Bölüm 62: Hiç Ummadığın Kişi Tarafından

41.5K 3.8K 597
                                    

"Anlat." Diye buyurdu genç adam kıza doğru elini sallayarak. İkisinin dışında masada başka kimse yoktu. Genç kız, masanın ortasına doğru eğilirken genç adamın gözlerinin içine bakıyordu. Kutlu ise gözlerini bir an olsun ondan ayırmadan karşılık veriyordu. Sanki sessiz bir şekilde savaş veriyordu ve kaybeden her kim olursa başına kötü bir şey gelecekmiş gibi ikisi de inat ediyordu. Zaten Asel uzun zamandır namıyla koruduğu lakaptı inatçı olmak. Karşısında ki adamın asıl niyetini anlamayı da kafaya koymuştu.

"Ne yani" Asel konuşurken gömleğinin açık kısmından dekoltesini sergiliyordu. Göğüsleri yaşıtlarına göre iri olduğundan dekoltesi gözler önüne seriyordu. Genç adam ise bir kere oraya bakmamıştı. Hala genç kızın gözlerinin içine bakmaktaydı. Kız bozuntuya vermeden konuşmasını sürdürdü. "Seren'i yeniden kazanmak istediğine emin misin?" diye açık açık sordu. Seren'in karşısında onu öptükten sonra kızı bir an bile arayamamıştı. Sanki adamın yaptığı onun suçuymuş gibi vicdan azabı çekiyordu.

Genç kadının onu görünce soğuk davranmasından ve daha kötüsü üzülmesinden korkuyordu. Bu yüzden ondan uzak kalmıştı. Aynı şekilde Sedat'ın aramalarına da çıkmıyordu. Sedat'ta, Kutlu'nun onu öptüğünü görmüş ve tepkisi oldukça ağır olmuştu. Üstelik tüm bunlarda Asel'in herhangi bir suçu dahi yoktu. Yine de günah keçisi olmaktan bir adım bile kaçamamıştı. Ne de olsa doğuştan itibaren yok edilmek istenen biriydi o. 

Kutlu bir an gözlerini kapatıp nefesini dışarı verdi. Sabrının sınırına ulaşmaya başlamıştı. Üstelik genç kadının saçma davranışları ile zaman kaybetmekten başka bir şey yapmıyordu. "Bu saçmalığı yapmak zorunda mısın?" diye sordu öfkeyle.

Asel geri çekilirken kaşlarını çattı. Kendini savunurken yaptığı gibi hemen kollarını göğsünde bağlamıştı. Bu onun için bir alışkanlıktı. "Neyi yapmak zorunda mıyım?" Onun şuan yaptığı şey aptala yatmaktan başka bir şey değildi. Eğer Kutlu, Seren ile yakınlaşacaksa kızı sevdiğinden emin olmalıydı. Onun biraz daha üzülmesine izin veremezdi.

Kutlu sıkkın bir tavırla eliyle saçlarını karıştırdı. Şuan kızla oturmak onun için tamamen zaman kaybıydı. Seren ile aralarında ki soğukluğu yok etmek için elinden geleni yapmak istiyordu. Annesinden sonra genç adam için en önemli insan oydu. Şimdi Asel'e bakarken onca zaman nasıl bocaladığını anlayamıyordu. Oysa Asel şimdi onun için bir şey ifade etmiyordu bile.

Birde onun yüzünden Seren'in kalbini kırmıştı.

Hayır, suçu başkasına atmak anlamsızdı. Onun kalbini ayaklarının altında paramparça eden kendisinden başkası değildi.

Yaptığı aptallıktan başka bir şey değildi. Bu yüzden kendinden nefret ediyordu. Şimdi Orkun ve diğer geri zekalı erkeklerden sevdiği kadını korumak istiyordu. Bu yüzden Asel'e baktığında ona zaman kaybettirdiği için sinirliydi.

"Şu saçma hareketlerini bırak ve bana Seren'in gönlünü nasıl alacağımı söyle." Evet, bağırıyordu ama karşısında ki kızın bağırmayla dize gelmeyeceğini de biliyordu. Bu yüzden genç kız ona alaycı bir gülümsemeyle bakarken Kutlu sabırla beklemeyi sürdürdü. Sonunda Asel masanın ortasında doğru eğildiğinde konuşmak için dudaklarını araladı.

"Aslında çok basit.Sadece onu sevdiğini söyle."

Kutlu kaşlarını çattı. Bu zaten yapacağı bir şeydi. "Bu yeterli olacak mıdır?"

Asel geriye doğru yaslanırken kendinden emin bir ifade ile gülümsedi. "Bir kadın için sevdiği adam tarafından sevilmek kadar daha güzel bir şey olabilir mi?"

Kutlu ağır ağır başını sallarken artık Seren'in onu sevip sevmediğinden emin bile değildi.

Bu umduğundan da zor olacaktı.

Misafir Ruh -2- MuammaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin