12- D&D İlk İtiraflar

4.5K 248 31
                                    

...

O kadar sıcak bakıyordu ki, içime işliyordu her zerresi ilmik ilmik. Dışarıdan gören birisi, benim katı halimden Derin'in dudaklarına doğru direkt gaz halime dönüştüğümü gördüğüne yemin edebilirdi bence. Heeyy millet! Süblimleşebilen ilk insan benim, kaçırmayın bu gösteriyi...

Gözlerinde eriye eriye bitiyorum. Aşkın her halini damarlarımda dolaştırıyorum. Her hücremi ziyaret ediyor Derin. Onun geçtiği yerlerdeki tüylerin hepsi birden ayağa kalkıp horon tepiyorlar sanki.

Ben bunları düşünerek onda kaybolup gitmişken, 'o' birdenbire ayağa kalktı. Dur yaa nereye? Bu işte bi yanlışlık var. Ayağa kalkan, diken diken olan benim tüylerimdi, sen neden kalktın ki şimdi? Sana n'oluyo? Gidiyor muyuz acaba? Tam ben de kalkmak için hamle yapıyordum ki eliyle oturmamı işaret etti. Tekrar yaslandım arkama. Benden durmamı istedi istemeye de, eee kendi uzaklaşmaya başladı hızlı hızlı. Al işte Deniz! Oh olsun sana! Uzun uzun bakarsan böyle görmemiş gibi rahatsız olur çeker gider işte. İyi de daha önce böyle bir anı hiç görmedim ki, görmemiş gibi bakıcam tabi nasıl bakacaktım! Yanımda bu kadar durması bile mucizeydi tabii ki. Bunun gibi bir tanrıça seni n'apsın ki? Ahh! Durdu bir anda. Vazgeçti herhalde gitmekten. Gitmesin de zaten. Aaa birisinin yanına gitti. Kimdi ki?

Tekrar bana döndüğünde bir elinde mavi diğer elinde mor pamuk şeker vardı. Derin'e o kadar odaklanmışım ki pamuk şeker satan satıcının yanına gittiğini bile fark etmedim. Hızla tekrar yanıma geldi. İkisini de bana doğru uzattı birini seçmem için, mor olanı aldım elime. O otururken de aklımdaki soruyu sordum.

+ "Sen hayatı hep böyle mi yaşıyorsun?"

- "Nasıl yaşıyorum?"

+ "Böyle işte. Şu an yaptığın gibi. Aklına geldiği gibi. Yani aniden. Bana benden hoşlandığını söylemen bile 1 saat sürmedi. Eski sevgilini konuşurken 'pat' diye daldın konuya. Ben olsaydım belki hiç açılamayabilirdim bile sana. Birdenbire hiçbir şey söylemeden kalkıp pamuk şeker aldın geldin şimdi. Rıfat amcaya daha yaklaşmadan ne istediğini söylemeye başladın. Gerçekten hayatı hep böyle mi yaşıyorsun? Ben kılı kırk yarmadan hareket etmeyi pek bilmem. Kararlar alırken kalbimi dinlemem. Aslında bugüne kadar, bugünü saymazsak dinlemedim desek daha doğru olur. Ama sen sanki aklına ne geliyorsa o an yaşıyor gibisin. Bana öyle geldi belki de bilmiyorum. ",
bir solukta arka arkaya sıraladım bütün cümlelerimi.

- "Bana kurduğun ilk uzun cümle bu oldu farkındasın değil mi?",
dedi gözleri, gözlerimi delip geçerken.
"Senden hoşlandığımı öğrenmen senin adına çok kısa sürdü, bunu kabul ediyorum ama benim için bu süre emin ol o kadar da kısa değil. Ben uzun zaman aklımdan çıkmadığına inanamadım. Artık rüyama bile sen girince buraya geldim, hem de defalarca. O banka oturdum bekledim, bir kez daha seni görebilir miyim diye. Senden önce, seni platonik yaşadım ben. En son bu yakınlarda oturmadığına, buraya sadece gezmek için geldiğini düşünmeye başladığımda, yeniden gördüm seni karşımda. Bu kez gitmene ve aynı şeyleri yaşamama izin veremezdim. Eğer gideceksen de benim ne hissettiğimi bilmeli ve öyle gitmeliydin."

Ne kadar rahatlatıcı konuşmaları.

+ "Bu duyguyu bu kadar hissedeceğimi, bu denli yaşayacağımı bilseydim eğer her gün gelirdim buraya beni bul diye inan."
Bakışları öylesine huzur veriyor ki. Sanki huşu buluyorum baktıkça. Huşu mu? Kaç kez kullandın hayatında bu kelimeyi acaba Deniz? Nerenden çıkıyor bunlar Allah aşkına? Gizlide kalmış ne varsa tek tek döküyorsun ortaya. Huşu nedir yaa? Anlamını nerden biliyor olabilirim? Kendi kendime istemsizce güldüm.

- "N'oldu?"

+ "Muhtemelen daha annemin karnındayken, babaannemden duyduğum bir kelime düştü aklıma."
Bundan daha mantıksız bir cümle daha kuramazdım sanırım. Nasıl anlatıcam şimdi bunun ne demek olduğunu? "Önemli bir şey değil" deyip geçsene be kızım. Anne karnı nedir yaaa?

Derin Düşünce / GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin