🌃30🌆

664 31 25
                                    

Parmak şıklatmasının ardından o yok olurken Thor birden boşluğa düştü. Siktir! Bu canavar ne yaptı?

"Thor!" bağırabildiğim kadar bağırıp onun dikkatini çektiğimde hızlıca yanıma gelerek ayağa kaldırdı beni.

"Ne sikim oldu şimdi?" gözümü hızlıca etrafta gezdirirken bir farklılık görmememe karşılık yine de ne olduğunu anlayamıyor olmak sinirlerimi bozmuyor değildi. Ayrıca anlayamasam da ortamın enerji değişimi ruhuma kadar dokunuyor ve hatta ruhuma acı veriyor. Çok büyük bir değişiklik olmalı.

"Lexia!" arkamı dönüp gülümsememe kalmadan Wanda yere düştüğünde ne olduğunu yine anlayamadan ona doğru koşmaya başlamıştım ki ondan yükselen tozları gördüm.

"Hassiktir, Wanda!" zorla koşarak yanına gidecekken çoktan yok olmuştu bile. Tanrım!

Steven! Steven da mu yok oldu? Natasha, Tony, Clint! TANRIM ARKADAŞLARIM!

"STEVEN!" Etrafımda dönüp hızlıca gözlerimi gezdirirken çaresizce onu arıyorum. Kalp atışlarımın yavaşça hızlandığını hissederken yanımda olan Thor'un da dünyadan soyutlanmış gibi etrafa bakıyor olması bana hiç ama hiç yardımcı olmuyordu.

"Thor!" koca vücudunu sarsıp bana bakmasını sağlasam da gözlerinde hiçbir his görememiş olmak beni bile ürkütmüştü.

"İyi misin?" Yavaş ve hissizce kafasını salladığında gözlerimi tekrar etrafa döndürüp Steven'ın ismini bağırdım.

"LEXİA BURADAYIM." Sağıma doğru döndüğümde onu görmemle vücudumun kasılmış hali düzelirken ona koşup güçlü kolları arasına girdim.

"Yok oldun sandım" kollarını belime dolayıp burnunu boynuma bastırdı.

"Ben değil ama Bucky, o.. "

"Biliyorum, biliyorum Wanda da" ondan ayrılıp yüzünü tuttum.

"Ama sen iyisin, iyisin değil mi?" kafasıyla beni onayladığında gözlerinin dolu dolu olduğunu görmek beni iyi hissettirmezken onu biraz kendime çekip küçük bir öpücük bıraktım ona.

"Halledeceğiz Tamam mı? Onu bulacağız." Hafifçe kafasını salladığında arkamı dönüp Vision'ın olduğu yere baktım. Güzel pembe suratının mosmor olmuş olması, göz bebeklerini  yok olması beni ağlatmaya yetmişti bile. Yavaşça yaklaştım ona.

"Özür dilerim, Özür dilerim sözümü tutamadım. Özür dilerim koruyamadım seni." Gözlerimden akanları tutamazken belki de cesedine ulaşabileceğim tek arkadaşım o diye düşündüm. Belki de herkes yok oldu ama ben sadece onun cesedine ulaşabilirim. Lanet olsun.

---- 3 hafta sonra Dünya----

Orada bulunduğum süreç boyunca Tony'le iletişimde olduğumdan dolayı bu devasa evden haberim vardı ki bana haber vermeden hiçbir şey yapmıyordu zaten. Sadece şu anda burayı kullanmıyor olmaları şaşırtıcı gelmişti bana. Kafamı biraz daha Steven'ın omzuna koyup oraya iyice yerleştiğimde kaç gündür uyumadığımı hesap etmeye çalışsam da son 3 haftada yaşadığım şeyler o kadar parça parçaydı ki ne yaşayıp yaşamadığımı bilmiyorum bile.

Yaşadığımız şeylerden ayrı olarak Dünya'nın yarısının yok olmasının neden olduğu enerji boşluğu da ruhuma hiç iyi gelmiyor, acı çekmeme sebep oluyordu. Bazen baş ağrısıyla, bazen kalp ağrısıyla bazen de vücudumun tamamını kaplayan bir ağrıyla. Şu anda ise hissettiğim tek şey saf bir kalp ağrısı.

"Uyumalısın" 

"Biliyorum" omuz silkerek verdiğim cevaptan memnun olmamış olsa gerek ki derince bir nefes aldı.

Mystic Mind/Steve Rogers ♡☆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin