İyi okumalar.✨
Medyada Anıl ve Dolunay🌸
Batu'nun Ağzından
Yirmi dakikadan fazla bir süredir bekliyorum ama Asi hala gelmedi. Masanın üstündeki telefonumu alıp Asi'yi aradım. Çaldı, çaldı, çaldı ama kimse açmadı ve telefon kapandı. Derin bir nefes alıp tekrar aradım. Telefon ikinci çalışta açıldı.
"Alo?"
Ama bu ses Asi'nin sesi değil.
"Sen kimsin lan? Asi nerede?"dedim ayağa kalkarak.
"Beyefendi sakin olun. Asi hanım kaza geçirdi şu an hastaneye götürüyoruz."dedi karşıdaki kadın sesi. Duyduklarım karşısında ne diyeceğimi bilemedim. Kalbim korkuyla çarpmaya başladı.
"N-ne? Kaza mı? Hangi hastane?"dedim yutkunarak.
"***hastanesi."
Telefonu kapatıp koşarak odadan çıktım. Ona bir şey olmasın Allah'ım. Çıkarken birine çarptım ama kim olduğuna bakmadım. Çarptığım kişi kolumu tutunca ona döndüm.
"Batu ne bu acele? Nereye gidiyorsun?"dedi Yankı. Kolumu kendime çektim.
"Yankı işim var."dedim ve asansöre doğru koştum. Asansöre binip zemin kata art arda bastım. Kapılar kapanınca derin bir nefes aldım. Allah'ın ne olur ona bir şey olmasın. Ben buna dayanamam. Sevdiğim birini daha kaybedemem.
Asansör durunca inip çıkışa koştum. Beni gören çalışanlar bana anlamayarak bakıyordu ama ben onları umursamadım.
Şirketten çıkıp arabama bindim, ellerime baktığımda titrediklerini gördüm. Derin derin nefesler alıp sakinleşmeye çalıştım. Olmuyor. Allah kahretsin ki olmuyor. Ona bir şey olmayacak. Derin bir nefes daha alıp arabayı çalıştırdım ve ana yola girdim. Son hız hastaneye doğru sürdüm.
On dakika sonra hastaneye gelince arabayı durdurup indim ve hastaneye koştum. Bilgisayar başında olan çocuğun yanına gittim.
"Asi ULUSOY nerede?"dedim nefes nefese.
"Motorsiklet kazası yapan kız mı? On beş dakika önce getirildi. 3.kat 54 numaralı odada."dedi. Kafamı sallayıp asansöre doğru ilerledim. Asansöre binip üçüncü kata bastım.
Asansör durunca indim ve odayı aramaya başladım. 54 numaralı odayı görünce koşarak oraya ilerledim. Kapıyı açıp içeriye girdim. Asi yatağın üstünde uzanmıştı ve sol bacağı alçıya alınmıştı. Kapının açılmasıyla bakışları bana döndü ve beni görünce gülümsedi. Hızlı adımlarla yanına gidip yatağa oturdum. Yattığı yerden doğrulunca onu kendime çekip sıkıca sarıldım. Burnumu saçlarına gömüp derin bir nefes aldım. Şükürler olsun ki ona bir şey olmamıştı. Ondan ayrılıp yüzünü avuçlarımın içine aldım ve alnından öptüm.
"Sana bir şey olacak diye çok korktum."dedim fısıldayarak.
"Ben iyiyim, gerçekten."dedi gülümseyerek.
"Nasıl oldu bu Asi? Sen nasıl kaza yaptın?"dedim kaşlarımı çatarak.
"Frenlerim tutmuyordu."dedi.
"Motoru nasıl durdurdun? Bir yere mi çarptın?"dedim. Gözlerini kaçırdı.
"Asi yüzüme bak."dedim. Bakışlarını yüzüme çevirdi.
"Ben motoru, düşürerek durdurdum."dedi ve kafasını yere eğdi.
"Bana şaka yaptığını söyle."dedim ama hiç bir şey demedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOLEJE DÜŞTÜK (Düzenlenecek.)
Roman pour AdolescentsAhenk; gittiği yeni kolejde yaşadığı olaylar yüzünden, "Acaba bu koleje gelmekle hata mı yaptım?" diye düşünse de bu düşüncesini, "İyi ki bu koleje düşmüşüm." diye değiştiren birileriyle tanışır. Yeni okuluna, yeni arkadaşlarına, yeni düzenine karşı...