48. Bölüm

920 34 13
                                    

Radyoda sevdiğim bir şarkıya denk gelirmiş gibi karşıma çıkışını unutamıyorum.

Şarkı önerisi;
DAY6- Finale 💘

Erva Aselin Ağzından:

"Burda burda!"

"Erva!" Başımda sesler duyarken zorlanarak gözlerimi araladım.

"Erva, iyi misin?"

"T-Tuna Bey?"

"Evet, geçti canım. Şimdi hastaneye gidiyoruz tamam mı?"

"Tuna Bey arabaya getirin hemen. Hastaneye götürelim." Tuna Bey Ateşin sesiyle beni kucağına aldı.

"Kuzey çantasını al." Sıcacıktı. Sıcaklığıyla daha fazla ona yaklaşırken Tuna Bey kendine yapıştırdı.

"Isınacaksın şimdi güzelim. Hemen ısınacaksın." Arabaya binerken sıcak olduğunu hissettim.

"Biraz daha arttırabilir misiniz sıcaklığı?" Gözlerimi açmıştım ama çok fazla açamamıştım.

Kapı kapanma sesinin gelmesiyle beraber araba çalıştı.

"Onu bu soğukta burada bırakıp gittiğine inanamıyorum!" En son duyduğum şey Güneşin sesi olmuştu. Sonrasında bilincim kapandı.

Güneşin Ağzından:

"Birde üstüne üstlük telefonu açmıyor. Karaktersiz." Ben Uzaya saydırırken Yağız yandan bana baktı.

"Onu bir bulayım. Soracağım hesabını." dedi. Arkaya dönerken Ervanın gözlerinin yine kapandığını gördüm.

"Hava buz gibi. Hiç insafı kalmamış. Yazıklar olsun. Uzayı ben adam bilirdim."

"Güneş tamam gelene kadar başımı şişirdin ya. Sus!" Yağız bağırırken susup önüme döndüm.

"Teni çok soğuk."

"Buraya ne diye getirdin Uzay! Allah belanı versin senin ya." deyip direksiyona yumruk attı Yağız. Korkarken gözlerim doldu. Yağız kolay kolay sinirlenmezdi. Sinirlenirse de pek iyi şeyler olmazdı. Elinin birini saçlarına atarken sinirle karıştırdı. Sonra saçlarına attığı eliyle direksiyonu tuttu. Ve vitesi tuttu.

Kalbimin sesini dinleyip elinin üzerine elimi koydum. Bana bakarken

"Sakin ol. Konuşacağız tamam mı?" Şaşırdığı yüz ifadesinden belli oluyordu. Bende şaşkındım gerçi. Sonra elimi çektim. O da yola baktı.

•••

"Açmıyor mu?"

"Açmıyor, nereye kayboldu bu hayvan ya?" dedi Yağız. Ateş ve Ferah acil odasından çıkarken hepimiz başlarına üşüştük.

"Tamam korkulacak bişey yok. Soğukta fazla kaldığından dolayı vücudu üşümüş. Bir anda sıcakla buluşunca da şoka girer gibi olmuş. Sıcakta kalması gerekiyor bir süre. Ama herhangi bir tehlike yok. Uyuyor şimdi zaten. Uyandıktan sonra çıkacağız." Hepimiz derin bir nefes verirken

"Tuna Bey siz nerden anladınız Ervanın başının belada olduğunu?"

"Beni aradı, sesi çok garip geliyordu. Sesini duyunca şüphelendim zaten. Bir anda kapandı telefon. Aradım sonra ama kapalıydı. Şirket çalışanlarımızın konumlarını gösteren bir uygulamamız var. Ervanın en son nerde olduğuna baktım. Sonra da Güneşi aradım zaten."

"Çok teşekkür ederiz size."

"Aha çalmaya başladı." Yağızın sesiyle ona döndük. Bir süre bekledikten sonra

Gecenin Yıldızı (ASKIDA) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin