Bölüm 4:"Okulun İlk Günü! Yumruk Hızında Arkadaşlık

53K 5.3K 1K
                                    

ASEL
Genç kız pembe desenli çantasına okula gitmesi gereken tüm araç gereci koydu.

Bir ayna, pembe ruj, allık, allık fırçası, rimel, parfüm ve son olarak son zamanlarda olmazsa olmazı törpü. Tırnakları adam etmesi için bir ay daha yanında taşımalıydı.

Boy aynasında kendine baktığında ortaya çıkardığı şaheserden memnun kaldı. Yeşilli, sarılı karelerin yer aldığı okul eteğini kısaltmıştı. -Evde dikiş makinası olduğu için şükretti.- Gömleğini eteğinin içine sokmuş, üstüne de gri bol bir hırka giymişti. Ayağında dize kadar gelen kahverengi çorabı, onun üstünde de çizmesi vardı. Seren'in fiziği gerçekten harikaydı. Manken olabilecek ölçüleri vardı. Tabi var olan kaslarını sayılmazsa.

Çantasını alıp mutfağa geçtiğinde masada oturan 4 erkek yemeklerini yiyordu. Asel bu kadar erkekle aynı evde yaşamanın eğlenceli olabileceğini düşünüyordu. Bir evin tek çocuğu olarak oldukça yalnız kalmıştı. Aile üyeleri kız içeri girince ardına kadar açılmış gözlerle ona baktı. O kadar şaşırmışlardı ki Sedat elindeki çatalı gürültüyle tabağına bile düşürdü.

"Sanırım kaza Seren'in beynin de hasar bıraktı." dedi en büyük abi Selim mısır gevreğini yerken. Ümitsizliği belli etmek istercesine başını iki yana salladı.

Ortanca abi Serhat uzun bir ıslık çaldı. "Yahu bizim kız kardeşimiz varmış." dedi diğerlerine alayla gülerek. Kızın halini beğendiğini belli eder şekilde baş parmağını havaya kaldırdı.

Sedat çatalını tabağından geri aldı. Bakışlarını tabağından ayırıp, Asel'in ölümcül olarak adlandıracağı bir bakışla kıza bakı.

"Seren eteğini giymeyi unutmuşsun bir koşu giy de gel."

Genç kız gözlerini devirerek genç adama baktı. Üç tane abiyle pekala baş edebilirdi. "Eteğim üstümde abiiiii" Asel bilerek abi kısmını sevimli bir şekilde söylemişti. Sonuçta bu kız en küçük kardeş değil miydi? Biraz şımarık olması gerekirdi.

Babaları elindeki gazeteyi katlayarak kenara koydu.

"Sanırım Selim haklı. Bu kızı bir doktora götürmek lazım. Ayrıca o etek ne? Daha doğrusu kızım o etek nerede? "
Asel, gülümseyerek çantasını omzuna attı. "Eee eteği kısalttığıma ve yedek eteğim olmadığına göre ister istemez bu konu burada kapanmak zorunda kalacak. O halde beni okula kim bırakıyor." Diyerek meraklı gözlerle adamlara baktı. Diğerlerinin iştahla yemeklerine dönmesine şaşkınlıkla izledi. Bu ailenin erkekleri yemek yemeği seviyordu anlaşılan. Asel masa da ki yiyeceklere göz gezdirdi ve tezgahın üstünde ki elma aldı.

"Şoför Hamdi abi seni bırakır." dedi Serhat kocaman bir yumurtayı ağzına tıkmıştı konuşmasının ardından. Zor da olsa çiğnemeye başlamıştı.

Asel durduğu yerde sıçrama dansı yaptı. Bu onun ilk okul 5. sınıftayken bulduğu mutluluk dansıydı. Uzun zamandır yapmadığı bir şeydi.

"Yaşasın demek şoförümüz var."

"Evet" diye onayladı Serhat. "Kendisi dolmuş kullanmakta çok iyidir. Bu saatte de vardiyası var. Büyük ihtimalle o seni okula bırakır."

Asel'in yüzü asılmıştı ama bir şey söylemedi. Zaten onların şoförü olacağına ihtimal vermemişti. Evin halinden anladığı kadarıyla durumları pek iyi değildi. Gerçi eve gelir gelme onun için odayı boyamış ve alışveriş için eline para tutuşturmuşlardı ama yine de orta halli bir aileydi.

Misafir Ruh -2- MuammaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin