- Toplasak bir adam etmezdik o yüzden biz de çarptık.
Kemerlerinizi sıkı bağlayın, gülmekten yere düşebilirsiniz...
- 4 uzaylı...
Bu hikayede üzüntü de var elbet, ama üzüntüye karşı yapılan panzehire sahibiz... Tebessüm ve sıkıca bir dostluk...
Her...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
❤️❤️Hoşgeldin kuzum🐑🐑
" Umarım Asude'ciğim beni kesmez."
" Niye ki?" diye sordu Defne.
" Bize gidiyoruz da ondan. Sabah bir çaresini bulur annelere çaktırmayız. Şimdi yürüyün bakalım." Bir iki adım attıktan sonra aynı anda şunu dedik:
" Umarız Asude Sultan bizi kesmez." Asude teyzenin bizi sevmediğinden falan değildi. Hatta aksine çok severdi bizi. Ancak gecenin bir yarısı hangimizin evine gitmiş olsaydık aynı şeyi söylerdik. Şimdi gidiyorduk bakalım, hadi hayırlısı...
-Özet-
Çağlayan bizi eve doğru sürüklerken bir yandan da eğer anneler çakarsa diye düşünüyorduk. " Kızçeler annem gece yarısı sokağa çıktığımı öğrenirse beni ayaklarımdan bağlayarak balkon demirlerinden sarkıtır ha!" deyip parmaklarımı çıtlatmaya devam ettim. Stresli olduğumda her zaman böyle olurdu. Buna çoğu zaman engel olmak istemezdim çünkü beni rahatlattığı hissine kapılırdım.
" Pardon da sen çağırdın bizi, hatırlatırım kuzum." dedi Defne gözlerini üzerime dikerek. Çağlayan araya girdi. " Sonuç olarak hepimiz dışarı çıktık. Bu da zaten ilk çıkışımız değil. Zevzeklik için değil de bir kez de Başak için çıkmış olalım çok mu yani?"
" Yürü be koçum! Baba gibi baba be! Siz öyle misiniz! Bir çağırdım diye söylediğinize bakın. Cık Cık Cık..." dayanamayıp gülmeseydim iyiydi. Güzel bir çıkış olmuştu ancak benim yaylar biraz, tamam baya gevşek olduğu için gülmeden edemedim. Defne bana cevap verecek oldu ki ayağımın üstünde bir baskı hissettim. Bu baskı küçük parmağım üzerinde yoğunlaşınca bağırdım ve hızla oraya döndüm. Benim bağırışımla hepsi bana ne oluyor diye bakmaya başladı ve sese uyanan Alya hızla ayağını çekerek " Geldik mi?" diye sordu panikle. Anlaşılacağı üzere Waterwoman ayağıma basmıştı uykulu halde.
" Lan sen ayakta mı uyuyorsun!" diye bağırdım haklı olarak. " Yok kız içim geçmiş." dedi burnunu çekerek. Her zaman uykusuz kaldığı zamanlarda burnu nasıl kızarıyorsa şimdi de öyle olmuştu. Defne kahkaha atarak Alya'nın ensesine bir tane geçirdi. Alya aniden sendeleyip öne gitmesi gerekirken arkaya doğru geldi. Bunu bilinçli yaptığı söylenebilirdi. Biz geri çekilince olan Çağlayan'a oldu. Alya ona çarpınca ikisi de dengesini kaybetti. Onlar düşecek iken Alya'yı ensesinden ben yakaladım, Çağlayan'ı kolundan Defne yakaladı.
Çağlayan üstünü başını silkeleyerek dişlerini sıktı. " Artık adamakıllı yürüyecek misiniz?"Bunun üzerine çıt ses çıkmadı ve Çağlayan'ların apartmanının önüne geldik. Yol boyunca arkamızdan gelen çağlayan öne çıkarak anahtarlığını çıkardı. İçinden anahtarları seçerek tek tek denemeye başladı. O esnada yukarılardan bir ses yükseldi.
