Otoban kenarında emniyet şeridine park etmek zorunda kalmış,
Egzosu patlak zavallı bir arabayım sanki
Ne kadar süredir buradayım..?
Ne kadar zaman geçti..?
Yanımdan kimler ve neler geçti..?
Bilmiyorum...
Üzerimden bir tır geçmiş, beni ezmiş
Beni silmiş gibi
Ne zamandır titriyorum..?Bakın
Bakın ve görün
Neler bıraktınız geride
Suçluluğumun tüm kanıtları bu sergide
sergileniyor
Satıyorum
Alıcısı var mı..?
Acımı süsleyişimi
Acımı tazeleyişimi
Her nisan geldiğinde...Otobanlar
Kenarındaki çiçekler
Ve emniyet şeritleri
Ve beyaz çizgiler
Hepsi şahit
Gözlerimin buğusuna
Herkes bir olta attı
Kalp evimin sularına
Her gelen bir yara açtı
Gönlümün duvarına
Kaç kere daha
Ve kaç gece daha
Ve de kaç hece daha sığar
Ömrümün ağlak yollarına..?Pes..!
Hatta pas geçiyorum ellerimle
Kendi ellerimde bir silgimle
Siliyorum tüm imla hatalarımı ve korkarak
Korkarak soluyorum nefesimi
Ne kadar süredir bu böyle..?
Bundan mı bu zor nefesleyişim dünyayı.?
Bundan mı çok kırılganım yani..?
Bundan mı şimdi hüznümün her gün tomurcuk verişi..?Diliyorum şimdi tüm dileklerimi
Asıyorum o hurafe dilek ağacına
Kabul edilir mi..?
Kaçarak ve geride bırakarak
Tüm kokmaktan korkan otoban kenarı çiçeklerimi..
Bir ben bırakıyorum kendimin baş ucuna
Elleri semada..
Biliyorsun Rabbim
Biliyorsun Rabbim amin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIZI
PoetryOkyanuslardan rıhtımlara doğru, son sürat gelen bir kasırgaya tutulmuştum.. O rıhtımlar da değersiz bir mal gibi unutulmuştum.. Yitik ve yıkık bir yoldu varmaya çalıştığım ,bir kalp yarasıydı sarmaya çalıştığım... Ne çare unutulmuştum.... En kötüsü...