Keyifli okumalar...
****
18 yıl önce.
Sırtının acısını görmezden gelerek soğuk parke zemine uzandı küçük bedeni. Sırtındaki yaralar gerilmiş ve acıyla iç çekmesine neden olmuştu. Acıya rağmen titreyen bedeniyle iyice büzüldü. Ağlamaktan şişmiş küçük kara gözlerini küçük pencereye dikti.
Parlayan yıldızları görmek onu mutlu etmiş ve bundan sebep küçük dudakları kıvrılmıştı. Yıldızlar, karanlık geceye inat parlıyorlardı âdeta. Uyuşan bedenine sarılı kollarını çözdü ve elini pencereye uzattı. Yıldızları parmak uçlarında hissetmek istemişti. Lakin soğuktan morarmaya yüz tutmuş parmakları gecenin ayazını hissetmekte ileri gitmemişti. Hayal kırıklığı ile kolunu tekrar bedenine sardı.
Ağırlaşan göz kapaklarını yumdu. Yer yer çürüklerin sarmaladığı bedeni yorgundu. Uyku bedenine sinsice sızmış ve uyumasını emretmişti. Duyduğu ayak sesleriyle gözlerini açmak istedi. Fakat değil gözlerini açmak kıpırdayamıyordu bile.
Adam odanın kapısına geldi ve anahtarı yuvasına taktı. Kilidi çevirdi duyulan kilik sesinin ardından kapıyı açtı. Koridorun ışığı sayesinde karanlık oda bir nebze aydınlanmış ve pencerenin önünde ki küçük bedeni fark etmişti. Parkede tok sesler çıkaran ayakkabılarıyla oraya ilerledi. Küçük bedene bir kaç saat önce bıraktığı izlere baktı, ışığın el verdiği kadarıyla. Küçük narin tenin üzerinde ki kemer izleri onu tatmin etmiş ve dudakları zevkle kavislenmişti. Sadist kişiliği bu izleri oluştururken aldığı zevk paha biçilemezdi onun için.
Dizlerini kırdı ve oğlunun kuzguni saçlarını okşadı. Elinin altındaki saçların nemi eline bulaşmıştı. Küçük oğlu terlemiş olmalıydı. Okşamaya devam ederken bariton sesiyle fısıldadı. "Benim küçük farem..."
"İçinde ki tüm iyiliği bencilce sömüreceğim. Küçük yüreğin bunu hiçbir zaman hak etmeyecek. Çünkü sen bir Korel'sin. Bizler mafyalık için yaratılmışız. "dedi ve ekledi.
"Bu yolda acımasız olacaksın. Tıpkı benim gibi..." Ayağa kalktı ve ellerini keten pantolonunun cebine soktu.
Pencereden görünen şehir ışıkları belli belirsiz görünüyordu. "Biliyor musun çocuk anneni sevmiştim. Ama sevgi biz mafyalar için tehlikeli. Anneni istemeden de olsa ölümüne neden olduğum için üzgünüm. Ayrıca ona minnettarım da. Çünkü senin gibi bir hediye verdi bana." Arkasını döndü ve açık kapıya ilerledi. Odadan çıkmadan önce son sözlerini fısıldadı. "Kara geceler benim küçük farem..."dedi ve odayı tekrar karanlığa terk etti.
***
Mahru gözlerini açtığında tüm bedeninin tutulduğunu fark etti. Gözleri uzun zamandır ağladığı için acıyor ve yanıyordu. Ne zaman uyuduğunu hatırlamıyordu bile.
Bünyesi bu kadar ağlamaya alışkın değildi. Bu yüzden kapının önünde yorgunluktan uyuya kalmıştı. Uyku mahmuru gözlerle odaya bakarken aklına ikindi namazı geldiğinde telaşla yerinden kalkmaya çalıştı. Tutulmuş bedeni kendini belli etti ve acıyla kasıldı. Odaya vuran güneşin sönük ışığı vaktin akşam olduğunu vurgulamıştı. Mahru üzgünce iç çekti. Birazdan akşam ezanı okunurdu abdest almak için banyonun yolunu tuttu.
Aklına kardeşi gelince odalarına yöneldi adımları. Kapıyı açtı ve kafasını uzatıp odaya baktı. Kardeşi yatağında kıvrılmış uyuyordu. Üzerinin açıldığını gördüğünde sessizce odaya girdi ve yatağa yaklaştı. Kendisi kadar kardeşi de yıpranmıştı. Babalarının hastalığı ve bu evlilik olayı kendisi kadar kardeşini de etkilemişti. Yorganı omuzlarına kadar çekti ve başını şefkatle öptü. Ardından odadan çıkmış ve banyoda abdest almıştı. Babasının odasına yöneldi ve ne yaptığına baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜSLÜMAN MAFYA
General FictionWattpad'de Müslüman Mafya adlı ilk kitaptır! Karanlıkta büyüyen bir çocuk. Babası tarafından en acımasız eğitimlerden geçer. Babası gibi olmamak için direnen küçük çocuk, babasına benzemeye başladığını anladığında artık çok geçtir. Geceye benzeyen z...