Zarfı açtık ve içinden bizim fotoğraflarımız çıktı. Yani bugün neredeysek,ne yaptıysak hepsinin fotoğrafı vardı. "Y-yani biri bizi bütün gün takip mi etmiş?" "Evet." "K-kim peki?" "Kim olacak Aras iti." "Of ya cidden bizi mi takip ettirmiş." "Evet." "Böyle nereye kadar gider ama?" "Ben ona ağzının payını verene kadar." Dedi ve telefonunu çıkardı birden. Birini aradı ve, "Kargoyla gelen fotoğrafların gps yerini bulup bana söylüyorsun." "....." "Alper napıyosun aşkım?" "İntikam." "Of of ben zaten yatım saattir kime konuşuyorsam." 2 AY SONRA: Artık dışarı çıkıyorduk ama diken üstünde. Bir akşam ma aile -alperler falan da var- "Eeee çocuklar bizim isteme günümüz vardı. Zaten iki haftaya kadar düğün olacak biz hâlâ Aren'i istemedik." "Bence yarın akşam gidelim baba. "Öhhö öhhö." Aren öksürüyordu. Konuyu dağıtmak için, "A aa ne giyicez biz kızlar? Hadi gelin o zaman biz öyle birşeyler bakalım bizim dolaptan."Deyip kaş göz işareti yaptım ve Aren, Tuğba, Yağmur ve ben bir odada toplandık. "Yine iyisin ha kurtardım hepimizi." "Ay evet evet." "Var ya şimdi abim itliğine 'kızlarının sevgilisi var kim bilir ne yapıyorlar' falan diye saçmalar." Dedi Tuğba. "Aynen ya." Dedim. Konuşa konuşa sabahladık. Kumsal'ın kıyafeti:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aren'in kıyafeti:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tuğba'nın kıyafeti:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yağmur'un elbisesi:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ek olarak yanımızda Alper, Yağmur ve İlyas vardı. Neyse biz geldik işte hoşgeldinizler falan denildi ve oturduk. Sonra Aren'in babası kahve yapmasını istedi ve bütün kızlar mutfağa geçtik. "Eee ne koyacaksın kahvenin içine???" Dedi Yağmur. "Yani... Düşünmedim hiç. Sonuçta biz... Yani birbirimizi severek evlenmiyoruz ki." "Kızım sen bir kere evleniyorsun Yani tamam severek evlenmiyorsun ama babamlar konuşurken duydum boşanma gibi bir şey söz konusu değilmiş." "Aynen canım sen dök içine tuzu." Diyip tuzluğu uzattı Yağmur Aren'e. "Kızlar çok pis gaza geldim şu an." Dedi ve çekmeceden -hepsinin adını bilemiyorum biliyorsunuz mutfakta müthişim kdkdkdks- tuz,nane, karabiber, kimyon, kekik, pulbiber,sumak, tarçın falan koydu. Bizim ağzımız açık kalmıştı. "Hadi arkamdan gelin," dedi. O an karar vermiştim ve herkes kahveleri içerken kameraya alacaktım. Canım abiciğimin yüzünü çok merak ediyordum. Neyse Yağmur ben bir de Tuğba şok bir şekilde salona geçip yan yana oturduk. Ben telefondan kamerayı açtım ve videoya aldım. Abim kahvesini alıp içti. Ya bir mimik bile oynamaz mı ya?! Aren'e baktım o da şok olmuştu. Abim ise kahveyi ikinci dikişte bitirdi. "Kahve de süper." Dedi Aren'e bakarak imalı imalı. "A-afiyet olsun." "O zaman konuya gelelim..." "O zaman Aren bana lavaboyu göstersin. Lavabo nerede Aren?" "E-e koridorda soldan ikinci." "Ben anlamadım şurası mı?" Diyerek kızı da yanında götürdü. Geldiler falan sonra, "O zaman lafı uzatmıyorum güzel kızın Aren'i oğlumuz Meriç'e istiyoruz." Duygusal (!!) bir duraksama oldu ve "Seni mi kıracağım? Hayırlı olsun." İşte alkışladık falan sonra yüzükler takılacaktı. Ben de tepsiyi tutuyordum. 💁♀️💁♀️💁♀️💁♀️ Alper de geldiğimizden beri beni kesiyor bu arada. Neyse be bir klişe olarak şey denildi: Makas kesmiyor. Jsjsjsj Meriçimiz havalı bir şekilde cebinden iki yüz lira çıkarıp tepsiye koydu. "-alkış sesi sayınız- 👏👏👏👏👏👏👏👏👏👏👏👏👏👏👏" O akşam herkesi bıraktıktan sonra -ailecek- Eve geçtik. Babam Tuğba'yla beni çağırdı. "Evet kızlar..." "Evet baba???" ".........................."
