YUSUF & VİSAL

153 35 14
                                    

Ezanın sesini duyduk.
"Efendim, mûsadenizle akşam namazını kılabilir miyim?"dedi Aslan.
"Namaz mı kılıyosun? Aaa ne güzel!"dedi annem.

"Evet efendim."

"Benim odamda kılabilirsin Aslan. Dolabımın üzerinde seccade ve tesbih var."dedim.

"Tamam."deyip sofradan kalktı.

"Seni namaza bu çocuk mu başlattı?"dedi babam meraklı bir şekilde.

"Yusuf namaz mı kılıyosun?"dedi annem.

"Evet!"dedim kısaca.

"Bu sefer tuttum seni Yusuf. Bu çocukla arkadaşlık edebilirsin."

"Peki ya bugün, onlarda kalabilir miyim?"

"Tabi ki de kalabilirsin."

Bu kesinlikle hoşuma gitmişti. Şu an çocuklar gibi havalara uçabilirdim. Ama yapmadım tabi.
"Sağol anne."dedim sevinçle.

○○○

Ellerimiz ceplerimizde Aslan'ların evine doğru ilerliyorduk. Bir anda bi sesler duyduk. Geçen Samet'in dövüştüğü yerden sesler geliyordu. O tarafa doğru ilerledik.

"Dur abi dur!"dedim Aslan'a
"Kavga var!"dedim.

Sessizce karışmadan izliyorduk. Siyah maskeli birisi orta yaşlı bi adamı dövüyodu. Adamı bayılttıktan sonra orayı terketmek için yol alıyordu.

Maskesini çıkartıp saçlarını düzeltti.
Ama bu, ama bu Samet'ti.
Şaşkınca Aslan'la birbirimize baktık. Aslan'ın dediği kadar var. Birileriyle kavga etmeden duramıyo herhalde.
Haftada üç öğün adam dövüyo mübarek.

○○○

"Aaaa, saz mı çalıyosun?"dedim şaşkınlığımı gizleyemeden.

O kadar aydır birlikteydik saz çaldığını bilmiyordum.

"Hıhı. Keman da çalıyorum aynı zamanda."dedi.

"Vaaaay, müziğe ilgin var demek."

"Sayılır."

"Ben de gitar çalıyordum önceden."

"Odanda gördüm. Keşke devam etseydin."

"Bilmem, devam ettirmedim."

"Çalsana bi şeyler."

"Ne çalıyım?"

"Ne biliyosan çal!"

Düşündü, düşündü.
Yavaşça çalmaya başladı.
"Evumuzun önünden
Dere akar denize..."

Dinlemeye başladım.
Allah'ım n'olur Visal'i bana nasip et! Amin.

VİSAL

"Kaç aldınız sınavdan?"dedim.
Dün üniversite sınavlarının sonuçları açıklanmıştı. Ve evet, üniversiteye gitme gibi bi hedefim olamadığı için ben sınava girmemiştim.

"Ben üç yüz elli almışım"dedi İkra

"Ben üç yüz altmış."dedi Samet.

"Vaaay, iyi almışsınız."

"Ya sen niye beni geçiyosun ya!"dedi İkra tatlı siniriyle.

Samet güldü.

"Kaç almışın Samet?"dedi yan sıradan Yusuf.

"Üç yüz altmış."dedi. Gülümsedi. Anlaşılan puanından en hoşnut kişi oydu.

"Siz kaç aldınız?"dedim onlara.

"Ben iki yüz seksen"dedi Yusuf.

"Ben de üç yüz on"dedi Aslan.

"Coğrafyadan kaç net yaptın Yusuf.?"dedim.

Merak ediyordum. Ortada bi emek vardı sonuçta.

"On net yaptım."dedi gülümseyerek.
Buna sevinmiştim.

"İyi."

"Sen kaç aldın?"
"Ben sınava girmedim. Üniversiteye gitmicem ben o yüzden de gerek görmedim."

"Anladım. Hayırlısı olsun."

"Amin."

○○○

Konferans salonu boştu. Böyle zamanlarda boş alanları hep değerlendirirdim. Sahnedeki sandalyelerden birine oturdum.

"Bir rüzgara bıraktım, gidiyorum.
Sonu hayır mı şer mi,bilemiyorum..."

Bi öksürük sesi duydum. Kulisin kapısının önünde Yusuf vardı.
Sahneye adımını attı.

"Gitarla eşlik edebilir miyim?"dedi.

Kafamı onaylar şekilde salladım.
Gitarı eline alıp sağ tarafımdaki sandalyeye oturdu.
Gitara yavaşça dokundu.
Söylemeye başladım.

"... Ben, yoruldum!
Söyle! Senin gücün var mı hâlâ?
Kaç yenilgi var?
Ömürde Allah Aşk'ına!"

Şarkıyı bitirdiğimde arkamızdan alkış sesleri duyduk.
Aslan, Samet ve İkra bizi alkışlıyorlardı.

"Çok güzeldi. Ba-yıl-dım!"dedi İkra gülerek

"Visal hakim beyi söylesene ya. Sesin ona çok güzel gider."

"Saçmalıyorsun İkra!"

"Yooo saçmalamıyo. Hadi geç! Bateri ben de"dedi Samet.

"Keman da bende"dedi Aslan.

"Gitar zaten bende"dedi Yusuf.

Amaaaaa! Amma da hevesliymiş bunlarda.

"Hadi başlıyoruz! İlk girişi ben yapıyorum!"dedi Aslan.

Zoraki olarak söylemeye başladım.

"Şikayetim var, cümle yasaktan.
Dillerimi hakim bey bağlasan durmaz.
...
Gelsin Jandarma, polis karakoldan
Fikrim firarda mahpusa sığmaz..."

"Eyvah!"diye bağırdılar hep birlikte.
Söyledikçe hoşuma gitmeye başlamıştı. Şarkının akışına kaptırdım kendimi.

"... söz uçar, yazı iki cihanda"
"Eyvah!"
"İki cihanda"
"Eyvah!"

Şarkı bittiğinde bi alkış sesi daha duyduk. Omuzlarımı düşürdüm. Kulis tarafından müdür bize alkışlıyordu.

"Muazzam gençler! Siz bi harikasınız. Bu nevruz kutlamalarına sizi seçtim. Hayırlı olsun"
Tam ağzımı açmış konuşacakken "itiraz istemiyorum!"dedi.

Off ya of.
Yaktınız başımı.
Ne güzel tek başıma söylüyordum şurda!

YAZAR'DAN
Selaaaaaam!
Merhabaaaaa!
Hi!
Hello!
Hallo!
Bugün nasılsınız?
Beğendiyseniz oylamayı unutmayın.
Beğenmediyseniz oaylaşın belki bi beğenen çıkar.

Yazım ve noktalama hatalarım için özür dilerim.

Hoşça kalın.😍😍

VisYu [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin