Bölum XX

12.2K 478 39
                                    

"Acımadan ebediyeten öldürdüğün kızından , annemden ... "

Karşımda hiçbir duygu barındırmayan gözlerle bana bakıyordu. Haşim Ağa , annemin babası bu kadar acımasız olamazdı.
Günlükte bahsettiği korkusuz kahraman babası karşımdaki adam olamazdı. Sert yüzü , masmavi gözleri çıkık elmacık kemikleri her ne kadar yaşlı olmasına rağmen yakışıklıydı.
Ama acımasız bir adamdı Haşim Ağa.
Baran Ağa 'nın sesiyle gözlerimi Haşim Ağa'nın üzerinden çekmiştim.

" Bak güzel kızım annen bir Hancı'ydı. Ve dahası benim kardeşimdi. "

Derin bir nefes aldı. Ben dahil herkes Baran Ağa'nın devam etmesini bekliyorduk.
"Annen yani Aria daha 17 yaşındaydı babanla tanışmıştı. Ama sorun şurda ki baban 28 yaşında genç ama tehlikeli bir adamdı. Onu uyardım uzak durması için ama Aria'nın ona daha çok gitmesi babamı çileden çıkardı. "

Haşim Ağa'ya takıldı gözlerim. Çökmüş bir ifadesi vardı ama gözleri hala nefretle dolu doluydu. Baran Aga'nın sesiyle yine ona döndüm.

"Babam Aria'yı alıp İstanbul'a gitmeye karar verdi. Çünkü Kenan yeraltı işlerinde de eli kolu uzundu. Ama biz bir ayrıntıyı gözden kaçırmıştık "

Doğru tek bir ayrıntı vardı o da annemin hamile olmasıydı.
Bunu da dile getirmiştim.

"Annemin hamile olması "

Bana şaşkınca baktı. Galiba nerden öğrendiğimi merak ediyordu. Bana bakıp usulca onaylar biçimde kafasını salladı.Sonra devam etti.

" Babam ve ben duyduğumuzda deliye dönmüştük. O sıralar Mihri ile yeni evliydim. Alaz'ın doğması da bende ki babalık sevgisinden dolayı babamın dediği yapmadım , yapamadım "

Haşim Ağanın birden fırlaması neler olduğunu anlamaya çalışıyordum.

"Yapmadın mı sen nasıl benim emirlerime karşı gelirsin Baran ! "

Haşim Aga'nın hiddeti ile yerimden sıçradım. Korkuyla Alaz'a baktım. O da benim gibi anlamaya çalışıyordu. Ona baktığımı hissetmiş yanıma yatağın kenarına oturup beni kolları arasına aldı.

"Şşşt ! Korkma her zaman yanındayım " diye kulağıma fısıldamasıyla içimde oluşan tuhaf duyguya yenik düşüp kafamı 'tamam ' anlamında salladım.
Baran Ağa'nın sesi yine yankılandı oda da.

"Babamın çocuğun doğar doğmaz öldürmemi eger öldüremezsem bir yetimhaneye bırakmamı söylemişti. Ama ben Kenan'a gittim. Ve bir anlaşma yaptım.

Bebek doğar doğmaz ona götürecektim ama Aria'dan uzak kalacaktı. Hazar ailesiyle böylelikle bağlarımız kopacaktı. Aradan zaman geçti bebek doğdu ve biz Aria'ya bebeğin öldüğünü soyledik ."
Gözlerinden yaşlar akmaya başladı. Sanki acı çekiyordu. Mihri hanım ona destek vermek istercesine elini tuttu.
"Çığlıkları hala kulağımda. Bir hafta sonra odasına gittiğimde yoktu. Aradık her yerde ama bulamadık. Öldüğünden korkuyordum. Aklımıza Kenan geldi tuhaf olan ise o da ortalıkta yoktu. Sonra kısa geçen zamandan sonra Kilis de Hazar konağında olduklarını öğrendik ."

Ama hala tablolar tam oturmamıştı. Peki kardeşim ona ne olmuştu?

"Ya bebek ona ne oldu ?"
"Bilmiyorum sadece senin tek çocuk olduğunu öğrendik. Kenan bedel olarak oğlunu gizlemiş olmalı "

Benim bir abim mi vardı?
Dayanamıyordum. Herşey allak bullaktı. Tam oturamıyordu herşey.

"Neden buna gerek duysun ki ?"
"Çünkü bedel olarak babam çocuğunu alacaktı. Erkek olursa ölecek kız olursa bize verilecekti."
Şimdi anlamıştım ısrarla beni istemelerini. Alaz da biliyordu. O söylediği sözler , öpüp koklaması hepsi intikam için miydi ? Neden bu gerçekle kalbim acıdı ? Kendimi bir boşlukta hissediyordum.
Bu gerçeklere artık dayanacak gücüm yoktu.

Hazar&Hancı: LAVİNİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin