17.BÖLÜM

4.2K 342 753
                                    

Yazma isteğim hala gelmedi. KİM ÇALDIYSA VERSİN LAN!!!

Hızlı hızlı, detayı girip sıkmadan bir bölümde bitirmeye çalıştım olayları ve 4500 kelime küsür yazdım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hızlı hızlı, detayı girip sıkmadan bir bölümde bitirmeye çalıştım olayları ve 4500 kelime küsür yazdım. Yorum yapın!!!! Zaten isteğim yok. Bir de bu çabama yorum gelmezse bi daha 37877438 yıl sonra dönebilirim...

Bölümü eyesmagic e ithaf ediyorum :3. Beni Hunhan momenta bir boğuyor anlatamam :3 :3 .

----------

Aşk neydi? Nasıl bir şeydi? Kimde ya da nerede bulunurdu?

Jongin yatağına uzanmış uyuyan sevgilisinin yanağını, dudağının kenarında hala izi duran yaraya dokunmamaya çalışarak bu soruların bir kısmına bulduğu cevapları değerlendirerek okşuyordu.

Aşk Kyungsoo'ydu ve Kyungsoo'da bulunan eşsiz bir şeydi ama nasıl bir şey olduğunu hala kestiremiyordu. O gün, hocanın güya Kyungsoo'yu çağırıp neredeyse öleceği gün, Jongin içine doğan o endişeyi Kyungsoo'ya hissettiği aşka bağlıyordu. Aşkının başı beladaydı ve bunu Jongin hissetmişti. Aşk bu yüzden oldukça faydalı bir duyguydu. Peki Kyungsoo'yu öyle yara bere içinde yerde çaresizce gördüğü an hissettiği şeyler de mi aşktan geliyordu?

Ölüyor gibi hissetmişti Jongin. Kyungsoo'yu öyle görünce, artık canından çok sevdiğini bildiği adamı acı içinde görünce, ölüyor gibi hissetmişti. Canı yanmıştı, hatta oracıkta kavrulmuştu. Aşk bu yüzden iğrenç bir şeydi. Başkasının acısını hissetmek... hem de en derinden ve onun çektiğinden fazla... Buna dayanamadığı için göz karardığı gibi hiç düşünmeden Luhan'ın üstüne üstüne yürümüştü Jongin. Sonra bir güzel dayak yemişti ve Kyungsoo'yu tekrar ağlarken görmüştü. Kendisine zarar geliyor diye Kyungsoo korkusundan ağlayarak yalvarmıştı Luhan'a.

O anın şoku ile Jongin durumu fark edememişti ama o günün ardından geçen bir haftada her şeyi düşünme fırsatı olmuştu: Kyungsoo'ya gerçekten aşık olmuştu. Kyungsoo da kendisini seviyordu, hem de aşk anlamında ve Luhan da psikopatın tekiydi. Sonuncusu hariç diğer şeyler onun mutluluk kaynağıydı.

Aşk hem eşi benzeri olmayan insanı çok mutlu eden ve birinin peşinden sırf seviyorsun diye koşturduğun tatlı bir histi hem de ona bir şey oldu mu ya da o ufacık gözyaşını görmek dahi aşığı öldüren çok acımasız bir şeydi.

Bu yüzden Jongin aşkın iyi mi yoksa berbat bir şey olduğunu tam olarak anlamlandıramıyordu. Kyungsoo'yu seviyordu. Ondan gelen her şeyi seviyordu. Bu küçük adam Jongin'in kalbine olmadık hisler yüklüyor ve delicesine çarptırıp mutlu ediyordu ama şunu da düşünüyordu esmer çocuk: Luhan da bu yaptıklarını aşkını öne sürerek yapmıyor muydu?

Aşk Kyungsoo'yu evet ama Jongin hala aşkın ne olduğunu bilmiyordu ve merak ediyordu. Aşkın ne olduğunu bilmek ve daha fazla hissetmek istiyordu. Onu da yatağında kolları arasında uyuyan yakışıklıdan başka kimse öğretemezdi.

Yin Love YangHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin