Hazar&Hancı: LAVİNİA

Bölüm 16

Naz öcal - Yoksun

Boran'ın anlatımından ;

Kollarımda yığılıp kalan kadın başka bir adam için acı çekiyordu. Ruhumun idam sehpasına çıkmasına göz yumdum. Merhametimi kör kuyulara attım. Ayşa'yı istiyordum. Gitmeseydim eğer ...

Eğer gitmeseydin ne olurdu Boran Ağa ?
diyen iç sesimin sorusunu düşündüm. Gitmeseydim eğer şuan Ayşa benim olucaktı. Ama şuan geç sayılmaz değil mi ? Onu alıp kimsenin bizi bulamayacağı bambaşka şehirlere gidebilirdik. Onu alıp Fransa'ya götürebilirdim. Kimse bizi bulamazdı ve Alaz şerefsizi de ölürdü yahut ölmez ise eceli ile öldürebilirdim.
Yanıma Romed Hancı gelmesiyle düşüncelerimden sıyrıldım.

'Ver yengemi bana ' deyip konuşmama izin vermeden kollarımın arasından gitmişti. İtiraz etmedim. En geç onu yanıma alıp gidecektim. Alaz'ın çocuğuna bile bakabilirdim.
Herşey Ayşa için değil mi ? Bunca olanı kabullenişim.

Koridordan çıkan Romed'in kucağında Ayşa'yla Baran Ağa 'nın sesi yankılandı koridorda.

' Hayde Mihri  torunumuzu al git konağa havinle birlikte ' dedi.
Bende bakışlarımı Reşat'a çevirdim.

' Reşat koçum anamızı bacımızı da al gidin , ben buradayım. '.

Tam itiraz edeceği sırada elimi kaldırıp sus işareti yapıp konuşmasını engelleyip konuşmaya başladım.

' Karşı gelme bana dediğimi yap '

Reşat anamı ve bacımı alıp giderken Baran Ağa da karısını , kızını ve Ayşa'nın kanını taşıyan bebeği alıp gözden kayboldular. Gözüm koridorun yoğun bakım kapısında bekleyen kadına kaydı.

Ayşa'mın bayılması ardından doktorun çıkmasıyla Alaz'ın kurtulduğunu ve uyanması için yoğun bakıma almışlardı. Kurşun kalbine ramak kala geçmişti.
Kurtulmuştu kurtulmasina ama uyandığında ne Ayşa ne de Aras kalacaktı.

' Ne düşünceler geçiyor aklından Hazar ? '

Kulağıma dolan sesle ne zaman yanıma geldiğini farketmediğim kadına çevirdim bakışlarımı.

' Seni ilgilendirmeyen şeyler bunlar Rana Hancı ' diyerek imayla söylendim.

' Hazar uzak duracaksın onlardan , anlaşmamız iptal yoksa .. ' devam etmesine izin vermeden omuzlarından tutup duvarla kendi aramda sıkıştırdım. Bu kadını İstanbul' dan getirmiştim. Yaptığımız anlaşma konuşmaları aklıma gelmişti.

8 ay önce ...

Kilis şehri tozu dumana katmak istiyordum. Karşımda duran en güvenilir adamıma bakıp

' Buldunuz mu Kadını ? ' dedim.

' Evet Ağam bulduk ama - ' deyip teredütle bakmaya başladı. Canımı sıkıyordu. Öfkeme yenik düştüm yine. Adeta kükreyerek konuştum.