YUSUF

134 24 2
                                    

Bulduğum en öndeki boş sıraya oturdum. Kimseyi görmek de istemiyordum tanımak ta. Deri çantamdaki orta boy defteri çıkarıp hocayı beklemeye başladım. Telefonuma gelen bildirim sesiyle gelen mesaja baktım.

"Okul çıkışı spora gidiyoruz demi?"demiş Aslan.

Burada günlerimizi boş geçirmemek adına spora yazılmıştık. Aklıma eşofmanlarımı yanıma almadığım geldi.

"Eşofmanlarımı unutmuşum."dedim.

Onunla burada bir yurda yerleşmiştik. Hatta aynı odada kalıyorduk. Dolabımın anahtarı bendeydi. Ve muhtemelen kıyafetlerimi istesem de getiremeyecekti.

"Benimkilerinden getirsem giyer misin?"dedi.

"Bu boyla mı? Pardon ama benim boyum 1.72.  Seninki 1.82 mi ne?!"dedim.

"1.80"
E o zaman Samet'le aynı boyda mı bu?
"Samet'le aynı boyda mısın sen?"dedim.
Aklıma okulun ilk günü gelmişti. O boy ve yapıyla... Off neyse aklıma yine Visal geldi. Sonra o-ona sarılışı. Gelen bildirim sesiyle kendime geldim.

"Samet 1.85'te, nerden aklına geldi?😉"

"Spor işini n'apcaz?"dedim. Lafı değiştirmem gerekiyordu çünkü.

"Dolabınnın kilidini kırabilir miyim kardeş?😊" demiş.

Gülümsedim.
"Tabiii. Ama yap tekrar. Yoksa müdür..."dedim.

"Oldu bil!"

Gülümsedim.
Aslan iyi ki gelmişti. Yoksa buralar onsuz çok boş olurdu.

Ben bunları düşünürken yanıma bir kız gelip oturmuş ama yeni farkına varmıştım.
Bir şey söyledi ama anlamadım.
"Ha?"dedim.

Güldü.
"Sadece adını sordum. Bu kadar şaşıracak bi durum yok."dedi.

Kafamı aşağı yukarı salladım. Ama cevap vermedim. Hayatında Aslan ce ailem dışında kimse olsun istemiyordum.

"Eee. Cevap vermeyecek misin? Adın ne?"

Çok mu ısrarcıydı yoksa ben mi tanışmak istemediğimi belli edememiştim.

"İlahi Yusuf! Sen söylemeden kız nasıl anlasın? Müneccip değil ya"
Diyen iç sesime göz devirmeyi bırakıp
"Adım Yusuf"dedim. Adını falan da sormamıştım.

"Ben de Sıla"deyip elini uzattı.

Olamaz elini uzattı. Abdestimi bozmaya and mı içmişti ne?

Elimi göğsüme götürüp
"Memnun oldum."dedim. Aklıma Visal'le tanışmamız  gelmişti. O da o an elini falan uzatmamıştı. Şu an ben de uzatmıyordum.
Acaba benim Visal'e beslediğim duyguyu şu an bu kız da bana mı...

"Çabuk hüküm verme bence"dedi iç sesim.

"Sen kes sesini! Ne geldiyse başıma senin yüzünden geldi zaten."dedim.

"Vay arkadaş! Yol gösteren ben, senin için çabalayan ben, suçlu olan yine ben."diye sitem etti.
O böyle konuşunca aklıma babam geldi. Elimde olmaksızın gülümsedim.

"N'oldu?" Diyen sesle kendime geldim.
"Hiiç"

"Nerelisin.?"dedi.
Off ne çok soru soruyor bu kız! Acaba ben Visal'e soru sorarken o da mı böyle düşünüyordu?
'Neyse Yusuf! Çıkar at kurtul aklından. O başkasının çıkar at.'dedim  içimden.

"Bursa"dedim.
Ne dedim ben?
Offf iyice kafam karıştı artık.
İstanbulluyum ben ya.

"Anladım."dedi.

VisYu [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin