DERİN DALGA (G×G)

44

Yorulup masaya geri döndüğümüzde Buket ve Aylin'in konuşmadan öylece dikildiğini görüyoruz. Bizim gelmemizle ortamdaki sessizliğin dağılmasına sevinmişe benziyorlar. İkili arasında tuhaflaşan bu ortamı sezen Derin anlam veremeyerek bana bakıyor. Bir şey bilip bilmediğimi merak ediyor. Başımla bilmediğimi ifade eden bir işaret yapıyorum.
"Arda nerede?" diye ortaya soruyorum.

"İçeceğini tazelemeye gitti."diyor Buket ve kendi içkisinden bir yudum alıyor.

Derin bana ufak bir işaret yaparak Buket'le yalnız konuşmak istediğini belirtiyor. Konuşmadan birbirimizi bu kadar rahat anlayabilmemiz şaşırtıcı geliyor. Hemen Aylin'i bir yerlere götürmek için bahane arıyorum.
"Aylin ben sigaraya çıkacağım. Sen de gelsene." diyorum.

Aylin önce bana sonra da Buket ve Derin'e bakıyor. "Aslında ben bir Arda'ya baksam iyi olur. Çok içmesini istemeyiz, değil mi? Sonra hiç çekilmiyor."

Aylin cümlesini tamamlar tamamlamaz oradan uzaklaşıyor. Arkasından bakakalıyorum. Benden kaçtığını fark edip gözlerimi deviriyorum. Masadaki bardağımı bulup pipetle ağzımda oynamaya başlıyorum. O an Buket ve Derin'in bakışlarını üzerimde hissedince,
"Aaa şey... ben şeye gidecektim, sigaraya."
diyerek yavaşça nereye gittiğimi bilmeden masadan uzaklaşıyorum.

Yeterince uzaklaştıktan sonra Aylin'i görüp peşinden gidiyorum. Kolundan tutup durduruyorum. "Hey bekle!"
Aylin beni gördüğüne şaşırarak, "N'oldu? Bir şey mi unutmuşum?" diyor.

"Hayır." diyorum biraz koştuğum için nefesimi düzene sokmayı beklerken. "Benden neden kaçıyorsun diye sormaya geldim."
Aylin cevap vermiyor. Önce bana, sonra etrafa bakarak başıyla çıkışı işaret ediyor.
"Birbirimizi daha rahat duyabileceğimiz bir yere geçelim."

Onaylayarak onu takip ediyorum. Dışarı çıktığımızda kollarımı kavuşturarak konuşmasını bekliyorum.
Aylin de aynı şekilde bana bakıyor."Ne? Niye konuşmuyorsun?"diyor.

"Senin konuşmanı bekliyorum."diyorum kaşlarımı çatarak.

"Dalga sen beni kolumdan tutup durdurdun. Sen benimle konuşmak istiyorsun sanmıştım."

"Hayır."diyorum. Aylin gözlerini devirerek gitmeye yelteniyor.
Onu tekrar durdurup saçmaladığımı fark ederek, "Evet. Seninle konuşmak istedim. Tüm gün ortadan kaybolunca benden kaçıyorsun sandım."

"Niye böyle bir şey yapayım?"diyor kollarını iki yana açarak. "Hem tüm gün Derin'le değil miydin? Benim ortadan kaybolduğumu nereden biliyorsun."

"Yok, Derin'le değildim. "diyorum.

Aylin bu bilgiyle ne yapacağını bilemeyerek durduğu yerde sallanmaya başlıyor. "Neredeydin o zaman?"diyor.

Ben cevap vermeye niyetlenirken Aylin araya giriyor. "Beni ilgilendirmiyor. Konumuz da bu değil zaten."

"Doğru." diyorum.

Birbirimizden biraz uzak duruyoruz. Uzun bir sesslik oluyor ve artık birimizin konuşması gerekiyor.Buket konusunu açmak istiyorum ama ne diyeceğimi bilmiyorum.

"Aylin sabah..."

Aylin, sabahki konuşmamızdan bahsedeceğimi duyunca geriliyor.

"Yine Buket'ten mi bahsedeceksin?"
diyor sesindeki yorgunluğu fark ediyorum. Yine de devam ediyor, "Sanırım bunu sana söylemekle hata yaptım. Merak edilecek bir durum yok.
Sadece kafam karışık ve bu durumda hata yapmak istemiyorum ona karşı."