3.BÖLÜM

81.8K 2.9K 100
                                    

Arkadaşlar, yeni bölümleri her gün ekliyorum. Daha önce bu bölümleri okuyanlarınızın olduğunun farkındayım ama hiç olmazsa vote ve yorumlarla destek olmayı unutmazsanız sevinirim. Şimdiden teşekkür ediyorum..Hikayenin bir süre eski bölümleri bitene kadar tanıtımı yapılacak daha sonra hiç bir yerde okumadığınız yeni bölümleri eklenecektir.Hiç olmazsa bir iki haftalık bu sürede desteğinizi esirgemeyin..Çok öpüyorum sizleri...

GÜNEŞ DOĞUDAN YÜKSELİR 3. BÖLÜM

Mehmet Bey; kızını gördüğünde yataktan kalkmak isteyerek hafifçe doğrulmaya çalışmış fakat hasta ve yorgun bedeni buna izin vermeyerek tüm vücudunun sızlamasına sebep olmuştu. Oluşan acıyla istem dışı yüzünü buruşturduğunu gördüğünde, Deniz onu omuzlarından tutarak yardım etmeye çalıştı.

''Baba lütfen yat yerine. Hastasın ve dinlenmen lazım.''

Fakat babası çektiği tüm acıya rağmen onun yanında aciz görünmek istememiş zorla da olsa yastığa yaslanarak dik durmayı başarmıştı. Deniz'in bu çaba karşısında gözleri dolsa da onu üzmemek adına bir şey diyemedi.

''Yolculuk nasıldı prensesim? Rahat geçti mi? Annene geldiğini haber verdin değil mi? Biliyorsun çok merak eder.''

''Evet, güzeldi çok yorulmadım. Ve evet arabada gelirken annemi arayıp geldiğimi haber verdim.''

''İyi sevindim sonra demesin babasını gördü beni unuttu diye.''

Bu sözlerin ardından hafifçe gülümsemişti ikisi de...

Deniz konuşmaya nasıl başlayacağını bilemiyordu. Asıl sorun ne diyeceğinin bilemesiydi aslında. Sonunda babası onun yerine bu zor görevi üstlenmiş yine konuşmayı başlatmıştı.

''Okul nasıl gidiyor? Hala o garip kıyafetleri çiziyormusun?''

''Onlar garip kıyafet değil baba, tasarım. Hem moda ile ilgili çok özel bir okula çağrıldım. İki sene sonra Paris'te Milano'da ünlü defilelerde benim de adım geçebilecek.''

''Senin için sevindim ama yine de daha garanti bir işte çalışsan çok memnun olurdum. Bak ne diyorum...''

Diye söze başladığında Deniz yaşlı adamın sözlerini bitirmesine izin vermemiş sanki ne söyleyeceğini hissedercesine o sözleri tamamlamaya devam etmişti.

''Baba buraya yerleşemem orada bir hayatım var ve ben sevdiğim işi yapmak için o okula gideceğim. ''

''Yine de elin memleketinde ikinci sınıf bir vatandaş olarak yaşanmandansa burada kendi insanın için kendi toprağında çalışmanı tercih ederdim. Bence sen bunu biraz daha düşün belki fikrin değişir.''

Deniz inanamıyordu. Adamın sayılı günleri kalmasına rağmen hala kendisini burada yaşaması için ikna etmekle meşguldu. Zaten hiç vazgeçmemişti ki. Onun annesi ile Fransa'ya dönmesine bir şey dememiş ama her geldiğinde onunla beraber Türkiye'de yaşaması için ikna etmeye uğraşmıştı. Fakat Deniz asla geri adım atmamış Fransa'da bir hayatı olduğunu ve bu hayatı Türkiye'de yaşayacağı zengin ve rahat hayata tercih edeceğini söyleyerek reddetmişti.

''Sanmıyorum baba hem sen şimdi bunları düşünme. Sağlığın çok daha önemli. Doktora beraber gidelim mi? Belki yurt dışına gelirsin benimle birlikte. Mutlaka yapacak bir şeyler vardır. Hiç hasta gibi durmuyorsun kesin burada ki doktorlar yanılmıştır. Hem daha iyileri bakarsa...''

''Deniz...''

''Bir çaresi bulunur. Biliyor musun annemin işten arkadaşı vardı Marsıel, o kadına da göğüs kanseri dediler ama kadın beş yıl daha ...''

GÜNEŞ DOĞUDAN YÜKSELİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin