Muzik ; Eda BABA - Beni Vur
Bu bölüm biraz geç geldi. Sınavlar ve yoğun bir hayattan dolayı pek yeni bölüm yayımlayamadım
Ama gittikçe artan okuyucu sayımın artması beni mutlu ediyordu. Belli bir yere gelmesini isterim kitabımın ama samimi bir okuyucu kitlemin olması beni daha mutlu ediyor. Teşekkir ederim sevgili okuyucularım.
Hazar&Hancı ailemin okuyucuları keyifli okumalar dilerim...Bölüm 22
Karanlığın çöktüğü gökyüzüne çevirdim bakışlarımı. İçimde apansız bir acı hakimdi. Yüreğim yas içindeyken ruhum gömülüydü. Derin bir ıstırap içinde kaderime yakındım. Birden arabanın durmasıyla etrafa göz gezdirdim. Saatlerce yollardaydık. Şuan bir ormanın tam ortasında durmuştuk. Kapımın açılmasıyla koyu kahvelerimi onun çehresine çevirdim. Yüzünde bir mimik oynamadan duygusuzca kolumdan tutup arabadan indirişine uydum. Beni peşinde sürekleyerek karanlıktan farketmediğim küçük bir eve dogru götürdü. Kapının önüne geldiğimizde bir kaç saniye de anahtarı cebinden çıkarıp kapıyı açmasını seyrettim. Hole girip beni kendiyle beraber çekiştirdi. Eli hala kolumda hüküm sürerken etrafa göz gezdirdim. Holun ortasında dururken etrafta iki çekyat ve soba dışında pek bişey yoktu. Karşıda iki kapı yan yanayken hemen sağımda bir kapı daha vardı. Beni sağımdaki odaya götürdüğünde buranın yatak odası olduğunu anladım. Beni yatağa doğru fırlatmasıyla yol boyunca direttiğim gözyaşlarım yanaklarımdan sicim gibi aktı.
' Bana bak Azra ! ' dedi Musa. Hala ona bakmayışımla derin bir nefes alışı doldu kulağıma. Adım sesleriyle üzerime geldiğini anlamıştım. Çenemden tutup gözlerimizi buluşturdu.
Sadece bir bakış ...
Gözlerimi yumup içimdeki ıstırap için bir çare aradım. Kalbim bu yakınlıktan dolayı hızlanırken ritimlerine içimden derin bir lanet okudum. Beni bir hiç uğruna yaralamış , affetmek yerine bedeli benim üzerime kesmişti.
' Azra ? Cevap ver '
Sustum. Dudaklarım kalbime işlenen işkencelere sessiz kaldı. Çığlıklarım içimde feryat koparır iken gözlerim dolu bir şekilde sevdiğim adamın gözleriyle avutuyordu.
Eli saçıma dokunmasıyla kendimi geri çektim. Nefretle bakmak istesem de bakışlarım haykırıyordu.
Kırgınım sana ...
Kırgındım bu adama. Eli havada kalmasıyla yumruk halini aldı. Gözlerimi onun dışında her yerde gezdirdim. Eski camla kaplı dolapta , eski bir halı , yıkık boyaları dökülmüş duvarlarda gezdirdim. Bedenim gibi bu evde harabeydi.
Terkedilmiş gibi ...
Birden Musa'nın yumruk yaptığı elini yanında duran camla kaplı dolaba yumruk atmasıyla çığlığıma engel olamadım.
Hızla yataktan kalkıp yanına gitmemle elinde akan sıvı kalbime bir kez daha ince bir sızı hakim oldu. Hemen yaralı elini alıp kendime çekmemle gözyaşlarım benden bağımsız halde akıyordu. Burnumu kabaca çekip konuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hazar&Hancı: LAVİNİA
General FictionBir ezgi yükseldi , uçları kırık bir saç savruldu. Her bir melodiye bir sevda bırakan kadın kendini merhametsiz bir derde kurban etti. ' Sana gitme demeyeceğim Ama gitme LAVİNİA ...'