AZRA DOĞAN
Ben öküz trene bakar gibi adama bakarken karşımdaki varlık rahatsızca kıpırdandı.Kızım salak mısın sen? diye sormadan da edemedim kendime.
Hemen kafamı savurup gerçekliğe döndüm.Adamın kaşları sorgularcasına havaya kalkınca artık acele edip konuya girmem gerektiğini düşündüm bir an önce.
-''Bana yardım edin.L-Lütfen.'' dedim kısık sesimle.
Adamın yüzü keyifsiz bir hal aldı.
-''Ne için yardım istiyorsun?'' diye sordu duygusuz bir sesle.
Kafamı dönüp az önce çıktığım odanın kapısını işaret ettim.
-''Beni zorla buraya getirdi.B-Bana yardım et.''
Adamın koyu kaşları bu kez şaşkınlıkla havalandı.Gür kirpikli,gri gözleri yavaşça kısıldı.
-''Zorla? Buraya çıkana kadar zorlanan bedenin neden başkalarından yardım istemedi?''
Söyledikleriyle dondum.Sinirlendim de.Ne biliyordu ki.Sanki keyfimden ona yalvarıyordum.
-''Bana yardım et hepsini anlatacağım sana.'' diye son kez çabaladım.Sesim kısık ve korkuluydu.Tek çarem bu adamdı.
-''Neden sana yardım edeyim?'' diye sordu alaycı gülümsemesi yüzüne yayılırken.Keskin hatlarını dalgalandıran bu gülümseme daha da tehlikeli,ulaşılmaz hale getirdi onu.
Ne diyeceğimi bilmeyerek ellerimi yumruk yapıp sıktım.Bu yumruğu suratına indirmeyi deliler gibi istiyor olsam da tek kurtuluşum oydu.
Gözlerimi kocaman açıp,tehditkar bakışlarına odaklandım.
-''Genç bir kızı fahişe olmaktan kurtaracaksın.İyilik etmiş olacaksın.Yeterli mi senin için?'' diye sordum ona tüm samimiyetimle.
-''Hayır değil.'' dedi ve kapıyı suratıma çarptı.O an dondum kaldım.Bu adam b-bu şerefsiz..
-''Pezevenk..'' diye bağırıp başka bir odanın kapısına yöneleceğim sırada mayışmış yüzün kapıyı açıp sinirle bana doğru yaklaştığını gördüm.İsterik bir çığlık atmadan önce ellerini ağzıma sıkıca bastırıp beni odaya doğru sürükledi.
EYMEN ATAMAN
Serin bir duş gerçekten iyi gelmişti.Babamın başında beklediğim o günler boyunca hastane kokusu iyice üstüme sinmişti.Şimdi arındığımı her bir hücremde hissediyordum.Bu otel odası bana iyi geliyordu.Eve gidip kızkardeşimin bu perişan halimi görmesini istemiyordum.
Altıma bir şort geçirip,havluyla saçlarımı kuruladım.Odanın köşesindeKİ küçük dolaba doğru gidip kutu bir bira aldım.Havluyu yatağın üzerine attım.Pencerenin önündeki koltuğa geçip karanlığın örttüğü manzarayı izlemeye başladım.Birayı açıp,dikledim.Boğazımdan akan sıvının keyfine bıraktım kendimi.
Telefon çalınca mecburen gözlerimi aralayıp,sesli bir küfür savurdum.Ekrana baktığımda Taner yazısını görünce sinirle elimdeki bira şişesini sıktım.
-''Ne var lan gene?''
Tanerin sesinden önce kız kıkırtıları doldurunca kulaklarımı yine karı kız peşinde olduğunu anladım.
-''Abi nerdesin?''
-''Napcaksın lan nerde olduğumu? Yanındaki kaltaklar yetmiyormu sana?Bir rahat yok.''
Uzun bir sessizlikten sonra Tanerin sinmiş sesiyle ufak çaplı bir pişmanlık yaşadım.Çok sert çıkmıştım.
-''Abi merak ettim.Gülten teyze hastaneden ayrıldığını söyleyince.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİM SENİN
Novela Juvenil-"Seni haketmek için ne yapmış olabilirim ki?Sen benim mecburiyetimsin güzel adam..Beni hayata bağlayan,nefes almamı sağlayan mecburiyetim.. Seni sevmiyorum..Her nefeste biraz daha sen oluyorum..Beni,senle dolduruyorum." -"Minik kalbine benim gibi b...