Yirmiyedinci Bölüm;

3K 189 235
                                    

Bölüm şarkısı;
Cihan Mürtezaoğlu- Senin adın zambak

"Siyah en çokta senin gözlerine yakışmış .
Birde sakallarına..."

Efes'in Dilinden Devam;

Yasladım başımı göğsüne, gözlerimi yumdum sımsıkı. Yaşlanmayı yeğledim oracıkta canım bedenimden çıkıncaya dek...

"Sol yanımın tek dermanısın deli kız. Kabimdeki yerine hiç ihanet etmedim."

Denizin soğuk esintisi buram buram kıyıyıları yalayıp geçerken kırgın kalbimin sonsuz bir arzu duyduğu adama çevirdim bakışlarımı.

Siyah incisi gözleri kızarmıştı, soğuktan mı duygusallıktan mı bilmiyordum.
Anlamsız bir kaç bakış, biraz fırtına.
İki damla göz yaşı, bir acı gülüş, biraz yok oluş, yeniden diriliş.
İki insan, harcanan bir aşk...

Buruk bir tebessüm sergiledim, kırık bir bakış.

"O yüzden mi beni geri kazanmak için çok çaba gösterdin?"

Sırtını yaslandığı banktan ayırıp bana doğru döndü. Sinirlenmişti, el kol hareketleri içinde konuşmaya başladığında gülüşüm genişledi.

"Çok ağır sözler söyledin, açık kapı bırakmadın bana! Ne yapayım Efes?"

Yüzümde ki gülüş yerle bir olup denize doğru akmıştı.

"Sende beni unutmak için başkasının kollarına attın kendini! Bu kadarsın işte sen !"

Boynundaki damarları belirgin hale gelmiş, bağırarak konuşmaya başlamıştı.

"Ne yapmamı istiyorsun Efes ne ?"

"Sevginin arkasında durmanı, kendini bana affettirmeni ! En azından bunun için çabalamanı bekliyorum Okan!"

"Kısacası peşimden koş diyorsun yani?"

"Koş ne olacak, hak etmiyor muyum ben ? Bu kadar çabuk vazgeçilecek basit birimiyim ya senin için?"

Avuç içini üst üste alnına vurdu.

"Ben senden vazgeçmedim farkında mısın? Sen bizden vazgeçtin!"

"Sinirden söyledim bir kaç şey ama sen direnmedin bile !"

Derin bir nefes çekti içine ve bıkkın bir tavırla geri saldı.
Çarpık bir gülümseme yerleştirdi yüzüne, sinirle güldüğü belliydi.
"Şaka mısın kızım sen?"

"Gayet ciddiyim tamam mı! Ben terslerim sen ısrar edeceksin!"

"Affet beni o zaman ! Affet beni, aşığım ölüyorum affet beni!"

Omuzuna vurdum sertçe .
"Sadece söylüyorsun farkında mısın, hissedemiyorum ! Affettir kendini bu senin elinde !"

Sinirle ellerini yumruk yapıp dizini yumrukladı.
"Kırıldım tamir edilemez artık bitti demedin mi kızım?"

"Kırıldım, bir daha tamiri olamayacak şekilde evet. Ama ölmedim! Kalbimin sağlam kalan köşelerinde hala yaşam savaşı veriyorsun, tamir etmeye çalışmak yerine bozuldu diyip çöpe atmayı tercih ediyorsun!"

"Ne affediyorsun nede vazgeçebiliryorsun ? Dengesizsin !"

"Dengesiz olan sensin, seviyorum diyorsun iki gün sonra başkasının kollarındasın? Nasıl dokunabiliyorsun benden başkasına, nasıl bakabiliyorsun anlamıyorum! Ben her şeyde seni anımsarken küçücük bir anı zihnimde canlandığında paramparça olurken, değil dokunmak başkasına bakmaya bile çekinirken sana ihanet etmemek için kendimi yırtarken sen nasıl başkasına bana dokunduğun gibi dokunuyorsun?"

Deli DoluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin