🌃8🌆

978 77 5
                                    

Üzerinde bulunduğu ringe tek hamlede girdiğimde karşımdaki gardını almış kadına hafifçe gülümsedim. Boynumu kıtlatıp hızlıca saçımı bağladığımda gardımı bile almadan direkt ona bir yumruk salladım çünkü biliyorum ki başlamayacak, ilk o başlatmayacak ki normal şartlarda olsa ben de başlatmam

Yumruğumu tutup beni geri geri yürütmüş iplere yaslandığımı hissettiğim anda da sıkı bir yumruk atmıştı gözüme ki o anda yaptığım tek şey yüksek bir kahkaha olmuştu.

Tut kendini

Beni bırakıp yerine geri geçtiğinde iplerden ayrılıp hızlıca üstüne giderek tekmemi kaldırmış kafasını hedeflemiştim ama bacağımın altından geçip kendi tekmesini geçirmişti yüzüme ki kafam sağa döndüğü anda Steven'la yüz yüze geldik

O senin arkadaşın sakin ol.

Kafamı kaldırıp ona döndüğümde gözlerimin renginin değiştiğini hissediyor, bir yandan engellemeye çalışıyordum ama karşımdaki kadının yüzünde korktuğuna dair hiçbir belirti yoktu. Ani hareketimle karın boşluğuna tekme atıp kolunu kendi boynuna dolayarak sırtını göğsüme yasladım ve çekmeye başladım.

Boşta kalan kolunu kırıp mideme sert bir dirsek attığında canımın yanmadığını fark etmesiyle çekinmeden birkaç tane daha dirsek attığında onu bırakmak zorunda kalmıştım. Birden iki büklüm olduğumda kalkmak zorunda olduğumun farkındaydım ama midem acayip acımıştı. Ki o sırada kafamın sağ tarafında bir tekme hissettiğimde kafam otomatik olarak sola dönmüştü. CANIM ACIDI.

SAKİN OL

Gözümde ki yanmayı hissediyordum. Yani sinirden olanı. Ayağa kalktım ve beklemediği anda yere çöküp ayağımı onun iki ayağını da kaydıracak şekilde ayağına vurdum ve o anda yere serildi. Hiçbir şey yapmadan ayağa kalkmasını bekledim ki gerçekten çevik bir şekilde de kalkmıştı ayağa. Yine karşı karşıyaydık.

Bana doğru koşmaya başladığında beynim yapmaması gereken bir şey yaptı. Düşman algıladı.

Gözümün renginin hafifçe kırmızılaştığını hissederken kontrolümün Lexia'dan çıkıp savaşçı Lexia'ya geçtiğini fazlasıyla hissediyordum.

O bana doğru koştuğunda durmadım, ona doğru koştum ve koşmak için kırdığı dizinin o küçük bölümüne bastım, diğer ayağımı da sertçe çenesine geçirdim ve yere düştüm ki yüzümde hissettiğim ıslaklık bilincinin geri gelmesine sebebiyet vermişti.

Kafamı oraya geri döndürdüğümde Steven'ın büyük gözlerle bana baktığını ve dahi Natasha'nın önünde bir kalkan gibi durduğunu görmüştüm.

Natasha'yı benden korumak için

Çünkü Natasha, yerde çenesini tutarak kıvranıyordu ve belki de Steven'ı görmesem durmazdım!

"Siktir siktir siktir siktir siktir siktir siktir. Ne yaptım ben! "

Steven Natasha'nın yanına eğildiğinde ben yanına eğilmeye cesaret edememiş, ayakta onlara bakıyordum. Ne kadar salak bir insan oldum ben. Sevdiğin insanlara zarar vermezsin Lexia, düşmanlarına zarar verirsin. Natasha'nı yerde çenesini tutarken ki hali beynime nüfus ettikçe kendimi daha da suçlu hissediyordum. ONU BU HALE SEN GETİRDİN. SEN!

Steven'ın adımı seslenmesiyle kendime geldiğimde ne dediğini bile duymadan ringten atlayıp dışarı koştum. Yemin ederim kendimi tutamadım, canım fazla acıyınca bir an kendimi tutamadım. Terasa çıktığımda orada bulunan Thor'dan çekinmeden terastan atlayıp düşmeye başlamadan hemen önce Steven'ın endişeyle bana doğru koştuğunu gördüm.

Mystic Mind/Steve Rogers ♡☆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin