AZRA DOĞAN
Ellerimi,boynumu istila eden adamın saçlarına götürüp,iyice kendime bastırdım ve usulca daha da yayılarak bacaklarımı ayırıp,vücutlarımızı yapıştırdım.
Bunu hisseden adamın elleri sabırsızca kalçalarıma dolandı.Beni kendine bastırınca hissettiğim sertlikle geri sıçradım.Sinan'ın mavi gözleri şaşkınlıkla gözlerimi buldu bu kez.Biraz doğrulup,ondan uzaklaşmaya çalıştım.O sırada duyduğum ses imdadıma yetişmişti.
-''Azra.''
Adnan bize doğru ilerleyerek yanımızdaki tekli koltuğa kuruldu.Bakışlarını Sinan'a dikerek ''Bu bay kim?'' diye sordu.
Yanımdaki adam benden önce davranarak '' Sinan.'' diyerek tanıttı kendini.
-''Bende Adnan.''
Sinan'ın bakışları şaşkınlıkla benim üzerimde durdu.
-''Şey..'' diye geveledim.''Benim patronum.''
Bakışlarımı ellerime indirip,parmaklarımı inceledim.Şu an ikisiylede gözgöze gelmek istemiyordum.Hatta üçüylede.Beni izlemekte olan Eymenide dahil etmem gerektiğini biliyordum.
-''Ne kadar istiyorsun?'' diyen ses Sinan'a aitti.Kafamı kaldırıp,şaşkınca ona baktım.Bakışları Adnan'ın yüzündeydi.
Bu işlerde deneyimli olduğu,leb demeden leblebiyi anlamasından belliydi.Bir kez daha iğrendim ondan.İlkim olacak olan adamdan..
-''Azra yeni.İlk müşterisi olarak bayağı bir döküleceksin.''
Allahım!!
Burada oturmuş,onların namusumun pazarlığını yapmasını dinliyordum.Ben nasıl bu hale gelmiştim?
Ne kadar büyük bir günah işlemiştimde böylesine cezalandırılıyordum?Bir an nefes alamadım.İçimi saran sıkıntı,her bir hücremi avucunun içine almış sıkıyordu.
-''Para sorun değil.'' diyerek biraz duraksadı Sinan.''Ama milyonlarımıda bir fahişe için savuracak değilim.''
Fahişe.Dişlerimi biraz daha bastırdım birbirine.
-''Haklısın.'' diye mırıldandım kendimde farkında olmayarak.''Haklısın.''
İkisininde beni duymadığını biliyordum.
-''Ne oluyor burada.'' diyen bir ses daha doldu kulaklarıma o an.''Bende katılmak istiyorum.''
Duyduğum tok sesin,aşinalığı karşısında istemsizce kafamı kaldırdım ve bana kilitlenmiş gri gözleri gördüm.Kalbimi titreten,içimi acıtan koyu gri gözleri..
Yüzündeki alaycı gülüşle,Sinan'ın karşısındaki koltuğa geçip,oturdu.Bir ayağını diğer ayağının üzerine atarak,bakışlarını benden ayırmadan konuşmaya başladı.
-''Bu gece benimde eğlenmeye ihtiyacım var.''
Kalbimi,kulaklarımı,beynimi yakıp geçen her bir kelime sadece canımı acıtmadı.Ruhumu da yıktı geçti..
-''İsmin Azra değil mi?'' diye sordu alaycı bir sesle.''Bakire misin?''
O an yaşamıyordum.
Bir insanı bu kadar yanlış tanıdığıma,saflığıma şaşırdım.Karşımdaki adam bana evini açan adam değil miydi?
Adnan'dan bir kez kurtulmama yardımcı olan adam?
Sıcacık dudaklarıyla kalbime dokunup,acıtan adam değil miydi?
''Hayır.'' dedi içerlerden bir ses.''Değil.O her kadına,yatak oyuncağı gibi bakan adam.Şimdi sıra sende seni elde edecek.''
Eğer gerçekten içimdeki ses doğru söylüyorsa bende eski Azra değildim.O temiz,saf,insanları kırmaktan korkan...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİM SENİN
Jugendliteratur-"Seni haketmek için ne yapmış olabilirim ki?Sen benim mecburiyetimsin güzel adam..Beni hayata bağlayan,nefes almamı sağlayan mecburiyetim.. Seni sevmiyorum..Her nefeste biraz daha sen oluyorum..Beni,senle dolduruyorum." -"Minik kalbine benim gibi b...