/DİKKAT!Bu bölüm aşırı fake içerir. Lütfen göze alarak okuyunuz. Ettiğiniz küfürler tarafılımca umursanmayacaktır :D
'' Bunları yaşamak istiyor musun Ryuu? '' Karanlık Lordun kadim sesiyle Ryuu girdiği trans halinden uyandı. Gerçekten yaşayacakları bunlar mıydı? Gözlerini mi kaybedecekti? Ya da Yuo ona ihanet mi edecekti? Zihni içine girdiği karmaşa durumundan yavaşça uyandı. Kesinlikle bunları yaşamak istemiyordu! Geleceği değiştirme şansı yaşandıktan sonra olmasa da şuan vardı! Daha hiç bir şey olmamıştı. '' İstemiyorum! '' Şiddetle karşı çıktı. O bunları hak etmiyordu. Yuo' ya o kadar değer vermişken yaşanacakları hak etmiyordu. Kör olmayı istemiyordu! Sevdiklerini göremedikten sonra yaşamanın ne manası vardı ki? O böyle şeyler yaşamak istemiyordu! Sadece Met' le birlikte mutlu yaşamak istiyordu. İntikam hırsı bile içinde sönmüştü. Sadece özlem.
Ryuu yaşadığı özlemin yanında görme duyusunu geri kazanmanın sevincini de yaşıyordu. Neredeyse önündeki zemini öpecek kadar sevinçliydi. Ama sevincini bastıran duyguları önce özlemini yok etti. Öfke başkaldırmaya başlamıştı. Bir bir tüm duyguları yerini sınırsız öfkeye bırakıyordu. Öfke zihnini ele geçirmesede karakterinin farkında olmadan değişmesini sağlıyordu. Yavaşça intikam isteyen tarafı uyanıyordu...
Karanlık Lord, Ryuu'ya insan biçimini gösterdiği anda ona geleceği göstermeye başlamıştı. Aslında ikili hiç dövüşmüyordu. '' O zaman sadece sana öğrettiklerimi kullan! Bu çöp hamlelerle bir şey yapamayacağını gördün işte! '' Hiddetle çıkışırken havadan üç gölgenin düşmesini sağladı. Ryuu' nun dövüştüğüne benzer bu üç figür de farklı silahlar kullanıyordu. Birinin elinde uzun bir mızrak vardı. Çift taraflı bu mızrak iki metreye yakın bir uzunluğa sahipti. Keskin uçlarından çevreye hafif bir ışık yayılıyordu. Diğer figürün elinde ise üç başlı yaba vardı. Kanla yıkanmış gibi duran bu yaba Ryuu' nun ilk defa gördüğü bir silahtı. Son figür ise büyük bir gürz kullanıyordu. Daha önce Ryuu ne bir yaba kullanıcısıyla ne de bir gürz kullanıcısıyla çarpışmıştı. Ne yapacağından emin olamasa da kesin bir şey vardı ki bu üçlü önceki rakibinden daha güçlüydü.
Ryuu kesin bir şeyden emindi. Normal yetenekleriyle onlara karşı kazanamazdı. Geriye kalan tek seçenek karanlık lordun öğrettikleriydi. Gözlerini kapatarak yapması gerekenlerin ilk adımını yapmaya başladı. İlk adım : bedenine Gko enerjisi çekmek. Gko enerjisi kaynak gücü geliştirenlerin kullandığı enerjiden farklı olarak bedeni güçlendirmiyordu ya da geliştirilemiyordu. Sadece depolanıyordu. Ryuu bedeninde yeterince depolamayı daha beceremediği için sadece düşük teknikler kullanabilirdi.
İkinci adım: Gko enerjisini yönlendir. Ryuu ellerini öne uzatarak Gko enerjisinin avucuna aktığını hissetti. Her saniye bedenine dolan enerji büyük bir hızla elinde toplanmaya başlamıştı. Soluk renkteki bu enerji siyahla gri arasında sürekli değişiyordu. Ryuu enerjiyi yönlendirmeyi bitirdiğinde üçüncü adıma geçti. Üçüncü Adım: Gko enerjisini biçimlendir. Ryuu' nun elindeki enerji hareketlenerek Ryuu' nun ellerini sarmalamaya başladılar. İnce bir katman şeklinde Ryuu' nun ellerini saran enerji en sonunda bir çift eldiven şeklini almıştı. '' Karanlığın Elleri. '' Ryuu en basit tekniği seçmişti.
Karanlık Lord yüzünü ekşitse de konuşmadı. Ryuu' nun zayıf bir teknikte olsa kendi verdiği Karanlık Ayın Mirası ' kitabını kullanması onun için yeterliydi. Ryuu' nun elini sarmalayan eldiven normalden farksız dursa da çok farklıydı. Sadece bu eldiveni takarak bile kaldırabileceği kuvvet dört beş kat artıyordu! Yani bu eldivenin güçlü halini kullandığında Kadim Loul Kılıcını bile kullanabilirdi! Ne akılalmaz bir kuvvetti bu?
Ryuu artan kuvvetiyle birlikte Draken' ı kavradı. '' Üç Adımlı Karanlık Yol! '' Hareketleri değişirken ayaklarından çıkan sadece kendinin görebileceği küçük üç nokta yapacağı hareketleri belirlemişti. Hızla ilk adımı attı. Tek adımla birden elli metrelik mesafeyi aşmıştı. Hareketleri dans ediyormuş gibi zarif ve incelik doluydu. Kolları hafif yana açılmış, ayakları ise birbirine paralelliğini bozmadan hafifçe açıktı. Adımını mızrağa sahip olanın yanına attığı anda devasa kuvvete sahip kılıcını savurdu.
'' Güüüm! '' Büyük patlamaya rağmen saldırısı durdurulmuştu! Tabi bu olduğu anda mızrağı taşıyan figür metrelerce geriye uçmuştu. Ryuu onu yenemese de durmadan ikinci adımını kullandı. Hedefi yabaya sahip olandı. Adımını attığı anda kendi etrafında dönerek önceki saldırısından daha güçlü vurmak için gücünü kılıcına aktardı. İki tonluk devasa kılıca ek olarak Ryuu' nun akılalmaz gücü de eklendiğinde en az 5-6 tonluk bir güç ortaya çıkmıştı. Bu güç kolay kolay umursanmayacak bir şey değildi. Rahatça Gökyüzü Kaynak Alemine yeni girmiş kişileri parçalardı. Lakin yabasıyla savunma yapan figür bu saldırıyı aldıktan sonra geriye üç adımdan fazla atmamıştı! Ryuu bir saldırı daha yapmak istese de zamanı yoktu. Hızla attığı üçüncü adımıyla gürz kullanan figüre yöneldi. Havadayken bir takla atarak kılıcını üstten savurmuştu. Diğer saldırırılarından daha fazla güç ortaya çıkardığı bu saldırısı gayet tehlikeliydi. Lakin karşısındaki gürz kullanıcısıydı. Hem de üç ton ağırlında bir gürze sahipti! Bu Ryuu' nun kılıcından daha da güçlüydü. Nasıl olurda ona bir şans tanırdı?
Ryuu saldırısına karşılık veren gürzle birlikte metrelerce uçtu. Dört beş takla attıktan sonra zar zor durmayı becermişti. Göğsündeki kan acıyla çalkalanıyordu. Dengesi altüst olmuştu. Ağzına gelen bir avuç dolusu kanı tükürdü. Canı fena yansa da bu yeterince güçsüz olduğunu hatırlatıyordu. Bu hissi asla unutmayacak ve önündeki zorlukları aşmak için daha da çabalayacaktı. Tıpkı şimdi yapacağı gibi...
Ryuu acıdan kızaran gözleriyle yerinden doğruldu. Kesinlikle kaderini kabullenmeyecekti. Kendi yazmadığı sürece kaderini kabullenme imkanı yoktu! '' Hazır ol Draken. '' Kısık sesle fısıldayarak ilerlemeye başladı. Sağ ayağı topallasa da yürümeye benzer koşusu gittikçe hızlanıyordu. '' Ben her zaman hazırım ortak! '' Draken' ın sesi zihninde yankılanırken sırıtmasına engel olamadı. İstediği mesafeye ulaştığı anda kayarak durdu. '' O zaman saldır! Yeryüzünü Ağlatan Öfke! '' Koyu kızıl tonlarındaki devasa enerji Draken' ı sarmaladıktan bir saniye sonra ayrılarak mızrak kullanana doğru ilerlemeye başladı. Devasa enerjinin gücü kesinlikle tartışılamazdı.
Devasa enerjiye karşı mızraklı figür duruşunu bozmadan mızrağını elinde bir tur çevirdi. Mızraktan garip sarı bir ışık yayılırken kendisine çarpmak üzere olan enerjiyi ortadan ikiye böldü! Kesilen enerji ikiye bölünerek yanlara sıçradılar. İki büyük patlama çevrede yankılanırken mızraklı figür kesinlikle bir yara almamıştı. '' Lanet! '' Ryuu saldırısı için harcadığı efordan dolayı nefes nefese kalmıştı. Kılıcına dayanarak dinlendiği sırada saldırıya geçen üç figür küfürler etmesini sağladı. Saldırılarını karşılayacak kadar güçlü olduklarına göre kesinlikle açık bırakmaması gerekiyordu. Tek hatasıyla biterdi.
Yabalı olan ilk saldırıyı gerçekleştirerek Ryuu' nun bacağına doğru atıldı. Saplamak için savurduğu yabayı Ryuu son anda araya soktuğu kılıcıyla durdurmasaydı işi işti. Yine de engellediği bu darbenin ardından saldıran gürz sıkıntıya girmesini sağlamıştı. Önceki darbeden gürzün tehlikesini fark ettiği için kaçınmaya çabaladı. Lakin mızraklı olan yakaladığı ufak açığı değerlendirerek Ryuu' nun kalçasının altına saldırdı. Mızrağı alttan kavisli olarak ilerlerken Ryuu' nun savunmasını kağıt gibi keserek açıkta kalan kalçasının altına saplandı. Lakin herhangi bir acımaya sahip olmayan bu figür tüm gücünü kullanmıştı. Mızrak darbesi Ryuu' nun kalçasının altından delerek karnından dışarı çıktı!
Karanlık Lord, Ryuu' yu keyifle izliyordu. Onu bu sefer gerçek anlamda zorlayacaktı. '' Onları yenene kadar iyileşmene izin vermiyorum haberin olsun! '' Eğlendiğini belli eden sesi Ryuu' nun acıyla çığlına karışarak kaybolmuştu....
/Kısa olabilir ama ancak bu kadar benden. Eee yediğiniz fake tatlı mıydı? Yani tüm umutlarınız yerle bir oldu eminim :D Yuo ve Isal işkence görsün derken Ryuu' nun ırzına geçirildi :D Eminim istediğiniz bu değildi ama bir yandanda gözlerinin düzelmesi iyi oldu dimi?
Ryuu' nun malum yerine giren mızrak çıkar mı?
Malum yere mızrak sokmayı yazmak günah mıdır?
Bu kadar coştuğum yeter mi?
Bence yetmez :P
![](https://img.wattpad.com/cover/81159663-288-k937210.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Grondia
FantasíaAdaletsizlik neden her yerde? Güçlü olan zayıfı ezerken ne yapılabilir ki? Sadece sevdiklerini korumak yeterli mi? Aklımda bu sorular dolaşıp duruyor. Bir karar veremiyorum. Güçlü olmam gerekli. Sevdiklerimi korumam gerekli ama bu yeter mi...