35 - Hava

10K 854 171
                                    

Yazar bu hafta hastane kuşu oldu. Pazartesi günü ayağımı burktum. Baya ileri derecede sanırım. Bu yüzden bölüm falan yazamadım. Aslında geçen haftanın kini pazartesi bu haftanın cuma olarak hesaplamıştım ama hesap yapınca hayat izin vermiyormuş. Neyse geç olsun güç olmasın dimi? Uzun bir bölümle beni affedeceğinizi düşünüyorum. 

Bu arada bugün itibariyle fantastik listesinde ilk 16'dayız. Kutlu olsun.🎉

Ayrıca Rüyada Saklıyı yazarken dinlediğim müziklerin Spotify listesine duyurularda ki linkten, bölümler hakkında alıntı ve benimle ilgili bilgilere de Instagram hesabımızdan ulaşabilirsiniz. Onunda linki profilimde

İyi okumalar 😘

🌙

Aktan beni saran kollarını daha sıkılaştırıp "Rüyada görüşürüz Yelda." diye mırıldandı.

Göğsüne yasladığım için boğuk çıkan sesimle "Rüyamızda görüşürüz Aktan. Bizim rüyamızda." diye fısıldadım. Kollarını bedenime iyice sarıp beni sıcak bedenine çekti.

Aldığımız nefesler bir süre sonra eşitlenirken, içimin en derinlerinde, buzla kaplanmış gizli yerlerimin bile çözüldüğünü hissettim.

Aktanın saçlarımın içine gömülmüş dudakları aranıp "Yelda." diye mırıldandı uyku dolu sesiyle

Kolumu beline atıp "Hm?" diye mırıldandım. Yanağını başıma yaslayıp "Bizi açık saçık yerlere çekme sakın. Sonra başka bir şey yaptık sanıyorlar." dedi göğsünden kopan minik bir kıkırtıyla

Dudağımın kenarında minik bir gülümseme oluşurken "Sen de öyle Aktan." dedim kıkırdayarak "Hadi uyuyalım. Kendimi çok yorgun hissediyorum." dedim hafifçe esneyip burnumu iyice göğsüne gömerek ciğerlerimi yakan kokusunu içime çektim. Saçlarımdaki yanağı hafifçe hareket edince bana sessizce onay verdiğini anladım.

Hayatım boyunca babam haricinde ilk defa bir erkekle uyuyor olacaktım. Fakat kendimi ne utangaç ne de gergin hissediyordum. Sanki o, bana ait gibi huzurlu kokusu doğumumdan beri ciğerlerime dolan hava kadar normaldi.

Birkaç dakika sonra bu huzur dolu anlarla beraber rüyanın karanlığı beni ele geçirdi. Yeniden bir ışık patlamasıyla rüyaya geldiğimde bu sefer yalnız değildim. Kolları arasında uykuya daldığım Aktan'ı da benimle beraber çekmiştim.

Bana bakıp "Kendini özlettin." dedi hafifçe sırıtarak. Onun gülümseyen yüzüne bakıp hafifçe gülümsedim. Sonra gözlerimi kahverengi gözlerinden ayırıp çevreme baktım.

Kendimizi yeniden dün ki rüyadaki aynı yerde bulmuştuk. Gözlerim boş alanda yükselen heybetli ağaca kaydı yine. Aktan da benim bekleyişimi fırsat bulup, elimi sıcak avucunun içine alıp yürümeye başladı.

"Aktan?" diye mırıldandım ona bakıp "Sence sonuca ulaşabilecek miyiz?" dedim dudaklarımı ısırıp

Aktan ise bana hafifçe bakıp beni kolunun altına çekti. "Tabi ki de istediğimiz sonuca ulaşıp, başaracağız güzelim." dedi gözlerini benden çekip bizden başka kimsenin bulunmadığı alanı taramaya başladı.

"Biz ikimiz ve yardım etmek için çırpınan kadınlarınız. Hepimiz sona ulaşacağız. Bu yolda belki de son iblis ölene kadar savaşıp öyle öleceğiz." dedi beni daha korumacı şekilde parmakları arasına hapsedip "Ama sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim. Bu benim toprağın altına girme sebebim bile olsa." dedi net ses tonuyla.

Bu öyle bir ses tonuydu ki. Düşmanlarını yerin en alt katmanına kadar kaçırtacak, sevdiklerini ise korumacı bir ebeveyn gibi saracak bir tınıydı.

Rüyada SaklıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin