Yeni bir bölüm ile yeniden karşınızdayım. Umarım begenirsinjz , Keyifli okumalar ...
Multimedya ; Hancı Konağı
- Keyifli Okumalar -
Sessizlik içinde hayatıma anlam vermeye çalışıyordum. Aylar önce sevmediğim bir adamla istemeyerek evlendirildim. Kalbimde başka bir adam var iken.
Şimdi ise bir oğlum bir de zoraki bir evlilikten daha çok zamanla aşık olduğum bir adama sahiptim.
Hayat farklı oynuyordu.Aradaki düşmanlık annemle başlamış benimle de devam ediyordu.
Geçen gece annemin günlüğünde okuduğum bir yazısı düştü düşüncelerime ...Esaret içinde acılara gebe kalıp yüreğindeki sancılara bir umut vaat etme ...
Ah ! Güzel bakan adam ben sende tutsak kalmış iken nasıl olur da sana ait bir parçayı ruhumun en derinliklerine gömerim ?Elimin üzerine bir el hissetmemle düşüncelerime sıyrılıp yanıma çevirdim bakışlarımı.
Alaz endişeli bir şekilde bana bakıyordu.' Alaz Ağa söyle bakalım nasıl evlendiniz ? ' diyen Yiğit Bey'e döndüm. Şuan akşam yemeğinde sofra da oturuyorduk. Alaz'ın cevabını beklerken aklımda gelen canımı yakan düşüncelere yer vermemek için derin bir nefes aldım.
' Biz Ayşa ile bir kitapçıda tanıştık. '
Alaz'ın dedikleriyle geçmişe gittim. Onu ilk orda görmüştüm. Düşmanlık , nefret , intikam yoktu. Normal bir olay gibi ilk karşılaşmamızı anlattı. Her anlatışına her defasına tutuldum.
Oysaki sana nefret dolu bakıyordu diye iç sesim yankılandı düşüncelerime.
Ben Havin'in sevgilisi veya kuzeni sanarken abisi evleneceğim adam olarak öğrenmiştim.
Birden geçmişe gittim. O günü çok iyi hatırlıyordum.Alaz silahını indirmişti. Adamlarıda silahları indirmisti. Bana sert bakan Alaz son söyledikleri ile beynimden vurulmuşa döndüm. Keşke silahta kurşun tam kalbimden vurup hayatıma son verseydi de söylediklerini duymasaydım.
" Hazırlanın Hazar , yarın imamla gelip nikahı kıyacağız , görüşürüz Ayşa Hancı " deyip arabalara binip gittiler.
Ayşa Hancı ...
Hancı ...
Ben ölüydüm artık. Elimdeki silahlar yere düşüp tok bir ses çıkardı. Başımın dönmesiyle sendeledim. Bir çift kol beni tutunca kendimi karanlığa bıraktım. Duyduğum tek şey Reşat Ağabeyimin sesiydi.
" Özür Dilerim "Ve unutamadığım son kelimesini söylemiş beni kitapçının orda bırakıp gitmişti. Ardına bile bakmadan. Reşat'ın kollarına düştüğümde tek hissettiğim duygu ; acı ...
Hayat bu son aylarda iyi olmasına rağmen konuşamadıklarım vardı. Yüreğimi derinden yaralayan bir geçmişim vardı. Yanımdaki adamı seviyordum , aşıktım , varlığına alışmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hazar&Hancı: LAVİNİA
General FictionBir ezgi yükseldi , uçları kırık bir saç savruldu. Her bir melodiye bir sevda bırakan kadın kendini merhametsiz bir derde kurban etti. ' Sana gitme demeyeceğim Ama gitme LAVİNİA ...'