34

697 55 6
                                    

Hafta sonu

Aylin'i beklerken dördüncü defa aynadan saçımı kontrol ediyorum. Saate bakıp Aylin'e seslenmeye niyetleniyorum ki Aylin odanın kapısını açıp dışarı çıkıyor. Giydiği elbisesinin tüm ayrıntılarını göstermek istercesine kendi etrafında dönüyor.
"Vov ! Harika. Kendimi biraz yetersiz hissettim diyorum." üstüme başıma bakarak.

Aylin neşesini gizleyemeyerek, "Hayır iyisin." diyor omzumdaki bir tozu alarak. "Arda gelmek üzeredir. Çıkalım hadi."

Evden çıkıyoruz. Apartmanın önündeki yol kenarında dikilip beklemeye başlıyoruz. Aylin telefonunu çıkarıp Arda'yı arıyor. "Neredesin? Hava soğuk umarım çok bekletmezsin bizi.
...
Geliyoruz mu?
...
Geliyoruz derken kim var yanında. Alo Arda..."

Aylin telefonu kulağından çekip ekranı kontrol ediyor. "Kapattı."diyor kaşlarını çatarak.
"Hayırdır?"dememe kalmadan önümüzde siyah bir araba beliriyor. Ön cam yavaşça açılıyor ve Arda kafasını havalı bir şekilde bize çevirip güneş gözlüğünün üstünden bakış atıyor. "Hanımlar..."diyor en tok sesiyle.

Arabanın hizasına gelebilmek için biraz eğiliyorum ve,
"Cidden bu hareketi yapabilmek için gece gece güneş gözlüğü mü taktın?"diyorum.
Aylin dediğime gülmeye başlıyor. O sırada yan koltuktan kafasını uzatan Buket'i görüyorum. "Selam Dalga."diyor neşeli bir sesle.

"Selam." diyorum bizimle olmasına şaşırarak.
Arabadan gelen sesi duyan Aylin gülmeyi bırakıp içeriyi görmek için biraz eğiliyor. Aylin Buket'i görmenin şaşkınlığını yaşarken Buket,
"Se...selam Aylin."diyor hayranlıkla.

Ben ortamdaki sessizliği bozmak için arka kapıya yöneliyorum ve açıyorum. Aylin beni takip edip yanıma otururken sadece benim duyabileceğim bir şekilde "Harika."diyor gözlerini devirerek.

Arka koltuğa iyice kuruluyoruz. Oturduğum yerde bir şey bana rahatsızlık veriyor. Buket'in çantası olduğunu fark ediyorum. Çantayı alıp Aylin'le ortamızdaki boşluğa koyuyorum. 

Arda güneş gözlüğünü itinayla gözlük kabına koyuyor. "Arda arabayı nereden buldun?" diyorum Buket'in varlığının Aylin'de yarattığı gergin havayı dağıtmak için.

Arda "O da bende kalsın."diyor ve dikiz aynasından bana göz kırpıyor.
Aylin "Hakikaten Arda sürprizlerle dolusun."diyor iğneleyici bir sesle.
Arda ona aldırmadan arabayı tekrar hareket ettirmeye niyetlenirken Buket Arda'yı kolundan tutup durduruyor.

"Hazır durmuşken şuradaki marketten bir su alıp geleyim." diyor.
Arda motoru kapatıp gülümsüyor ve cebinden para çıkartıp uzatıyor,"Bana da bi' sigara alır mısın? Biliyorsun ne alacağını."diyor.

"Biliyorum."diyor ve tam inecekken aklına bir şey gelmiş gibi arkasına dönüyor, "Siz bir şey ister misiniz?" diyor.
Önce bana sonra Aylin'e bakıyor. Hayır anlamında başımı iki yana sallıyorum. Aylin de benzer bir hareket yapıyor. Buket'in gözleri bir süre takılıyor ve hemen kendine gelip arabadan iniyor. Arda arkasından,"Sağ ol canım."diye teşekkür ediyor ve radyoya uzanıyor. Aylin göz deviriyor ve Buket yeterince uzaklaştığında kavuşturduğu kollarını çözüp öne yaklaşarak Arda'nın hizasına geliyor.
"Ne yapmaya çalışıyorsun sen?"diyor.

Arda şaşkınlığını gizleyemeyerek "Neyi ne yapmaya çalışıyorum?" diyor. Oynadığı radyoyu endişeyle kapatıyor.

"Buket'i diyorum."

Arda oflayarak, "Aylin sence de artık abartmıyor musun? Başta anlaşamamış olabilirsiniz ama tanımaya çalışsan melek gibi bir kız. Hem sizi de çok seviyor. Sorun ne anlamıyorum. Çocukça davranıyorsun..."

"Çocukça mı? Arda sen bu konsere belki Selin'i görürüm diye gitmiyor musun? Ne gevşek bir insansın ya?"diye sesini yükseltiyor.

Ben Aylin'i omzundan tutup geri çekmeye çalışıyorum. "Canım bir sakin olur musun?"diyorum. Aylin sertçe omzunu benden kurtarıyor.

