Rüyada Saklı

26 - Sayı

Herkese Merhaba. Nasılsınız en değerli okuyucularım? Geçen hafta ki yeni bölüm ekleyememe için özür dilerim. Bu aralar özel hayatım pek rayında gitmiyor😔 Neyse Yelda ve Aktan sizi özledi. Sanırım siz de onları 😊 Yorum ve Votelarınızı bekliyorum.

İyi okumalar😍💕

🌙

Mutfak tezgahına belimi yaslamış öylece boşluğa bakarken birden minik bir irkilmeyle kendime geldim.

“Aktan.” diye bağırıp salona koştum. Bu sırada elinde Artemisle bana şaşkınca dönen Aktan’a ek olarak annem ve anneannemde seslenişimle bana dönmüştü.

“Yelda?” diye Aktan bana seslendi hafifçe.Hızla yanına yanaşıp Artemisin başının üstünü okşadım. Artemis ise dokunuşuma tepki olarak hafifçe miyavladı.

“Şey. Nereye gidiyorsun?” dedim sesimi alçaltıp

Aktan gözlerini hafifçe kısıp bana baktı. “Evime dönüyorum Yelda. Burada çok uzun bile kaldım. Yapacak işlerim var.” dedi gözleri hafifçe masada oturup kitabı araştırmaya devam eden annem ve anneanneme dokunup

Gözlerini bana çevirip sessiz kalmam için minik bir bakış attı. İsteğine hemen uyup açtığım ağzımı kapattım.

“Seni geçireyim o zaman.” diye mırıldandım. Aktan olumlu anlamda kafasını sallayıp Artemisi çantasına koydu. Sonra masada olan annemlerin yanına yürüyüp “Ben aranızdan bu akşamlık ayrılıyorum. Umarım bir daha karşılaşıp, daha müsait bir ortamda konuşma fırsatı buluruz.” dedi nazikçe

Tam bir istanbul beyefendisi ağzıyla söylediği cümlelere anneannem içtenlikle gülümserken, annem vedalaşmak için ona sadece elini uzattı.

“İyi yolculuklar çocuğum.” dedi nazikçe onun gözlerinin içine bakıp. Aktan annemin elini sıkıp, anneanneme dönüp içten bir gülümseme sunarak eline uzanıp öptü.

Anneannem “Hoşçakal oğlum. Kazasız belasız git evine.” diye mırıldanıp, boşta olan elini Aktanın omuzuna koydu.

İkisi kısa bir süre derin bir bakış paylaştıktan sonra anneannem elini Aktanın omuzundan çekip kitabın üzerine, açık olan bir sayfanın üzerine bastırdı.

Aktan en sonunda bana hafifçe dönüp Artemisin çantasını eline alıp kapıya doğru yürüdü. Arkamdan kimsenin uğurlamak için gelmediğini görünce bizi yalnız bırakmak istediklerini anladım. Aktan botlarını ona yakışmayacak bir yavaşlıkla giyerken başını kaldırıp bana baktı.

“İstifa ettin mi?” dedi mesafeli ses tonunu kullanarak. Sadece kafamı sallayarak onu onayladım. “Peki bir sorun var mı?” dedi botunun iplerini bağlayıp ayağa kalkarken

“Bir sorun çıkacağını sanmıyorum. İş aramaya da başladım.” diye mırıldandım gözlerimi yere indirip

Aktan çeneme parmaklarıyla hafifçe dokunup yüzümü yerden kaldırdı. Kahverengi gözleri, mavi gözlerimi talan ederken “Şuan gitmem hiç bir şeyi değiştirmeyecek. Artık sana rüyaların harici de ulaşabiliyorum.” diyip gözlerini kapatarak derin bir nefes aldı. Yüzündeki kaslar sıktığı dişleri yüzünden ayrı ayrı kasılırken onun bu ani ruhsal değişiminin bende ki etkisine bir türlü ulaşamadım.

“Özür dilerim.” diye mırıldandı dolgun dudakları arasından. “Sana sert çıkıp, inanmadığım için. Bu akşam gördüklerim benden ve diğer herkesten saklamak için haklı nedenlerini çok net bana gösterdi.” diyerek yumduğu gözlerini açtı.