"PEPPER! GELİNLİK SEÇMEK İÇİN BİRAZ ERKEN DEĞİL Mİ? DAHA SADECE İKİ HAFTA OLDU!" Pepper gözlerini devirip bana baktığında onun benden daha heyecanlı olduğunu görüyordum.
İki hafta önce evlenme teklifi almış ve bunu kabul etmiştim. O günden beri de acayip mutluyum. Yarın yukarı çıkıp aileme haber vereceğim ve orada ya da burada ya da her iki tarafta da düğünü konuşacağım. Düğün istediğimden emin bile değilim zaten. Belki bir nikah ve ardından kendi aramızda bir parti
"Ben gelinlik giymedim en yakın arkadaşım güzel bi şeyler giysin diye uğraşıyorum." Natasha! Seni çok özledim çok.
"Ben gitmeliyim."
"Ne? Nereye?"
"Evliliği haber vermem gereken insanlar var."
"Yukarıya yarın gideceksin sanıyordum." kafamı sallayıp hızla odanın çıkışına yöneldim.
"Yarın çıkacağım zaten."
____________"Merhaba baba, ben geldim. Nasılsın?" ellerimle mezar taşını okşayıp yanına oturdum.
"Sana mutlu bir haber vermek için geldim." Gülümseyerek kafamı mezar taşına yasladığımda gözümden akan yaşlarla gözlerimi de kapattım.
"Önceki seferde yanına geldiğimde bahsettiğim Steven vardı ya? Bana evlenme teklifi etti ve ben de kabul ettim. Onu çok seviyorum baba. Gerçekten çok." sustum. Sanki duyduğu şeyleri sindirmesini bekliyor gibiydim. Beni duyduğuna emin bile değilim ki.
"Benim mutlu olduğuma seviniyorsun değil mi? Kızmadın bana" Sesim titremeye başlarken yutkundum sertçe.
"Sen zaten kızmazsın ki bana, mutlu olursun benim için. Değil mi?" Kendi kendime de bu dediğimi onayladıktan sonra burada kalmak istemediğimi fark ettim. Onu çok seviyorum ama gitmeliyim artık.
"Bu kadardı baba, şimdi gitmeliyim. Seni seviyorum." yanından kalktım.
__________"Merhaba Nat, naber?" gözlerimin dolmasını engellemeye çalışarak yanına oturdum. Onu çok özledim, çok.
"Seni özledim Nat. Geri gelmeni o kadar çok istiyorum ki bilemezsin." aklıma Steve ile benim evlendiğimizi hayal ettiğimiz zaman geldi ve gözyaşlarım kendilerini bıraktı.
"En baştan anlatacağım. İlk önce Steven ile ayrıldık sonra üstünden 2 hafta geçtiğinde Morgan'ın okulunda yangın çıktı, onu ve arkadaşını kurtardım. Orada bi baktım bana evlenme teklifi ediyor. 2 yıldır yanında taşıyormuş Nat. Aslında inadımı biliyorsun kabul etmezdim ama mutlu olmak istedim sanırım." akan gözyaşlarımı sildim.
"Pepper her şeyimle ilgileniyor Nat, asla yalnız değilim, sen merak etme tamam mı? Bir şeyleri sensiz nasıl idare edeceğimi hiç bilmiyorum ama iyiyim." derin bir nefes alıp gülümsedim. Mezar taşını okşadığımda derin bir nefes de verdim
"Seni seviyorum Nat, şimdi gitmeliyim."
_________________"Steven sadece haber verip geleceğim, sakin ol."
"Ben de geleyim diyorum papatyam bir şey demiyorum ki. Ya orada kalmak zorunda kalırsan?" derin bir nefes alıp verdim ve kafamla onu onayladım. 2 saattir bunu tartışıyoruz ve gücüm kalmadı artık.
"Jarvis Tony'i arar mısın lütfen?"
"Tabi efendim bağlıyorum hemen" biraz bekledikten sonra kalın sesi kulaklarıma doldu.
"Fiona? Ne oldu?" fısıldayan sesiyle konuştuğunda neden fısıldadığını merak etmedim değil.
"Ben... Ben bana bi uzay aracı gönder diyecektim ama sen iyi misin? Neredesin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mystic Mind/Steve Rogers ♡☆
Hayran KurguSteven bana destek vermek istercesine koydu elini omzuma "Tek bir Tanrı var Lexia ve onun böyle giyinmediğine eminim."