Ryuu sessiz ama hızlı adımlarla ormanda ilerlerken bir av arıyordu. Üç gündür yavru ayıyla buldukları büyük bir ormanda yaşıyorlardı. Ryuu yavru ayıyı çok sevmişti. Ona güvense de riske girmemeyip Konsla yaptığı gibi aralarında bir bağ oluşturmuştu. Bu arada Ryuu yavru ayıya konuşmayı öğretmeye çalışıyordu. Yavru ayı şaşırtıcı şekilde zekiydi. Ryuu' nun dediklerini anlıyor ve hemen uygulamaya çalışıyordu. Gerçekten ilginçti.
Ryuu üç gün boyunca sık sık av aramaya çıkmıştı.. Yavru ayı uykuya yatmadığı için çok fazla et tüketiyordu. Ryuu ilk zamanlar uyumadığı için endişelense de sonradan büyülü canavarların böyle bir şeye aslında ihtiyacı olmadığını öğrenince rahatlamıştı. Sadece sık sık yemek yemesi ve harcadığı enerjiyi karşılaması gerekiyordu. Kış olduğundan dolayı Ryuu yemek konusunda biraz sıkıntı çekse de gücüne güvenen kaynak canavarlarıyla sık karşılaşıyordu. Tabi hepsi Ryuu' nun korkutucu hızı ve gücü karşısında dayanamıyor ve av oluyordu. Daha Ryuu kendisinden güçlü hiç bir hayvanla karşılaşmadığı için pek tedbirli davranmıyordu. Yavru ayıya bir zarar gelmesin diye sadece uzaklaşmıyordu.
Ryuu bir ağaçtan diğerine atladığında gözleri aşağısında kalan geyikle kesişti. Anında harekete geçerken görülemeyecek kadar yüksek hızla geyiğin üzerine atladı. Sağ elinde tuttuğu küçük bıçağı geyiğin boynuna saplarken hızlı bir ölüm şansı verdi. Geyikle birlikte yere devrilirken sapladığı bıçağına bastırırken geyiğin çırpınışlarına karşı direndi. Bir eli geyiğin boynunu kavrarken gözlerini kapatarak boynunu kırdı.
Geyik nefes almayı bıraktığında Ryuu hızlı hareketlerle saplı olan bıçağını eline aldı. Olduğu yerde geyiğin derisini yüzerken bir yandanda yavru ayının durumunu kontrol etmek için enerjisini salmıştı. Yavru ayının hala uyuduğunu ve çevresinde bir tehlike olmadığını fark ettiğinde sessizce işine devam etti. Çok zaman geçmeden geyiğin derisini yüzmeyi bitirmişti. Hemen etini parçalara bölerken yüzüğünden çıkardığı kutuya depoladı. Geyiğin geri kalan kısımlarını arkada bırakmak istemese de bir işine de yaramayacaktı. '' Ah sadece boşver. '' Kendi kendine mırıldanırken enerjisini bedenine odaklayarak üzerine sıçrayan kanın yok olmasını sağladı. Bunu ona Gökyüzünün Kralı öğretmişti. Neredeyse unuttuğu bir şeydi. Genelde duş alma şansı olduğundan daha önce ihtiyacı olmamıştı ama şimdi lazımdı.
Ayrılmadan önce üzerine geçirdiği pelerinin şapkasını örttü. Cübbesi parçalandığı için normal bir pelerin giyiyordu. Cübbesinin rahatlığını hatırlarken kendi kendine hüzünle gülümsedi. Üzüldüğü şey aslında cübbesi falan değildi. Draken' dı. Hala bir şey olduğunda Draken' ı kavramak için hazırlanıyordu. Elinin üzerindeki sargılara baktı. '' Senden tekrar özür dilerim dostum. '' Mırıldandıktan sonra zıplayarak ağaçlardan birinin üzerine konmuştu. Yavru ayıyla yaşadıkları yer orta büyüklükte bir mağaraydı. Bulabildikleri en güvenli yer bu mağaraydı. Ryuu yavru ayının başkaları tarafından bulunmasına karşın böyle bir önlem almıştı. Kolay kolay göze batmayan bir mağara. Ormanın derinliklerine yakın olduklarından genel olarak zaten insanlarla karşılmıyordu.Güçlü Kaynak canavarları çoğunluktaydı. Az önceki geyik bile Doğal Kaynak aleminin zirvesindeydi. Ryuu' nun seçtiği yer aslında tehlike kaynıyordu.
Ryuu mağaranın girişini gördüğü anda kaşlarını çatarak durdu. Tüm enerjisi sanki hiç varolmamış gibi gizlenirken gözleriyle zor takip ettiği bir hızda ilerleyen yedi kişiyi gördü. Yedisi de yavru ayının çevresinde dönüyordu. Ryuu sadece bakarak bile amaçlarının kötü olduğunu anlamıştı. Bir şeyler yapması gerekiyordu ama yedi kişinin de güçlü olduğu belliydi. Bodoslama dalmak tehlikeliydi. Güçlerinin çoğuna sahip değilken durum o kadar net değildi.
Yavru ayı çevresindekilere bakarken hiçte korkmuş gibi değildi. Ryuu'yla ilk karşılaştığındaki iblis ifadesine sahipti. Belki de Ryuu' nun direk saldırmasına bu engel olmuştu. Onun neler yapabileceğini görmek istiyordu. Ryuu onu kontrol ettiğinde 10.Seviye Yeryüzü Kaynak aleminde olduğunu fark etmişti. Nadiren doğan bazı kaynak canavarları direkt olarak yüksek kaynak gücüne sahip oluyorlardı. Bu yavru ayıda onlardan biriydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Grondia
FantasyAdaletsizlik neden her yerde? Güçlü olan zayıfı ezerken ne yapılabilir ki? Sadece sevdiklerini korumak yeterli mi? Aklımda bu sorular dolaşıp duruyor. Bir karar veremiyorum. Güçlü olmam gerekli. Sevdiklerimi korumam gerekli ama bu yeter mi...