Sabah uyanıp Yağmur ile güzelce bir kahvaltı yaptık.
"Ee bugün ki planların neler?"diye sordu bana Yağmur tabakları makineye koyarken.
"Grup evine gidip biraz ortalığı toplayacağım.En son gittiğimde çok dağınıktı.Daha sonra da eve gelirim herhalde.Bir işim yok.Sen sanırsam yapmışsın bir program kendine?"
"Yapmadım da belki eve döndüğünde birlikte alışverişe çıkarız demiştim.İkimize de iyi gelir bence alışveriş.Ne dersin?''
''Kulağa güzel geliyor valla.O zaman ben üstümü değiştirip çıkıyorum.''diyip odama geçtim.Salaş beyaz tül bir elbise giyip beline kahverengi bir kemer taktım.Kahverengi botlarımı da giyip saçımı at kuyruğu yaptım.Hafif bir göz makyajı ve nude bir ruj sürüp evden çıktım.Arabama atlayıp çocukların evine sürdüm.Geçen sefer anahtarı almayı unutmuştum şimdi yanımdaydı.Çantamdan anahtarı çıkartıp kapıyı açtım ve eve girdim.Salona geçtiğimde Xiumin,Chanyeol,Kai ve Sehun televizyon izliyorlardı.Sehpanın üstü tabaklar ve cips poşetleriyle doluydu.Yastıkların bazıları yerdeydi.Kısaca fazla dağınıktı.Büyük ihtimalle mutfak daha korkunçtu.Gitmeye korkmuyor değildim.
''Düzenli yaşamak nedir bilmez misiniz siz?''deyip yerdeki yastıkları alıp yerlerine koydum tek tek.
''Sanada merhaba noona.''dedi Sehun gülüp.Gözlerimi devirip mutfağa geçtim.Büyük bir tepsi alıp salondaki sehpanın üstündeki her şeyi tepsiye koydum ve tekrar mutfağa geçtim.
''Yah!Burası salondan daha berbat.1 günde bu kadar dağınıklığı nasıl başarıyorsunuz!?''diye bağırdım salona doğru.
''Meslek sırrı.''diye geri bağırdı Kai ve gülüştüler.Şuan tam anne modundaydım.Elime bir terlik alıp allah yarattı demeden yapıştıracaktım.Neyse neyse.Sakin kalayım.1 sene bu dağınıklığı çekecektim.Alışmam gerekliydi.Mutfağı da bir çırpıda toplayıp tekrar içeri döndüm.Bir tane yastık gene yerdeydi.Yastığı elime aldığım gibi Sehun'un kafasına geçirdim.
''Ben az önce toplamadım mı bunu,neden gene yerde?''
''Ahh noona valla ben atmadım.Chanyeol koca ayaklarıyla becerdi o işi.''dediğinde Chanyeol'e döndüm ve yastığı ona fırlattım.
''Çocuk gibisiniz.''deyip merdivenlere yöneldim ve yukarı çıktım.Odaların kapılarını tek tek açıp Baekhyun buralarda mı diye kontrol ettim.Yoktu.Herhalde yukardaydı.Neyse gelmeden bir an önce odasını toplayıp çıkmak istiyordum.O yüzden ilk onun odasına girdim.Girmez olaydım.Oda oda değil savaş alanıydı mübarek.
''Ahh cidden mi?''deyip ilk önce pencereleri açtım.Büyük ve siyah tonlarında bir odası vardı.İlk önce yatağını topladım.Daha sonra yerdeki tişörtleri alıp tek tek katladım ve dolabına yerleştirdim.Masasının üstünü de düzenledikten sonra komidinin üstündeki resim dikkatimi çekti.Elime aldığımda bunun Baekhyun'un küçüklük resmi olduğunu anladım.Aynı bakışlardı.Küçükkende fazla sevimliydi.
''5 yaşındayken çektirmiştik o resmi.''Arkadan bir ses gelince korkup arkamı döndüm.Baekhyun kapının girişinde dikilip beni izliyordu.Resmi usulca yerine bıraktım.
''Temizlemene gerek yoktu odamı ben toplardım.''
''Bir dahakine bu kadar toplamam zaten.Savaş alanı gibiydi.''
''Dağınık olduğumu söylemiştim.''deyip güldü.
''Neyse benim diğer odaları da toparlamam gerek.''deyip yanından geçerek odadan çıktım.Zorluk çıkarmamıştı bana.Hayret.
Tam 1 saattir odaları toparlamakla meşguldüm.Dünyanın en zor işi olabilirdi.Bu böyle gitmezdi gerçekten.Hızla aşağı indim.Hepsi salonda televizyon izliyorlardı.Kumandayı alıp televizyonu kapattım ve önlerine geçtim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Her Şeye Rağmen(BAEKHYUN)
Fanfiction''Güzel vakit geçiriyor musun?''diye sordu bana. ''Evet.Sen?'' ''Bende öyle.''dediğinde çıkan hafif bir rüzgar kollarımı kavuşturup kendimi ısıtmama sebep oldu.Ardından ise omuzalarımdan aşağı bir ağırlık çöktü.Bana c...