29. Bölüm Davetsiz Misafir

1.4K 128 490
                                    

Düzenlendi

Bölüm Şarkısı Yalın Tatlıyla Balla

Keyifli okumalar :)

İnsan gördüklerinin gözünüzü açıp kapayıncaya yok olmasını ister bazı anlar. Ancak açıp kapamak işe yaramaz çünkü o gerçek öylece duruyordur.

Ali şaşkın şaşkın kapıdakilere bakıyordu. Bu gerçek olamazdı. Gördükleri gerçek değildi. Fazla paranoyak olmuştu o yüzden böyle şeyler görüyordu.

"Abi ya duyan da seni..." Pelin mutfaktan çıkıp Ali'nin yanına geldiğinde şok oldu. Yarım kalan cümlesini fısıldar bir şekilde tamamladı. "Bir an önce evlenmek istediğimi sanır." Engin, karşısında çiçek ve çikolata ile duruyordu. Bu gerçek miydi? Engin bu kadarını yapmış olamazdı.

"Biz hayırlı bir iş için geldikte müsait misiniz?"

Ali aniden kapıyı kapattı. "Pelin bana gördüklerimin gerçek olmadığını söyle."

"Kapıyı açınca belki yok olmuşlardır. Belki de aynı şeyi hayal olarak görmüşüzdür. "

Ali, kapıyı yavaşça tekrar açtı. Ama onlar hala oradaydı gitmemişlerdi.

"Ali biliyorum çok ani oldu fakat bizi içeri alırsan konuşabiliriz." Ali, İstanbul'a ciddi olamazsın bakışları atıyordu. Başını çevirip Pelin'e baktı. Hiç bir şey demeden öylece bakıyordu.

"İçeri girebilir miyiz?" Koray'ın sorusuyla kapıyı girmeleri daha da açtı. "Buy...run "

Pelin kapının kenarında durmuş tek tek içeri giren kişilere bakıyordu. Derya'yı kolundan tuttu. "Derya ne oluyor bana mantıklı bir açıklama yap. Yoksa burda kalpten gideceğim. "

"Ne diyeyim Pelin senin deli hasretine dayanamayıp seni istemeye geldi. E bizde onu yalnız bırakamadık tabii. "

"Şimdi siz beni buraya abimden istemeye geldiniz doğru anladım değil mi?"

"Aynen öyle."

"Ya siz aklınızı mı kaçırdınız? Nasıl böyle bir şey yaparsanız? En azından beni arasaydınız. Ben bir şekilde Engin'e engel olurdum. Ama şimdi abime engel olmam mümkün değil. "

"Çok ani oldu Pelin biz bile ne olduğunu anlamadık."

"Derya ayakta kaldın sen de içeri gel istersen." Ali öfkeli bir o kadar da şaşkındı. Bunun hesabını Pelin'e soracaktı. Ona sormasa bile Engin'e soracaktı.

Derya, Koray'ın yanına oturduğunda bütün gerginliği hissetti. Kendi böylesine gerginse Pelin'i düşünemiyordu bile.

"Pelin abicim sen bir gelsene bir benle."  Genç kız o an bittiğini anladı. Bu gün burada Ali katil olmazsa bir daha hiç olmazdı. Kendine bir şey yapmazdı da fakat Engin'in akıbetini hiç iyi görmüyordu. Ali kardeşini  kolundan tutup mutfağa sürükledi.

" Pelin senden bir açıklama bekliyorum "

" Yemin ederim benim de haberim yoktu. Hem bilsem engel olurdum. Böyle bir şey yapacakları aklımın ucundan bile geçmedi. "

Ali, mantıklı olmaya çalışıyordu. Pelin'in daha yaşı küçüktü. Kaç yaşındaydı ki altı üstü yirmi yaşındaydı. Hem üstelik okuyordu. Öylece kardeşini veremezdi. "Pelin bana dürüst cevap ver sen onunla gerçekten evlenmek istiyor musun?"

"Ali, gitme kızın üstüne. Hem Engin'den daha iyi damat mı bulacaksın? Hadi sen içeri geçte insanlar yalnız kalmasın. Bizim Pelin'le işimiz var," diyerek Pelin'i mutfaktan çıkardı İstanbul.

İstanbul Masalı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin