Hiç 'komşuya da düşer' dediğin yok!"

Kızıl SabahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin