Ceren buradaydı.
"Canım sen akıllanmıyor musun?! Delirtme beni. Alper benim tamam mı?! Sen şimdi büyük ihtimal 'Alper benim beni seviyooo ' diyeceksin ama ben sana cevabımı vereyim:"
Alperin elini tutup, saniyelik dudağından öptüm ve,
"Anladın mı? Seni bir daha buralarda görmeyim. Taciz davasından süründürürüm seni gerizekalı!!!!"
"Aşkım sakin ol lütfen. Ceren sen de git."
"Öyle mi olduk şimdi Alpella?"
"Bana Alpella demeyi bırak artık!"
"Senin kafan karışmış biraz. Kafanın karışıklığını yanındakine veriyorum.
Ve ben asla senden vazgeçmiycem."
Tam kızı yolmaya arkasından gidiyordum ki,
"Aşkım lütfen."
"Kızı nı koruyorsun 'ALPELLA'!"
"Aşkım ne alakası var şimdi?!"
"Kıza bir şey söyleyemedin."
"Bu mu konumuz."
"Evet aynen bu konumuz."
"Kumsal biz neden sürekli kavga ediyoruz? Daha yeni barıştık ve kavga ediyoruz. Yeter ben seninle kavga etmek istemiyorum."
"Peki. O zaman görüşürüz. 'Kafanın karışıklığı geçtiğinde.'" Diyip Ceren'in lafını tekrarladım.
Kapıyı çarpıp çıktım. İçeriden Alperin sesi geliyordu.
"Aşkım ya!"
Akşam:
"Öyle işte. Kız geldi tüm gıcıklığıyla, (dıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııd)
Aramızı bozup gitti."
"Kızımm var ya ben seni en son lisedeyken küfür ettiğini duydum. Sakin ol."
"Sakin ol deme bana! Kızın ağzının payını veriyorum, ALPELLASI oradan bana hâlâ 'sakin ol' diyor."
"Eee... Sen biraz.." (Arkadaşlar burada Alper konuşmalarına kulak misafiri oluyor ve Yağmura Kumsal'a çaktırmamasını işaret ediyor.)
"Ne ben biraz?"
"Sen biraz anlat diyorum."
"Haa işte sonra kızı tam yolacaktım gitti. Alper de lütfen falan diyor. Onu mu koruyorsun dedim. İşte ne alakası var hem biz daha yeni barıştık neden kavga ediyoruz falan Dedi ben de geldim."
"Hmmm. Ben bir lavaboya gidiyorum canım."
"Tamam."
Yağmur gitti ve arkamdan tanıdık bir ses duydum:
"Aşkım arkamdan dedikodumu mu yapıyorsun?"
"Sen bizi mi dinliyorsun?"
"Evet." Şaşırmıştım.
"Hakediyorsun zaten."
"O zaman sen de bunu hakediyorsun." Dedi ve beni sırtına aldı.
"Alper bak bu iki oldu indir beni!"
"Bende seni çok seviyorum aşkım."
"Alper!"
"Efendim aşkım."
"Alper telefonum çalıyor." Sonra Yağmuru gördüm.
"Bilerek gittin demi!"
"İntikam soğuk yenen bir yemektir bebeğim hadi by!"
"Telefonumu ver!" Şu an çok komik hissediyorum çünkü Alperin sırtında telefonla konuşuyordum.Efendim abi.
Nerdesin sen? İçimden Alperin sırtındayım dedim.
Ee ıı niye ki?
Ya Arenle ben 'düğünümüz' için alışverişe gidiyoruz da yanındakini al poşetleri taşır.
İyi. Ayrıca Yanımdakimin bir adı var.
İyi. Konum atıyorum.
İyi.
Yolda Alper'e herşeyi anlattım ve geldik. Aman Allahım çok yakışıyorlar!
Herneyse.
"Biliyorum abicim çok yakışıklıyım."
"Egoist nolcak."
"İyi hadi."
AREN'İN AĞZINDAN:
Offfg. Cidden evleniyorum ya. Neyse. Annemler ve kocamın (!!) annesi gelicek birazdan. Hatta geldiler bile. Hoşgeldin beşgittin faslından sonra gelinlikçiye gittik. Bütün modellere bakıyordum ama bir türlü beğenmiyordum. Oha o ne öyle. Çok güzel bir şey gördüm.
"Ben bunu deniycem."
"Tamam Kızım."Kumsal "Oooo çok güzel olmuş. Bunu alın bence."
Alper "Çok yakışmış."
Annem "Kızım Peri gibi olmuşsun."
Diğer annem "Gelinime de ne yakışmış."
Canım kocam(!!!!) ise "Bu ne lan farkında mısın?! Sırtın açık!!!!!" Dedi. Odun bile kibar kalır bunun yanında.
"Abi ya sen mi giycen gelinliği hem bir kere çok yakışmış."
"Oğlum karışma karına. Yani tamam sırtı birazcık açık ama dekolte o."
"Birazcık?! Alper lan düşün Kumsal öyle bir şey giymiş naparsın?"
"Si... Almam. Ama Aren Kumsal değil."
"Helal Alper ya." Dedim.
"Bir dakika bir dakika! Sen ilk önce ne dedin bakayım?!!"
"Abi gelsene bir şöyle." Biraz kenara gittiler ve ben durumu uzatmayıp,
"Meriç! Buraya gel. Bu gelinliği alıyoruz."
"Almıyoruz."
"Hayır."
"Evet."
"Hayıır."
"Eveet."
"Çocuklar şu gelinliği alıp çıkalım hadi!"
"Of anne ya?!" Neyse benim dediğim olmuştu. Meriç e de bir damatlık aldıktan sonra-ama çok yakışıklı oldu kabul etmeliyim- annemler bizi bir yere götüreceklerini söylediler. Ve gele gele Penti ye geldik. Çamaşır alacakmışız.
"Ben hayattttta almam." Gerizekalı kulağıma
"Merak etme karıcım. Ben alırım sana utanma bu kadar."
"Mal mısın Meriç?! Sakın yapma böyle birşey yapma!" Demeye kalmadan annemlerin yanına gitti. Rezil olmuştum ya. Kumsal'la Alper arkada gülme krizine girdi şu an.
"Anne şu dantelli olan güzel."
"Oğlum yavrum iyi misin evladım sen sanane."
"Ya anne şimdi beni de ilgilendiriyor bunlar."
"Oğlum karının yanına gitsene utandırma kızı."
"Siz şu kırmızıyı alın ama."
"Meriç sen bittin. İntikam alıcam senden."
"Bana her şekil uyar karıcım."
Annemler yaklaşık 7-8 poşet aldıktan sonra mağazadan çıktılar.
"Yani bence boşuna para verdiniz."
"Olur mu hiç öyle Kızım."
Kumsal utandığımı anladı ki,
"Yemek yiyelim mi? Acıktım ben."
"Olur."
"Tamam."
"Hadi yiyelim." Tuğba'yı da çağırdık ve hepimiz yemek yedikten sonra Meriçlere gittik.
KUMSALIN AĞZINDAN:
Bize gelmiştik ve Alper burada diye abim gıcık olmuştu.Ben hâlâ tripliyim Alper'e ama işte belli etmiyorum. Belli etsen abim Alperin ağzına kürekle vurur da neyse. Meriç abim yetmezmiş gibi bir de Erdinç abim geldi. O da Alper'e pis pis bakıyordu. Alperde ise müthiş bir rahatlık. Durumu dağıtmak için konuşacaktım ki, Alper
"Aşkım tuvalet neredeydi?"
"Sen kime aşkım diyorsun laan!"
"Kumsal'a." Allahım Alper öldürecek beni rahatlıktan.
Ve beklenen an: Erdinç abim Alper'e kafa attı.
"Oğlum napıyorsun ya?!" Dedi annem. Annecim biraz geç olmadı mı bunun için acaba?
Derken kapı çaldı. Annem baktı. Gelenleri görünce yüreğim ağzıma geldi. Bu akşam burası karışacak. Hem de çok pis. Çünkü gelenler...
Canolar oy ve yorumları eksik etmemeniz dileğiyle... Sizi seviyom❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alper'le hayal et
Teen FictionEski hesabımdan gelmeyecek aynısı bu hesaptan gelecek okuyun derim??????