21.Bölüm: Figüran

3K 168 62
                                    


Merhaba^^
22.Bölümü de hazırladım. Arka arkaya paylaşacağım. Diğeri hemen yarın geliyor. Yorum + oy = hızlı bölüm + <3


 Yorum + oy = hızlı bölüm + <3

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

21.Bölüm: Figüran




Bu hayatta en çok seni yoran ne, diye sorsalar şüphesiz soyismimi söylerdim. Çünkü çocukluğumu, mutluluğumu, en kötüsü de koskoca bir hayatı mahveden o'ydu. Soyismim.

İlkokul çağında bile gerek öğretmenler gerekse öğrenci velileri soyismimi duyduklarında, bana olan tepkileri değişiyor ve yine sahte sevgilerin olduğu bir toplumun içinde buluyordum kendimi. Görmek istedikleri şımarık, asil kız imajını çizemediğim için ise kınanıyordum. Sonra gördüğüm bütün insanlardan kendimi soyutlarken buluyordum.

Ben parkta eğlenmek istemiştim, onlar beni sahte yüzlerle dolu partilere itmişlerdi. Ve ben Teksoy'lara layık olmadığım için her gece farklı bir işkenceye maruz kalıyordum.

Günlerce, bırak kız odasında yesin, adı altında aç bırakılıyordum. Güçten düştüğüm gün, hastaneye götürülüyor, iğneden korkan kıza serum taktırıyorlar ve beslenmesi için onlarca iğne veriyorlardı... Saçlarımı canice kesip attığı gün, camdan aşağı sarkıp bağıra çağıra saçlarımı geri istemiştim.

Saçlarını kesmiş sonra da atlamaya çalışmış, dediler anneme. Pembe odama demir parmaklıklar koydular.

Böyle böyle, her geçen gün hayatımı zindana çevirdi. Şimdi de aynı şeyleri yapmak istiyor, yanında olmadığım için uzaktan da olsa canımı yakmak istiyordu. Sevdiklerimi, değersiz bir oyuncak bebek gibi paramparça etmek istiyordu. Ve ben ilk defa değil ama son kez ona inandım. Dediklerini yaparsam sevdiklerime zarar vermez sandım. Ama yanılmışım.

Azra'yı abisiyle, Baran'ı babası sandığı kişiyle, beni ise sevdiğim adamla sınamıştı...

Korkup geriye çekileceğimi sanmıştı. Yalan yok, korkmuştum. Hemde hiç korkmadığım kadar. Ama geriye çekilmemiştim.

O gün, bana silah doğrultup Yağız'ı vurduranlarla bir ilgim olduğunu söylerlerken o an yerin dibini bulmak, ve oraya saklanmak istemiştim. Hiç var olmamış olmak istemiştim. Soyismime ilk kez bu kadar nefret duymuştum.

Ama Yağız herkes gibi değildi. Beni yine anlamıştı. Kimsenin anlayamadığını, yine ve yine o anlamıştı.

Ve şimdi kendimi yine burada bulmuştum.

Önümdeki kapının açılmasını beklerken evin etrafında dolanan korumalara takıldı bakışlarım. Bana silah doğrultan genç adam da aralarındaydı ve mahçupça bana bakıp başını eğmişti.

Yağız'ın sözünü dinleyip silahı indirdiğinde onlara her şeyi anlatmıştım. Beni takip edenin üvey babam olduğunu, Yağız'dan uzak durmam gerektiğini... Her şeyi..

Kasvetli RenklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin