Huzurum Sensin Kadın

3.Bölüm

Sınıf kapısını açıp içeriye girdiğimde ayağa kalkan öğrencileri elimi kaldırarak oturmalarını sağladım.Defter ve kitaplarını hızlı bir şekilde açıp sıralarının üstüne koydular.Sınıfa girdiğim anda kitaplarını açık bir şekilde görmek istediğimi üstüne basa basa söylemiştim çünkü.Katı kuralları olan bir hoca değildim.Öyle olmak da istemezdim.Farkında olmadan öğrencileri uzaklaştırıyordun kendinden.İşte sırf bu yüzden dersin sıkıcı geçmemesi için elimden geleni yapıyordum.Zira dersimde uyuklayan bir öğrenci görmek istemezdim.Beşinci sınıf olarak daha yolun başında sayılırlar.Onları dersten soğutmak ileriki hayatlarında sıkıntı olabilir.Daha bunun lisesi,üniversitesi var.Çantamı öğretmen masasının bir köşesine koyup,kalçamı masanın kenarına dayadım. "Nasılsınız çocuklar?"Hep bir ağızdan cevapladılar. "İyiyiz hocam."Başımı ağır ağır sallayıp,gülümsedim. "Ne güzel."Masanın çekmecesinden tahta kalemini alıp ayağa kalktım.Tahtanın önüne gelip bu hafta öğrendiğimiz konulardan sorular yazdım. "Şimdi işlediğimiz konular hâlâ aklınızda mı diye kontrol etmek istiyorum.Eğer öyleyse diğer konumuza teneffüsten sonraki dersimizde başlayalım.Defterlerinizi açıp cevaplarıyla birlikte soruları yazın.Süre vermiyorum ama kısa zamanda yaparsanız kalan dakikaları boş geçirirsiniz.Bence gayet makul bir anlaşma."

"Hocam bir tanesiniz."Sınıftaki sesler yükseldiğinde,gülüp işaret parmağımı dudağıma bastırdım. "Sessiz olun çocuklar.Diğer sınıflar da sizin gibi ders işliyor."Kollarımı göğsümde bağlayıp pencerenin önüne geldim.Dışarıdaki sahada top oynayan çocuklarda gezindi gözlerim.Bir zamanlar beden dersim olduğunda mutluluktan havalara uçardım.Bu her öğrenci için böyleydi sanırım.

Dün akşam Rüzgar'la yaşadığım o an hâlâ aklımdan çıkmıyor.Ece'ye ilk günden rezil olmuştum.Bu durum fena halde moralimi bozuyordu.Sıkıntıyla nefes verip öğrencilere çevirdim gözlerimi.Hâlâ sorduğum soruları çözdüklerini görünce tekrar bahçeye baktım.Sabah okula gelir gelmez Rüzgar'dan kaçma girişimlerim başlamıştı.Aslında ufak bir yanlış anlaşılmaydı ama yüzüne bakacak cesaretim yoktu.

Böyle olmamalıydı!

Sıraların aralarını gezerken nasıl yapıp yapmadıklarına bakıyordum.Geneli bitirip arkasına yaslanmıştı.Kontrol ettiğimde bir sıkıntıları olmadığını gördüm.Yapamayanlara ise tahtaya geçip soruları teker teker çözdüm ki anlasınlar. "Geneliniz yapıyor.Bir sıkıntımız yok şükür.Şimdi sessiz bir şekilde konuşabilirsiniz.Bakın tekrar ediyorum sessiz olun,tamam mı?"Beni onayladıklarında öğretmen masasının sandalyesine geçip oturdum.Telefonumu açtığım anda kızlarla açtığımız gruptan mesaj geldi.

Merve:Kızlar ben bir halt ettim!

Aslı:Yine ne b*k yedin acaba?

Merve:Sen ne biçim öğretmensin be?Küfür ediyor birde.Ağzına s*çarım senin."

Aslı:Allah'ım gülmemem gerek.Ama dayanamıyorum.Bana diyene bak!"

Merve:Sen sus bir kere tamam mı?Benim canım arkadaşım Rüya konuşacak.

İkisinin de ağzının ortasına vursam içim rahatlayacak.Bu kızların derdi ne Allah aşkına?

"Dur tahmin edeyim.Yine Gökhan'ı sebepsiz bir şey yüzünden kıskandın değil mi Merve?Şu çocuğu darlama diyorum beni dinlemiyorsun,"yazıp gönderdim.Ne diyeceğini beklerken sınıfta gözlerimi gezdirdim.Bildirim gelince gözlerim ekrana kaydı.

Merve:He Valla öyle oldu yine.Bakın şimdi ben çarşıdaydım.Bir baktım benimki sarışın bir kızla sarılıyor.Öyle bir bakıyorum ki benim gözler yuvalarından fırlayacak.Neyse,yanlarına gidip bağırmaya başladım.Sonra ne oldu tahmin edin?