İYİ KIZLAR KÖTÜ KIZLARI SEVER (gxg)

Bölüm 96

*İyi okumalar :)

Annem Aksay'a misafir odası hazırlayıp cidden aramıza duvar örmüştü. Bu seti annem uyuduktan sonra aşmayı düşünüyordum. Odalara çekilirken onu yatağına kadar taşıdım. Yorganı da üzerine çekip  "İyi geceler" deyip bekledim.

"İyi geceler" demişti sadece.

Bu kadar mı ya? İlişkinin romantik tarafı ben mi olacaktım? Şimdiye kadar hiç bir ilişkimde romantik taraf olmamıştım. Aksay yine bir ilkimi yaşatacaktı.

"Seni seviyorum" deyip yüzüne eğildim. Dudaklarını öpüp çekildim.

Annem yatmış olsa kesinlikle çekilmezdim. Aksay örtüyü kafasına çekerken "Ben de" diye mırıldanmıştı. Bu hali yine kalbimi tekletti.

Tatlı krizine grip şeker hastası olabilirdim.

Kapıdan çıktıktan sonra kendi odama ileredim. Bedenimi yatağa attığımda kaç gündür ilk defa rahat bir şekilde olduğumu fark ettim. Onsuzluk bedenimi geriyordu. Hala bir ilişkide olmamız şaka gibi geliyordu.

Eğer bu rüyaysa sonsuza kadar uyumayı tercih ederdim.

Kafamı yastığa koyup saate baktım. 23.40'tı. Yatmak için erkendi. Annem uyuyana kadar beklemeye karar verdim. Uykusu hafif olan biri değildi. 20 dakika içinde deliksiz uyuyacaktı.

Dakikalar geçmek bilmezken telefondan Aksay'a 'uyuma' yazdım.

Hemen cevap gelmişti.

'uykum var.'

'Benim yok 😢' yazıp attım.

Cevap gelmesini bekledim.

'Yanıma gelmek gibi bir planın var sanırım?'

Arada bir zeki tarafı tutuyordu. Saf tarafını daha çok seviyordum. Ama zeki tarafı olmasa hala sevgili olamazdık.

'Evet. Sensiz yatmaya alışamadım

'Annen var. Öyle şeyler düşünür sonra'

Yazdığı öyle şeyler aklıma türlü türlü görüntüleri getirirken bedenim ısınmaya başladı. Uzun zamandır hormonlarıma set çekmiştim. Sevişmeme rekoru kırmıştım. Bu rekoru bozmak için sabırsız olmam normaldi bana göre.

'Düşünmez. Alışık o.' yazdım.

Sonradan yazdığım şeyden pişman olmuştum. Mesajı silmek için tıkladığımda çoktan çift tik olmuştu. Harika ya. Kendi ayağıma sıkma huyumdam vazgeçmem gerekiyordu.

'Alışık derken?'

Ne desem diye düşünmeye başladım. Bir kaç dakika sonra arananan kapımla telefondan başımı kaldırdım. Aksay yavşça içeri gelmişti. Seke seke yanıma gelirken onun bu haline gülmek istedim.

Tavşanım benim.

"Yana kay."

Kayıp onu da kendime çektim. Hızlı bir düşüş olmuştu. Üstümdeki bedeni ortamı daha da ısıtırken "Gelmeye karar verdin demek" dedim.

Kolları üzerinde doğrulmaya çalıştığında vücudunu vücuduma bastırdım. Tekrar kalkmaya çalışınca "Böyle kal." dedim.

Bu sefer hareket etmeyi kesmişti.

"Alışık derken ne demek istedin?"

Yatağından fırlayıp buraya gelme nedeni cevabı merak etmesiydi demek ki. Kıskanç çıkan sesi beni yine mutlu etmişti. Ya cidden sevip, kıskanıyordu beni.

Tabi şimdi bu kıskançlığı yüzünden yine tartışma çıkabilirdi. Boğazımı temizledim.

"Öylesine işte."