Size birazcık Tanerciğimide tanıtayım dedim :D
TANER ŞİMŞEK
Yanımda duran hatun ayağa kalkıp ellerimden tutunca beni,ellerini savurdum.Yüzündeki gülümseme bir anda olsa soldu.
Tam yanıma oturmaya yeltenecekken kulağına eğilip ''Oturma.'' dedim kışkırtıcı bir sesle.''Benim için dans et.''
Yüzündeki gülümseme tekrar canlanırken,bir ayağımı dizimin üzerine atıp,viski bardağını elime aldım.Oturduğum koltuğa iyice yayılıp, bardağı dudaklarıma götürdüm.
Hatun yavaş yavaş kıpırdamaya başladı.Gözlerini bana odaklamıştı.Benim gözlerimse dolgun yuvarlak kalçalardaydı.Allah var tam tadımlıktı.
1.70 e yakın boylarda,dolgun kalçaları,yuvarlak -oldukça yuvarlak- göğüsleri ve beline kadar uzanan çakma sarı saçlarıyla çekiciydi.Yüzü,vücudu kadar olmasa da umrumda değildi.Benim işim bedeniyleydi.Yatakta uyum sağlasın bana yeterdi.
Ellerini,kısık müziğin ritmine uydurarak vücudunda gezdirmeye başladı.Kalçalarını kıvırıyor,eteğini yukarıya doğru çekiyordu.Pozisyonumu değiştirip kıpırdandım.
'Rahat dur lan Taner' dedim benimkine.Yok anlar mı illa sabırsızlanacak.
Kız yavaşça bana doğru yaklaşmaya başladı.Bacaklarını açıp kucağıma oturdu.Eteğini beline kadar çekip,kasıklarını iyice bedenime bastırdı.
Benimki bayramda tabi.
Ellerimi,kızın omuzlarına götürüp,yavaşça dudaklarına uzandım.Ben yolu yarılamışken,dudaklarını hışımla bana yapıştırdı.Hop yavaş güzelim!
Dudakları,dudaklarımın arasında dans ederken yavaşça ayaklanıp belini kavradım.
-''Yatak odası şurada'' dedi nefes nefese sağdaki kapıyı işaret ederken.Akıllı kız.
Odaya girince,geniş yatağa yatırdım kızı.Dizimi büküp,üzerine uzandım.Yavaşça,keyfini çıkararak elbiseden kurtuldum.Sonrada dolgun göğüslerindeki kırmızı sütyene gitti ellerim.
-''Çabuk ol lütfen.'' diyerek sütyeninin askılarını kendi indirdi.Zavallı.
-''Sakin ol güzelim.İstediğini sonunda alacaksın.'' dedim gülerken.
Yataktan doğrulup,üzerime çıkmaya çalışacaktı ki telefonum çalmaya başladı.Mecburen onu uzaklaştırıp doğruldum.Kotumun cebindeki telefonu çıkartıp ekrana bakınca hemen kulağıma götürdüm.
-''Buyur abi.''
-''Taner neredesin?'' diye sordu sert bir sesle.Sinirli olduğu belliydi.
Bakışlarımı kıza çevirerek ''Eğleniyordum abi.'' dedim gülerek.''Ne oldu?''
-''Babamın hastanesindeyiz.Hemen bana bir kadın elbisesi bulup getir.M beden.'' diyince şaşırdım.Bu saatte kadın elbisesini nereden bulacaktım?
Ah be abi sıçtın gecenin içine.Bari bedelini öde.
-''Ne yapacaksın abi kadın elbisesini?'' diye sordum alaycı bir sesle.''Dur tahmin edeyim.Dayanamayıp seksi bir kadının elbisesini yırttın.Şimdi de telafi etmeye çalışıyorsun.''
-''Gevzekliği bırak Taner.Acele et ve edepli bir şeyler bulup getir.'' diyen uyarıcı sesini duyunca işlerin çok daha farklı boyutta olduğunu anladım.
Merak etmiştim.
Fazlasıyla.
-''Tamam.'' diyip telofonu kapattım.Karşımdaki kızın beklenti dolu gözleri bana dönünce bir kez daha söverek yataktan kalktım.
Ama bir dakika.Ben kadın elbisesini gecenin bu vaktinde nerede bulacaktım?
Derin bir nefes alıp,düşünmeye çalıştım.
Mağaza bulamazdım.Bu kadından istesem?
Lan bir de yanlış anlardı dedikodumu çıkarırdı.Gelde uğraş.Biraz daha düşündükten sonra aklıma gelen fikirle sinsice sırıttım.
Bana bakan kıza kısa bir bakış atarak ''Bana bir kahve yapar mısın?'' dedim kibarca.
Zavallım kafasını sallayarak,üzgünce yataktan kalkıp,odanın kapısından çıktı.Fırsattan istifade hemen etrafı süzüp,dolabı gördüm.Hızla dolaba doğru ilerleyip,kapısını açtım.Askıdaki çeşitli elbiselere şöyle bir göz gezdirdim.
'Acele et ve edepli bir şeyler bulup getir.'
Edepli.M beden.
Bunları göz önünde bulundurarak diğerlerinden uzun,beyaz,pileli bir eteği olan elbiseye gitti gözüm.Hemen onu alıp askısından çıkardım.Etiketini evirdim çevirdim.Yok beden falan yazmıyordu.
Ama göz kararı şöyle bir bakınca zaten salaştı,beli oturtmalı değildi.Olurdu heralde.
Güzelce yumup,olabildiğince az yer kaplamasını sağlamaya çalışarak koltuğumun altına koydum.Düşünmek için zamanım yoktu.
Sessizce içeriye geçip,koltuğun üzerindeki deri ceketimi aldım.Elbiseyi,deri ceketimle sarıp,kapıya yöneldim.
-''Kahveyi içseydin.'' diyen ince sesi duyunca arkamı döndüm.Bana yaklaşıp,bir adım uzağımda durdu.Elindede kahve fincanı vardı.Acıdım kıza.
-''Sana borçlandım.'' dedim sakin bir sesle.''Ödeyeceğim.''
Yüzünde kışkırtıcı bir gülümseme oluştu.''Çok bekletme beni.''
Dudaklarına bir öpücük kondurarak,arkamı dönüp çıktım.
Hastanenin önüne gelince,arabayı durdurup indim.Giriş kapısına doğru ilerlerken telefonu çıkartıp Eymeni aradım.İlk çalışta açınca merakım iyice azdı.
-''Geldin mi?'' dedi ifadesiz bir sesle.
''Geldim abi.Nerdesin?'' diye sordum.
-''Kadınlar tuvaletinin önünde.Gel hemen.'' diyip telefonu yüzüme kapattı.
Kadınlar tuvaleti?
Gülmeye başladım.Hastaneden içeriye girince,danışmadaki hemşireye kışkırtıcı bir gülücük atarak kadınlar tuvaletine yöneldim.
Kapının biraz daha ilerisinde bekleyen Eymeni görünce sırıtmaya başladım.Yıllardır ilk kez bu kadar sabırsız ve sinirli görüyordum onu.
Beni görünce aceleyle yanıma doğru yaklaşmaya başladı.Ortada buluştuk.
-''Ne ol..' dememe kalmadan ''Elbiseyi ver hemen.'' diye soludu.
Lan benim ne günahım var?
Elbiseyi deri ceketten kurtarıp ona uzattığımda biraz duraksayıp,alaycı bir sırıtışla bana döndü.
-''Nereden kaytardın?''
Ah be abi.En sonunda hırsızlıkta yaptırdın.Lan bari değse.Çala çala kadın elbisesi çaldık.
-''Sorma abi.'' dedim bıkkınca.
Elini omuzuma bastırıp ''İyi işti Taner.'' dedi alaycı bir sesle.''Şerden geldi hayıra gidecek.''
Merakım her geçen dakika artarken,arkasını dönüp tuvaletin kapısını tıklattı.
Bir an kapıyı açıp içeriye girecek sanınca nefesimi tuttum.Ama sonra duraksayıp,tıklatınca nefesimi hızla geri verdim.
Şu içerdeki hatunu merakla beklemeye başladım.Gecemi mahveden asıl oydu.
Bunu ödetecektim.
Her ne olursa olsun.
Bari güzel olsa..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİM SENİN
Teen Fiction-"Seni haketmek için ne yapmış olabilirim ki?Sen benim mecburiyetimsin güzel adam..Beni hayata bağlayan,nefes almamı sağlayan mecburiyetim.. Seni sevmiyorum..Her nefeste biraz daha sen oluyorum..Beni,senle dolduruyorum." -"Minik kalbine benim gibi b...