"Benim içimde bir sen var. Bunu biliyorsun değil mi?"
"Evet ve sanırım bu yüzden sana aşık oldum Jongin."
------
"Sen benim aydınlığımsın. Ben de senin karanlığım."
"Sehun-ah..."
------
"Saçlarımı okşasana Baekhyun."
"..."
------
Denge olmadan düny...
Yemin ederim çok zordu ama sonunda yazdım bölümü! Beş bin kelime küsur yb sizi bekliyor. Bakın 5 bin, 1 değil 3 değil 5. BEŞ BİN.
Bana o yb nerede yb nerede diyenlerden bölüme ortantılı yorumlar görmemeyeyim, bir daha yb dediklerinde napacağımı görürler *-* ama bu demek değil ki diğerleri yorum yapmasın.
YORUM YAPIN LAN!
Ay çok sinirliyim çok yorgunum.
Keyifli okumalar ❤❤❤❤❤.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-------------
"Annesi onu çok öpermiş severmiş. Babası onu çok öpermiş severmiş. Annesi onu çok, babası onu çok, herkesler onu çok severmiş, severmiş. Tanrım arada beni de sev ne olur! Bacaklarım tutmuyor yemin olsun. Eee, eee, eee."
Kyungsoo söylediği ninniyi bilmem kaç kez tekrar ederken dizlerinde derman kalmamasıyla araya bir de isyanını dile getiriyordu.
Bugün arkadaşlarıyla beraber kendilerine zorla hediye aldırıp Jongin ile alışveriş mağazasında eğlenmişlerdi. Yemekten sonra planları sahilde dolaşıp kartopu savaşı yapmaktı ama bu planlarını uygulayamamışlardı. Çünkü Jongin'in annesinin son dakika bir toplantısı çıkmıştı. Hizmetlileri de izinliydi. Jongin'in küçük kız kardeşine bakacak kimse olmadığı için annesi Jongin'i eve çağırmıştı. Jongin tabii ki hemen eve gelmişti.
Kyungsoo da doğal olarak ona eşlik etme gereği hissetmişti. Çünkü Jongin'in kız kardeşini seviyordu ama bu küçük tatlı esmer kızın bir cadı olduğunu unutmuştu.
Eunji kesinlikle uymamaya yemin etmişti. Hele Kyungsoo'nun geldiğini görünce ilk söylediği söz sabahlara kadar oyun oynamak olmuştu. Kyungsoo, saat gece yarasını çoktan geçmişken küçük kızdaki enerjiyi görüp başına ne geleceğini az buçuk tahmin edip kaçmak istese de Jongin onun kaçmasını engellemişti.
Geldikleri andan itibaren küçük kızın istediği her oyunu oynamak zorunda kalmışlardı. Prensesçilik, veterinerlik, boynuzlu atçılık, doktorculuk, öğretmencilik ve aklınıza gelen gelmeyen her oyunu oynamışlardı. Jongin ve Kyungsoo yorgunluktan bitap düşüp küçük kızı uyutmaya çalışsa da nafileydi. O kesinlikle uyumayacaktı.
