Eve girerken kapıyı istemsizce sert kapattığımdan mutfaktan salona geçen anneannem söylenmeye başlıyor,
"Yahu siz kapısız köyden mi geldiniz? Şimdikiler hiç mal kıymeti bilmiyor..."
Ben ise onu es geçerek odama çıkıyorum. Annem, anneanneme ne olduğunu anlamak için sorular soruyor. Şu an hiç kimseyle konuşmak istemediğim için kapımı kapatıyorum ve kilitliyorum.
Tahmin ettiğim gibi beş dakika sonra annem yavaşça kapımı tıklatıyor ve adımı sesleniyor.
Kafamı gömdüğüm yastıktan kaldırmadan gitmesini bekliyorum. Ama tıklatmayı bıraksa da kapının arkasında hâlâ varlığını hissediyorum. Son kez "Lütfen açar mısın?" dediğinde biraz kaba bir şekilde beni yalnız bırakmasını söylüyorum.
...
Uyuyakaldığımı ancak uyandığımda fark ediyorum. Saati kontrol edip üç saattir aynı pozisyonda olduğumdan tutulan boynumu ovuşturuyorum.
Bildirimlerden Aylin'in iki kez aradığını görüyorum. Beklediğimin aksine Derin'den arama olmadığını görüyorum. Aylin'le konuşmanın iyi bir fikir olabileceğinden geri ara tuşuna basarak bekliyorum. Beklerken yaşananları düşünüyorum. Elimi şakaklarıma götürüp masaj yapıyorum. Derin'le her şeyi nasıl da mahvettiğimi fark ediyorum. Bir daha asla benimle konuşmayacağını... ahh aptal kafam.
"Alo Dalga!"
"Ahh Aylin merhaba, naber?"
Ufak bir gülme sesi duyuyorum."Şaşkın, beni aradığını unutmuş gibi tepki vermen peki??" Sesi çok eğleniyor gibi geliyor. Her zamankinden biraz daha neşeli.
"Evet bir şeyler düşünüyordum" keyfim biraz yerine geliyor. Ama sesimdeki donukluğu hemen fark ediyor.
"Ne oldu? Bir şey olmuş."
"Evet. Derin'le...bir kavga ettik."
"Hadi ya" diyor. Bir sessizlik oluyor.
"Her ilişkide olur böyle şeyler."
"Biliyorum. Sadece söylememem gereken şeyler söyledim. Yani her şeyi berbat etmiş olabilirim."
"Aahh Dalga... seni tanıyorum. Her şeyi çok düşünür, çok kafana takarsın. Eminim bu da onlardan biridir. Biraz zaman geçince aranızın düzeleceğine eminim. "
"Bilmiyorum Aylin."diyorum. Beni bu kadar iyi tanıyor olduğunu fark etmek yüzümde bir gülümseme oluşturuyor. O sessizliğini koruyor.
Sonra konuşmanın seyrini değiştirmek için.
"Nasıl mümkün olabilir seninle yıllardır arkadaşız ve doğru düzgün kavga etmedik?"diyorum burnumu çekerek. Bu istemsizce sesime duygusal bir hava katıyor.
"Çünkü seni çocukluğundan beri biliyorum ve nasıl düşündüğünü az çok tahmin edebiliyorum." diyor kendinden emin bir şekilde.
Aylin'i -nedendir bilmem- bu kadar açık sözlü yakalamış olmanın heyecanıyla biraz tehlikeli bulduğum ama cevabını merak ettiğim bir soru soruyorum,
"Öyle mi? Peki ya bu yaz öğrendiklerin seni niye bu kadar şaşırttı o zaman? "
Sorumu algılayıp biraz düşünme süresi geçtikten sonra telefona uzun bir nefes veriyor. Cevabını çok merak ettiğim bu soruyu harfiyen duymak için yutkunuyorum ve telefonu kulağıma iyice yapıştırıyorum.
"Çünkü bunca zaman beni görmezden geldiğine göre belki de öyle değilsindir diye düşünmüştüm." diyor bir solukta.
...
Dediği şey duymayı beklediğim bir şey olmadığından doğru anlayıp anlamadığımı kendimce sorguluyorum. Elimle ağzımı kapatıyorum. Ne diyeceğimi bilmez bir şekilde yatağımda oturmuş milyon tane şey aklımdan geçerken telefonun ucundan bir grup insanın eğlence sesleri gelmeye başlıyor. Kapı açılıp kapanma sesi ve sonrasında bir kız,
"Hadi Aylin kiminle konuşuyorsun saatlerdir? Seni bekliyoruz. Gitmemiz gerek. Arda bardaki kızların masasına kustu."
"Ne? İğrenç!" diyor Aylin.
O anda Aylin'in biraz sarhoş olduğunu fark ediyorum.
"Alo" diyor kiminle konuştuğunu unutmuş gibi.
"Aylin, sonra konuşuruz."deyip kapatıyorum.
Az önce neler yaşandı öyle?
....
Gidip elimi yüzümü yıkıyorum. Kapımın kilidini açıp yavaşça merdivenlerden aşağı iniyorum. Annem tek başına patlamış mısırını yiyerek televizyon izliyor. Mahcup bir şekilde yanına gidiyorum.
"Hey canım gelsene çok güzel bir film oynatıyorlar." deyip kumandayla biraz sesini kısıyor ve oturmam için yana kayıyor.
Ben bir şey demeden oturuyorum. Ve onun göğsüne yaslanıyorum. Üstümü battaniyesinin ucuyla örtüp bana sarılıyor."Hayatımın en berbat gününü yaşıyorum."diyorum.
"Anlatmak ister misin?"diyor.
Başımı hayır anlamında sallıyorum. Saçımı okşayıp öpüyor.
"Anne artık ne zaman gideceğiz? "
"Bilmiyorum canım.
Benim için de tam bir felaket olmaya başladı."Muhtemelen ben geldikten sonra kapıyı çarpmam üzerine anneannemle ufak bir tartışma yaşadıklarını tahmin ediyorum.
Ben de ona sarılıyorum.
Karanlık Sular filmini Blake Lively hatırına daha önce izlediğimden anneme,"Bence bu filmi izlememelisin çünkü uyuyamazsın. İğrenç köpek balığı sahneleri var ve kız sonunda..."
"Dalga!!" diyerek ağzımı kapatıyor.
"Sussan iyi edersin."Annemin ağzımı kapatan elini öperek gülümsüyorum. Bir süre olsun bütün günün stresli olaylarından uzaklaşabiliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERİN DALGA (G×G)
Romance#LGBTİQ+ (tamamlandı) Dalga, yabancı bir yerde geçireceği yazı unutulmaz kılan biriyle tanışıyor. İlk aşkının tüm tazeliğini ve yoğunluğunu hissettiren bu hikayede kahramanımızın anılarına ve duygularına eşlik edeceğiz.