----------
Kyungsoo
----------Okuldan kaçarcasına çıktığım gibi eve gelmiştim. Tebeşir büyük ihtimal okulda olan şeyi babama haber edecekti. Korkuyordum ve huzursuz hissediyordum. Babamdan dün yediğim azar yetmezmiş gibi bugün de azar yiyecektim. Beni aşağılayıp duracaktı. Ona layık bir evlat olmadığımı söyleyip duracaktı. Bağıracaktı. Beni okuldan almak için tehdit edecekti vesaire vesaire ... Kısaca sanki çok iyi bir babaymış gibi utanmadan benim davranışlarımı yargılayacaktı. Kalbimi kıracaktı. Canımı yakacaktı ve sinirle odama çıkıp dün olduğu gibi yatağıma sinip ağlayacaktım. Sonra annem gece gelip beni teselli edecekti. Anca babam uyuduktan sonra... Ona da kızamıyordum ki.
Bebekliğimden beri sorunlu bir çocuktum. Annemin yaşı genç değildi ve erken doğmuştum. Hayatımın ilk ayları hastanede geçmişti. Kolay hastalanırdım, uyumazdım, uyutmazdım, huysuzdum... Annem bunlara rağmen beni bağrına basardı. Ben onlara zorlukla gelen bir çocuktum ne de olsa. O yüzden annem bana gözü gibi bakardı. Hiç şikayet etmezdi. Babam da öyleydi. Küçükken, işinden vakit bulup evde olduğu zamanlarda benimle oynamaya çalışırdı, severdi.
Her şey benim o ilacı kullanmam ile değişmişti. Daha yeni üretilen bir ilaçtı. Annem doktoru ile araştırıp ettiğini ve benim için en uygun ilaç olduğunu söylemişlerdi. İlaç bana etki etmişti. Hızlıca kilo almaya başlamıştım, artık öyle hasta olmuyordum, çabuk yaralanmıyordum, güçlenmeye başlamıştım.
Of uzatmıyorum. Jongin'in deyimiyle mutasyona uğramıştım ve ilaç bana Hulk genlerini bahşetmişti. Her şey iyi güzeldi derken bir gün bayılmam ile aslında ilacın o kadar iyi bir şey olmadığını anlamamız uzun sürmemişti. Fazla doz almıştım. Yan etkiler gün geçtikçe artıyordu ve ben daha beş yaşımdayken felç geçirmiş biri olarak yatağa hapsolmuştum.
Babam annem ile aylarca kavga etmişti. Böyle olmamın suçlusu olarak annemi görüyordu ve bu söylemekten çekinmiyordu. Tabii ki babam ünlü bir avukat olarak ilaç firmasına ve bunu kullanmamı uygun gören doktora dava açmakta geri kalmamıştı ve çok iyi para almıştı.
O para ile tedavim gerçekleştirildi. Japon bir doktor sinirlere etki eden bir tedavi yöntemi geliştirerek beni felçli olmaktan kurtardı. Sonra özel hocalar ile beraber fizik tedavi görmüştüm ama bir sorun vardı. İlaç benimle bütünleşmişti. Aylarca kontrol için hastanede kaldım ve ilacın benim için sorun olmadığına karar verdiler.
Sonunda evime dönüp normal bir hayat yaşayacağımı umuyordum. Yaşadım da. Ailem ile beraber güzel ve mutlu bir şekilde. Ta ki okula gidene kadar. İnsanlar o kadar küçük bir çocuktan beklenmedik bir güç görünce tuhaf karşılıyorlardı. Özellikle de çocuklar. Onlar düşünmeden konuşuyordu. Düşünmeden kalp kırıyorlardı. Başlarda sessiz olsam da benim de sabrım vardı. Canımın yanmasına bir yere kadar dayanabilmiştim. İnsanların sınırı aşmasıyla zamanla okulda sorunlar çıkmaya başladı. Astigmat olduğumu bilmemem ile insanlara onları öldürmek ister gibi bakmam durumu daha da kötüleştirdi tabi.
Neredeyse her gün ailem aranıp bu çocuk sorunlu denilerek sonunda okullardan atıldım. Ünlü, zengin ve seçkin Do ailesine biricik çocukları sorunlu çocuğun tekiydi. O aileye yakışmayan bir çocuktu...
Hayır. Sorunlu olanlar insanlardı. Beni bilmeden yargılıyorlar ve aşağılıyorlardı. Zamanla onların dolduruşuna ve laflarına gelemeyen babam da onlar gibi olmuştu. Biz baba ve oğul olmaktan çoktan çıkmıştık.
Üstümü değiştirip yatağıma uzandım. Telefonumu aldım ve kulaklıklarımı kulağıma takıp herhangi bir şarkıya bastım. Tek isteğim babamın azarı kısa çekmesiydi.
-----
#"Do Kyungsoo! TANRIM BİR GÜN DE FARKLI BİR ŞEY OLSUN YA!"
Uykumdan babamın bağırmasıyla uyandım. Bu kadar bağırdığına göre haberi almıştı. Beklemeden aşağı indim. Dejavuları geciktirmenin anlamı yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yin Love Yang
Fanfiction"Benim içimde bir sen var. Bunu biliyorsun değil mi?" "Evet ve sanırım bu yüzden sana aşık oldum Jongin." ------ "Sen benim aydınlığımsın. Ben de senin karanlığım." "Sehun-ah..." ------ "Saçlarımı okşasana Baekhyun." "..." ------ Denge olmadan düny...