"Evet Selin'in bununla ne ilgisi var şimdi?" diyor Arda kendisi de sinirlenerek.
Kemerini çözüp bedenini bize doğru döndürüyor. Artık yüzündeki kızgın ifadeyi rahatlıkla görebiliyorum.
Aylin geriye doğru kendini bırakarak tansiyonu oynamış gibi başını tutuyor, "Selin'in bununla ne ilgisi var mı dedi?" diyor.
Sinirleri bozulmuş bir şekilde kahkaha atıyor.
Aylin'den ümidi kesen Arda bir açıklama yapmam için bana bakıyor.

"Arda, Aylin senin Buket'in duygularıyla oynadığını düşünüyor." diyorum yarım ağızla.

"Ne duygusu? Ne saçmalıyorsunuz siz?"

"Buket'in sana olan ilgisi...aptal."diyor Aylin tekrar yükselerek.

Bu sefer Arda gülmeye başlıyor. "Siz bir şeyler mi içtiniz? Şu an hiç kendinizde değilsiniz de."
Gülmeyi kesiyor ve devam ediyor,
"Buket'in bana ilgisi falan yok. En başından beri Selin'i biliyor. Ona Selin'den bahsettim ve bana Selin'i tanıdığını, hatta istersem onunla konuşmamı sağlayabileceğini bile söyledi. Bu arabayı da onun babasından ödünç aldık. Sizi anlamak mümkün değil gerçekten. Kafanızda kurup kurup bana bağırıyorsunuz."
Arda tekrar sinirle önüne dönüyor ve Aylin'e bakmaktansa boş yola bakmayı tercih ediyor.

"Na..nasıl yani?" diyor Aylin kekelerek.

"O zaman niye sürekli bizimle takılıyor?" diye soruyor pişman bir şekilde.

"İyi bir insan olup bizimle dost olmak istediği için olabilir mi?
Kafandaki şu saçma sapan düşünceleri bir kenara bıraksaydın sana olan..."  Lafını bitiremeden Buket kapıyı açıyor.

Arda canı sıkkın bir şekilde omzunu silkiyor. Aylin şaşkınlık içerisinde yavaşça oturduğu yere geri dönüyor. Buket kendisi gelince oluşan sessizliği fark edip anlamaya çalışarak bize bakıyor. Kemerini bağlamaya çalışırken,"Bir şey mi oldu?" diye soruyor.

Arda ,"Yok bir şey güzelim."diyor ve uzattığı paketi ve para üstünü alıp arabayı çalıştırıyor. "Aylin'in yine başı ağrıyor. Hayaller görmeye başladı." diyor dikiz aynasından sertçe bakarak.
Aylin oturduğu koltuğa iyice gömülerek utancını yaşıyor.
Buket yavaşça arkasına dönerek, "Hadi ya... Ağrı kesici falan aldın mı?"diyor . Sonra direkt Aylin'le konuşmanın verdiği gerginlikle kızarıyor.

Aylin kafasını yavaşça kaldırıp Buket'le göz göze geliyor. Bir iki saniye öyle kalıyorlar. Aylin başını hafifçe sallayarak gülümsemeye çalışıyor. Buket ilk defa Aylin'den bir yakınlık görmenin şaşkınlığıyla öylece kalıyor. Sonra bakışlarını yavaşça Aylin'den ayırmaya zorlayarak önüne dönüyor.

O an Aylin'in tuttuğum kolunu yavaşça bırakıyorum. Müthiş bir aydınlanma yaşıyorum. Demin şahit olduğum bakışma bana o kadar tanıdık geliyor ki tüylerimi diken diken yapıyor. Hafızamda beliren tatlı yaz anılarımı ve Derin'le ilk tanıştığım zamanlarda birbirimize olan bakışlarımızı hatırlıyorum. O an her şeyi anlar gibi oluyorum. Bu aydınlanmayı göstermek için Aylin'e bakıyorum.

Aylin ise Buket'in çantasına bakıyor. Açık kısımdan görünen bir kitabı yavaşça çıkarıyor ve kapağına göz atıyor. Sonra yavaşça geri bırakıyor.
Ben de kitaba göz attığımda Aylin'in en sevdiği yazarın bir eser olduğunu fark ediyorum.

Gülümsememi durduramıyorum. Her şey anlam kazanıyor.

Aylin'e bakıyorum,camdan dışarı  bakarak düşüncelere daldığını görüyorum. Sonra hareket halindeki arabanın camından gözümün önünde akan yollara ve geçip giden insanlara bakıyorum.

Bu gece pek çok şeyin değişeceğini ve geriye dönüp aynı düzende yaşayamayacağımızı hissediyorum. Aylin'in bakışlarını üzerimde hissediyorum.
Dönüp baktığımda Aylin'in de aynı hisle dolup taştığını fark ediyorum.
Kısa bir an bakışarak birbirimizi anlıyoruz.

DERİN DALGA (G×G)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin