Bizim eve geldiğimizde bisikleti ona teslim ediyorum. Sonra görüşürüz diyoruz ve bir süre onun gidişini izliyorum.
İçimde bambaşka bir his var. Sımsıcak... her şey daha başka görünüyor.
Eve geldiğimde annem ve babam bendeki bu değişikliği fark edip nasıl vakit geçirdiğimi soruyorlar.
"İyii.." diyorum.
Arkadaş bulmuş olmama seviniyorlar.
O akşam yakın gelecek planlarını konuşuyoruz. Babamın yakında ayrılacağı ve iki ay sonra döneceğini sonrasında belki anneannemin bizim aslen oturduğumuz evde yanımıza taşınması gibi planlardan yüzeysel olarak bahsediyorlar. Tüm bunların ortasında kalmak bana tuhaf hissettiriyor. O gece uyumaya çalışıyorum ama düşünmeden edemiyorum. Derin hakkında ve kendi belirsiz geleceğim hakkında. Ona karşı olan hislerime bir isim koymaya çalışıyorum ama bulamıyorum. Tek istediğim sürekli onunla vakit geçirmek.
**
Ertesi gün babamla bisikleti tamir ediyoruz. Sonra ufak bir piknik için fazla uzakta olmayan bir yere gidiyoruz. Aklımda Derin var. Acaba şu an napıyor ya da beni hiç düşünüyor mu?
"Ne düşünüyorsun öyle?" diyor babam.
"Hiiç."
"Derin'le iyi anlaştınız sanırım. Gözüm arkada kalmaz. Bir dost edinmene sevindim."
Derin denmesi beni dünyaya döndürüyor.
"Ha! Evet, iyi anlaştık. Dediğiniz gibi öyle pek sessiz ya da çekingen biri değil."
"Yaa..." diyor.
Annem arabadan bir şeyler getirmeye gidince babamla baş başa kalıyoruz.
Aklıma gelen soruyu fırsat bilerek soruyorum."Baba Meltem teyze neden evlenmedi?" diyorum.
Soru karşısında şaşkınlığa uğruyor. Devam ediyorum:
"Yani evlenmek zorunda olmadığını biliyorum ama yanında birisini de görmedim hiç."
"Dalga bu tarz bir soruyu ben yanıtlayamam. Dediğin gibi kimse evlenmek zorunda değil. Belki uygun birini bulamamıştır. "
Annem geliyor.
"Kim neyi bulamamış." diyor. "Tuzu arıyorsanız bende hahaha arabadaki poşetin altına saklanmış."Babam "Dalga, Meltem'in özel hayatıyla ilgili birdenbire meraklanmış."diyor ayaktaki anneme güneşten bir gözünü kısarak.
Annem de şaşırmışa benziyor.
"Ne merakı?"Babam "Yani bekar olması ve yanında şimdiye kadar kimseyi görmemesi..."
Annem bundan sonrasını devralarak: "Bildiğin gibi Meltem benim en yakın arkadaşım. Onun özel hayatı ya da birlikte olduğu insanlar bizi etkileyen şeyler değil. Sadece toplum genelinde kabul gören ilişkileri olmadığı için yansıtarak yaşayamıyor. Bu yüzden yanında birini görmemiş olabilirsin. "
Anladığımı belirterek başını sallıyorum.
Babam ve annem tuhaf geçen bir bakışma yaşıyor ama fark edebilecek kadar bile aklım burada değil. Hâlâ Derin'i düşünüyorum. Ona karşı olan hislerim arkadaşlıktan öte olabilir mi diye.
Bir süre sonra toparlanarak eve dönüyoruz. Annem ve babam radyoda çalan şarkıyı kimin söylediğini hatırlamaya çalışırken çok tatlılar. Bazen onlara sahip olduğum için çok şanslı hissediyorum. Meltem teyzenin kendini saklaması ve yaşamak istediği hayatı diğerleri gibi yaşayamaması beni öfkelendiriyor.
Bütün bu hislerle mücadele ederken radyodan gelen müziğin beat'ine kendimi bırakıyorum. Yumuşacık bir ses şu satırları söylüyor:
"When you're in love, what can go wrong?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERİN DALGA (G×G)
Lãng mạn#LGBTİQ+ (tamamlandı) Dalga, yabancı bir yerde geçireceği yazı unutulmaz kılan biriyle tanışıyor. İlk aşkının tüm tazeliğini ve yoğunluğunu hissettiren bu hikayede kahramanımızın anılarına ve duygularına eşlik edeceğiz.